Owen'ın Dale'e attığı bakışlarda anlamsızlık,şaşkınlık vardı.Ama en önemliside umut vardı.
Yıllar sonra kadının kabus dolu karanlığına bir umut çökmüştü.
Kadın sessizliğini bozmadı.Dale'in umut dolu sözleriyle yeniden hayat bulmuş gibiydi.Naif ve göz kamaştırıcı bir tebessüm yollamakla yetindi.Owan,konuyu değiştirmek istercesine''Aslında merkeze gidersek iyi olur.Olay yeri inceleme birazdan gelir.''dedikten sonra yürüdükleri yolda adımlarını geriye çevirdi.
Merkezden çok fazla uzaklaşmadıkları için birkaç dakika sonra merkez binasından içeriye girdiler.Merdivenlerden çıktıklarında olay yeri inceleme çoktan gelmişti.Merkezdekilere sorular sormaya başlamışlardı bile.Herkes birden başını Owan'a doğru çevirmişti.Owan şaşkın bakışlarını bir kez daha attı.Owan'ın aksine Dale etrafa soğuk ve sinirli bakışlar atıyordu.Herkesin gözlerini Owan'ın üzerinde gezdirmesinde rahatsız olmuştu.
Olay yeri incelemeden biri Owan'a yaklaşarak''Sanırım Dedektfif Hunter intihar etmeden iki dakika önce ofisinde olan kadın sizsiniz''dedi etrafındakilere bakarak.
Owan bir kaç dakika öylece durarak sadece kaşlarını çatarak cevap veriyordu.Dale sinirine daha fazla hakim olamadan''Neyi ima etmeye çalışıyorsunuz?Biraz açık olun.''dedi.
Dale'in bu sinirli tavırları Owan'ın şaşkınlığını iki kat daha artırmıştı.
Owan'ın Anlatımıyla ;
Dale ile merdivenlerden çıktığımızda olay yeri incelemenin çoktan geldiğini anladık.Mmerkezdeki herkes beni görür görmez gözlerini bana doğru çevirdiler.Şaşkınlığımı dizginleyemedim ve ciddi anlamda gerilmeye başlamıştım.
Oradaki görevliye attığım anlamsız bakışlar üzerine bana birkaç adım yaklaşarak''Sanırım Dedektfif Hunter intihar etmeden iki dakika önce ofisinde olan kadın sizsiniz''dedi.Bana bunları söylerken,bana bakan insanları gösterircesine etrafa bakıyordu.
Birkaç dakika sessizliğimi bozmadan kaşlarımı çatıp öfkeli bakışlar atmaya başladım.Yanımda öylece duran Ddale'in öfkeyle solduğunu hissettim.Adama neyi ima etmeye çalıştığını söyledi,o sert ses tonuyla.Neden beni bu kadar koruyordu?Tamam,belki gördüğüm kabusları ve hayatımı gölgeleyen karanlığı öğrenmişti.Hatta bana bu karanlıkta yalnız yürümeyeceğimi,artık benim yanımda olduğunuda söylemişti.Ama bu durum daha farklıydı.
Fazlasıyla korumacı davranıyordu.Karşı karşıya olduğum tehlikeye karşı ölümü göze almıştı.Onu kendimden uzaklaştırmalıydım.Bana bu kabusları yaşatan,Dedektif Hunter'ın katili bir gün gelip beni bulduğunda onunla yüzleşecektim.Eğer onu öldürmezsem ben ölebilirdim.Şimdi Dale,ben ölümle karşı karşıyayken yanımda olmak istediğimi söylüyordu.Evet evet bunu ona yapamazdım.Gözlerimin önünde ölme ihtimalini göze alamazdım.
****************************************************
Bir kaç dakika görevli,Owan ve Dale'in sinirli bakışlarına maruz kalmıştı.Görevli bu bakışlara cevap verdi''Kamera kayıtlarını izledik.Ofısten gelen silah sesinden iki dakika sönce sizin Dedektif Hunter'ın odasından çıktığınız görülüyor.Bunun tesadüf olup olmadığını anlamak için sizin bizimle gelmeniz gerekiyor.''dedi.
Owan'ın başından aşağıya kaynar sular dökülüyordu.Dedektif Hunter'ın ölümünden sonra akıttığı gözyaşları,göz altlarını yeterince çöketmişti.Bunu merkezdeki herkes görmüştü.Owan'ın bir çok söylemek istediği şey olsada sadece''Ben hiç bir yere gelmiyorum''diyerek yetindi.
Dale daha fazla dayanamayarak görevliye kafa attı.Adamın burnu bir kaç saniye içinde kana bürünmüştü.Merkezdekiler bugün Dedektifin intiharından sonra ikinci kez şok olmuşlardı.
Görevli bir kaç görevlinin daha yardımıyla ayağa kalkarak Dale'e ölümcül bakışlar attı.Ardından ölümcül bakışlarını Owan'a çevirerek''TUTUKLUSUN'' dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGE
AcakKadının hayatında ölümle yaşam arasındaki o ince çizgi hiçbir zaman eşit olmamıştı.Ya ölüme biraz daha yakındı ya da yaşamaya biraz daha uzak... Karanlıkta kabuslarıyla kaybolmuş çaresiz,yaşamak isteyen bir kadın. Kadının kabuslarına tanık olmuş,ona...