{26} Selçuklar 2

64 6 40
                                        

Salih yanağına yediği tokatla kafası sağa yatar

Babası "Ne demek Aaali Selçuk beylerinden olmak için görevi bırakmak"

Adamın sesi sadece ikisinin olduğu otağı inletmişti

Salih gözlerinin dolmasına engel olamazken "Ben Aali Selçuk beyi olmak için bırakmadım görevi , ben görevimi bırakmadım , görevimi tamamladım çünki ben sizi çok özledim"

Babası sağ eliyle oğlunun ensesinden tutup kendine çeker ve ona sarılır

Salih "Ben artık komutan olmak istemiyorum , ben artık Papanın uzun uzadı konuşmalarını dinlemek istemiyorum , masadaki domuz ve iğrenç beyaz şarap kokusunun burnuma gelmesini istemiyorum"

Babası "Artık özgür yaşaya bilirsin"

.
.
.

Salih bir az ağlamış bir az gülmüştü hala babasına sarılı durarken

Sonunda ikili ayrılınca Babası "Ananın yanına git ilk , sonrada kardeşlerine tanıtırız seni"

...

Salih büyük bey cadırına girip ilk otağdan ikinciye geçince yıllardır hasret kaldığı annesini görür

Kadın otağın tam ortasında yerdeki kazanda kaynayan yemeyi karıştırıyodu

En son 4 yıl önce büyük bi toplantıda görmüştü annesini , kocasıyla yan yana oturuyodu o zaman kadın , Salih oradan tanımıştı annesini

Annesi hiç konuşmayıp buz gibi bakarak korku salıyodu etrafa

Salih Komutan olarak bi konuşma yaptığında kadında yıllar sonra oğlunu altın debilgesi ile görmüştü

Biri diğerinin sesini bilip yüzünü bilmemiş , diğeri ise yüzünü bilip sesini bilmemişti

Salih gözleri doluyoken "A-anne" der yıllar sonra

Kadının elindeki kaşık aşın üzerine kazana düşerken kalbi titredi , gelmişti demek oğlu

Hemen kalkıp arkasına döndü ve "Oğlum" dedi

Salih hemen koşup annesine sarılmış ve 6 yaşındayken son kez sarılıyoken ağladığı gibi ağlamağa başlamıştı

.
.
.

Salih annesinin dizlerinde uyuya kalmıştı ince yorganın üzerinde

Kadın gülümseyip saçlarını öptü oğlunun , onu uyandırmamaya dikkat ederek kalkıp yastık bıraktı oğlunun baśının altına ve mutfak tarafına geri dönüp işe koyuldu , bu gün ailecek güzel bi ziyafet çekseler tam yeriydi

...

Babasî başta , kendisi babasının sağında ,  anneside onun sağında oturuyoken kapıdaki korumalardan biri "Geldiler , beyim" der

Salih heyecanla kardeşlerini , yengelerini , hatta yeğenlerini görmeyi bekliyoken bu habere iyice celallenmişti heyecanı

Bey "Girsinler" diyince koruma çekildi ve iki aslan parçası aileleri ile beraber girdiler içeri

Kıvırcık saçlı "Bey babam bizi özlemiş galiba" der sofradaki bordo kıyafeli adamı fark etmeden

Küçük kız dedesine koşarken aniden durup "Bu amca kim?" diyince fark edilir sanki Salih

S.Babası "Oturun anlatıcam"

Babası "Oturun anlatıcam"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

.
.
.

Tekin "İnsan bi çıtlatır ya , onu bile yapmamışsınız"

Salih "Görev bitmeden şehit ola bilir ve ya sürgün edilebilirdim , bu durumda varlığımı bilmemeniz daha iyi olur"

.
.
.

Aybars gülüp "Sonra naptın?"

Salih "Kılıcımı bi kaldırdım , adam ayağıma kapandı aff dilemek için"

.
.
.

Salih "Anne bi tabak daha" dediğinde babası Salihin küçük hallerini hatırlayıp gülümseyer

Küçükkende pilavı 3 tabak birden yer , eti diline sürmezdi ama avdayken en büyük parça için tüm şirinlikleri yapar ve kapardı o parçayı

Galiba avında kendisi iştirak etdiği hayvanı yemek onun favorisiydi

...

1 ay sonra , Salih "Tekrar geliceğim"

Tekin "Niye gidiyosun ki?" der hala abisine sarılı dururken

Bu süreçte Yamaç Bey ilede tanışmış ve 4 yiğidin başçılığı ile büyük bi kale feth edilmişti

Salih "Yeni kalede işlerim var , Yamaç bey ile beraber orayı yönetmek görevi verildi bana , gelirsiniz ya arada bi"

Küçük kız yeğeni "Seni özleyicem amca"

Salih "Bende seni" diyip onada sarılır

...

Yamaç Salihin çıplak göğsüne sokulmuştu

Salih ise onun çıplak sırtını okşuyodu

İkili az önceki ateşli dakikalar nedeniyle yorulmuş ve mayışımıştı

Yamaç "Evlenmeni istemez di mi ailen?"

Salih "Obadaki beylerden birisi 'Seninde düğününü yaparız , söyle var mı bi kızçe' dedi , gülmemek için zor tutdum kendimi"

Yamaç "Sen ne dedin?" der kıskançca

Salih gülüp "Kendi benliğimi devletime adadım , bu yolun yolcusuyken evlilik yapamam , bu bir zaafiyyet olur dedim"

Yamaç "İyi demişsin" diyip yanağını sürter Salihe

Salih "Şu kalenin güvenliği tamamlansın bi erkek çocuk evlat olarak alıcam yanıma , 3-4 yaşlarında"

Yamaç "Neden kız değil?"

Salih "Hayatımın 32yılı erkeklerle siyaset konuşmakla geçti , benden en iyi erkek babası olur"

Yamaç "İki gizli aşığın gizli oğlu"

Salih "Çok merak ediyorum o çocuk kim olucak diye , bende kader çıkarıcak onu önüme , aynı seni çıkardığı gibi"

Yamaç Salihin dudaklarına minik bi öpücük kondurup "Gizli saklıda olsa senin aşkına sahib olmak çok güzel"

Hikayenin sonu

4aralık2024

İkili kalede yeni kurulan pazarda gezerken 3,5 yaşında bi çocuğa rastlamıştı , erkek çocuğuydu

Üzerindeki giysilerden uzun süredir onunla ilgilenmediği malumdu

Annesinin zoruyla annesinin yanında oturup dilencilik yapıyodu

Kale beyleri olan Yamaç ve Salih onu yanlarına aldılar , çocuğun annesine ise iyi bir ev ve düzenli bi gelir için bi dükan verildi , fırıncılık yapıyor artık kadîn

Çocuk Salihe baba , Yamaça abi diyor

Salih ve Yamaç göz önünde iki zeki iş ortağı olarak dolanıyoken yalnız kaldıkları an ve ya gizli odada mecnuna dönüyolardı

Gizli saklıda olsa onların Aşkı çok güzeldi

kan kokusu√Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin