:8:

48 9 17
                                    

Uzun bir zaman sonra ekiple vakit geçirmek tüm düşük olan moralimi yükseltmişti, Cenan'ın burada bulunmasına rağmen gece bir kaç gergin anı saymazsak gayet iyi geçti denilebilirdi.

Atakan'la olan samimiyetimize gereksiz takılıyordu. Gece boyunca tüm bakışları bizdeydi, durumu fark eden sadece bendim çünkü Atakan aramızda olan şeylerden bi haberdi. Cenan'a inat bana daha da çok temas etmesiyle Cenan'ın sinirleri iyice gerilmişti, günü kavgasız kapatmak büyük bir mucizeydi çünkü Cenan bir dostuna bakar gibi değilde sıradaki kurbanını seçmiş olan bir seri katil gibi bakmıştı  Atakan'a tüm gece boyunca.

Emre ile beraber eve geçmeyi planlarken beni son dakika ektiğinden eve tek başıma yürümek zorunda kalmıştım. Ömer'le beraber bir mekana uğrayacakmış beyefendi o yüzden yalnız bıraktı beni.

Giderek soğumaya başlayan hava yüzünden montuma sığınmıştım, her soğuk rüzgar bana çarptığında bir şeyle kapatamadığım yüzüm giderek uyuşuyordu. Burnumun kızardığından ve hasta olacağımdan emindim.

"Arif!"

"Arif!"

Aynı anda iki farklı ses tonunun adımı çağırmasıyla arkama döndüm, belki evde kavga çıkmamış olabilirdi ama şuan Atakan'la Cenan'ın yan yana durmasına bakılırsa şimdi çıkma ihtimali vardı. İkisininde birbirine sinirle baktığını bu mesafeden fark ediyordum.

"Efendim?" Bende onlar gibi bağırdığımda ikiside aynı hızda yanıma doğru ilerledi. Sinirden mi bilmiyorum ama bugün fazla uyumlu hareket ediyorlardı. Adım sesleri o kadar ağırdı ki boş sokakta yankı yapıyordu.

"Tek gitme eve, bırakayım seni." Cenan'ın konuşmasıyla Atakan benim bir şey söylememe izin vermeden lafa atlamıştı.

"Sana ne oluyor ya? Arif benimle gelir."

"Arkadaşlar-"

"Asıl sana ne oluyo lan? Ne bu Arif'e yakın hareketler? Aşıksan söyle."

"Ne saçmalıyorsun ulan sen?"

Burun buruna gelmeleriyle içimde korku duygusu birikmeye başlamıştı.
İkiside birbirine öldürücü bakışlar atarken ben arada eziliyor gibiydim. İkiside benden daha çok kalıplı adamlar olduğu için ayırayım derken diğer tarafa geçebilirdim, ilahi bir güç lazımdı kavga etmelerini engellemem için.

"Cenan, Atakan bi sakin olun." Beni duymalarına rağmen takmamışlardı. Lafımın ikinci kez dinlenmemesiyle bende öfkelenmeye başlamıştım.

"Eğer aşıksam ne olur?" Atakan'ın kışkırtıcı sen tonuna karşılık Cenan psikopat gibi gülümsemişti. Bu gülümseme beni en çok korkutan gülümsemesiydi, her gülüşüne ayrı bayıldığım adamın bu mimiklerinden nefret ediyordum. Nedeni barizdi, kavga ettiğimiz zaman-ki bu kavgaların neredeyse hepsi kıskançlık krizleri yüzündendi- hep bu yüz ifadesini takınırdı.

"İşte o zaman bittin demektir Atakan."

"YA GİDİN BAŞKA YERDE KAVGA EDİN BE!" İkisininde bana dönmesiyle haklı bulduğum isyanıma devam ettim. "SOĞUK HAVADA TUTUYORSUNUZ BENİ KIÇIM DONUYOR! TAKMAYACAKSANIZ TUTMAYIN LAN O ZAMAN! HADİ İYİ KAVGA ETMELER."

Arkamdan bana avel avel bakan iki adam bıraktığımı bilerek evime doğru ilerlemeye başladım. Havanın soğuk oluşu kavga izleyecek sabrı bende bırakmamıştı. Üstelik beni takmamalarına rağmen orada tutmalarıyla hiç bir işlevimin olmamasına rağmen boşuna üşümüştüm.

Ardımdan orada neler yaşandı bilmiyorum ama kendimi direk sıcak evime attım diyecektim ama bizde o sıcaklık ne arasın?

Evimin içi dışarıdan daha soğuktu, yemin ediyorum eve girdiğimden itibaren daha da çok üşümeye başlamıştım. Hasta olacağım kesinleşmişti.

Eski sevgili ~Arcen~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin