9 BÖLÜM-AŞK VE GURUR

4.9K 222 97
                                    

Yorum ve oylama yapmayı unutmayın canlarım. Yorumlar beni aşırı motive ediyor ve yazma hevesimi körüklüyorr❤️❤️💘

****

     Hafsa Polatlı.

Neler olduğunu bilmiyorduk. Dün Cafer'in söylediği her şey kafamızı karıştırmayı başarmıştı. Ortalıkta bir cinayet söz konusuydu, ya Devran gerçekten ölmüştü. Ya da hâlâ yaşıyor ama onun canını almaya çalışanlardan saklanıyordu. Ani bir sinirle Yavuz babasına gitmesin diye resmen onu zorla odaya sürüklemiştim. O gece tüm ısrarlarından sonra ben yatakta uyurken oda koltuğa uzanmıştı.

Gerçi uyuduğundan emin değildim, Yavuz'u tanıdığım andan beri ne kadar az uyuduğunu farketmiştim. Sanki uykularını kaçıran şeyler vardı, ve tüm bunlar yetmezmiş gibi birde babasının bu işte bir parmağı ola bileceğini düşünmesi onun tüm düzenini alt üst etmişti. Nefesimi verip zar zor çektiğim bir uykunun ardından gözlerimi beyaz tavana açtım.

Günün yorgunluğu hâlâ üstümdeydi, ama daha fazla yatakta kalmak istemiyordum. Hafifçe doğruldum ve dağılan saçlarımı düzelttim elimle. Sabahları kalktığımda bir aslandan farksız oluyordum. Hani filmlerde kızlar her sabah muhteşem saçlarla uyanır ya, hayır ben tam bir hanzoydum. Zar zor saçlarımı düzeltmeyi başardıktan sonra gözlerim koltukta boş boş tavanı izleyen Yavuz'u buldu.

Sırtından yukarısını geri koltuğun kolçağına yaslamış başını geri yatırmış kolları göğsünde kenetliyken boş tavanla bakışıyordu. Ayakları yere dayanıyordu, ayakkabılarını bile çıkarmamışdı bir ayağını diğer ayak bileğinin üstüne atmış donuk gözlerle yukarıyı izlemekten başka hiçbir şey yapmıyordu. Onun için endişeleniyordum, elimde değildi Yavuz'u bu halde görmek alıştığım bir şey değildi.

Ama son günlerde olan her şeyin onu nasıl yıprattığını kendi gözlerimle izlemiştim. Devran'ı kendi abisini kanlar içinde bir arabanın içinden çıkarmıştı şimdi daha iyi anlıyordum neden Cafer'i o durumda bulduğunda kafayı yemiş gibi davrandığını.

Sesli bir nefesle dikkatini çektim. "Yavuz." İsmi dudaklarımdan çıkar çıkmaz bakışları beni buldu.

Göz altlarında taze morluklar vardı, saçları dağınıkdı. İçmeden sarhoş olmuş gibiydi, sehpanın üstünde bir sigara paketi vardı. Onu içmiş miydi? Gözlerim sigara paketine takılırken kaşlarım çatıldı hafifçe, sigaradan nefret ederdim. Kokusuna dayanamazdım, çünkü annemin öldüğü gece o odadan gelen tek bir koku vardı, oda sigara kokusu.

Sanki birisi ölmeye yeminli gibi dört paket sigarayı bitirmiş, evet dört paket. Bunu hiç unutmadım, çünkü kanlar içinde bulunan annemin yanında dört boş paket sigara vardı. Bunu her kim yaptıysa onları annemin yatağının üstüne bırakmıştı, yanı başına. O günleri hatırlamak içime ateş düşürürken her bir zerremi yavaş yavaş yaktı. Kalbime saplanan hançer çocukluğuma ulaştı. Bir kez daha o küçük kız çocuğunun çığlığı kafamda yankılanırken hızla kaçırdım bakışlarımı.

"İçmedim." Yavuz'un sesi fazla sakindi ama sanki beni ikna etmek ister gibi kaçırdığım gözlerimi izledi. "İstedim, ama içmedim.Hafsa." Gözlerini sigara paketine çevirdi. "Kokusunu sevmiyorsun, biliyorum. Bu yüzden hiç içmedim." Hızla bakışlarım onu buldu, haklıydı çünkü odadan sigara kokusu gelmiyordu.

Yavuz tüm gece direnmişti, bir dal sigarayla acılarını dindirmek istemişti. Ama bunu yapmamıştı. Ben yumuşak gözlerle onu izlerken geçmişimin çığlığını kafamda susturdum. Ona daha önce bundan hiç bahsetmemiştim, ama Yavuz sanki benim hakkımda her şeyi biliyor gibiydi.

"Sigara sevmediğimi nerden biliyorsun?" Diye sorduğumda duraksadı bir an, ardından sesli bir nefesle geri baktı tavana. "Tufan'da içmiyor, bir mekanda bir araya geldiğimizde teklif etmiştim. Geri çevirmişti, Cafer'de nedenini sorunca kız kardeşim nefret eder demişti. Ordan aklımda kalmış."

Lafügüzaf Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin