Yüzbaşım: Kimsiniz hanım efendi ?
Siz: İlerideki karın çocuklarının annesi basının tacı gönlünün Sultanı
Yüzbaşım: İlla diyorsun uğraş benimle öyle mi?
Siz: Evet
Yüzbaşım: O zaman sana kötü bir haberim var
ben işsiz bir adam değilim ve boşa harcay...
"Yemedi değilde, yani ben bu zamana kadar kimden korktum hem."
"Tabi tâbi"
"Asral." Dedi elimi tutarak. "İşin şakası bir yana. Sen benim canımsın, kanımsın, kardeşimsin." Dedi "Bu zamana kadar beraber büyüdük beraber yedik içtik, birbirinizden hiç bir şey gizlemedik." Dedi yutkunarak. "Belki de gizledik ama, hep senin iyiliğini düşündüm ben, ben senin abinim abiler kardeşlerinin kötülüğünü istemez ki?"
Gözlerim dolmuştu...
"Biliyorum..." Dedim "Biliyorum, her zaman yanımda oldun bana destek oldun kötülüğümü istemeyeceğini de biliyorum..."
"Bu evlilik o kadar kolay olmayacak..." Dedi "Ben bunu Elif'e de söyledim hatta bunun için kavga bile ettik, ama sonuç bir tane çocuğum var..." Dedi gülerek "Zor." Dedi
"Biliyorum zor olacak ama kolayı zaten güzel olanı değildir ki..."
"He aynen, ilk göreve gittiğimde salya sümük ağlayan Asral mi diyor bunu?"
"Orası öyle tabi de..." Dedim, gözümden akan yaşı sildi.
"Makyajın aktı iyy." Dedi "Çok çirkin oldun."
"Emre."
"Evlenme millet sonra laf yapar der bu ne biçim gelin böyle. Gökalp bey de düğünü terk edebilir." Dedi "Salyali sümüklü..."
"Seni Gökalpe söyleyeceğim." Dedim
"Söyle elhamdülillah çok şükür bizim kimseden korkumuz yo-" lafını ağzına tıkan kapının açılma sesi ve bir âdet Gökalp Giray Ulu Türkeş
"Anani sikim..." Dedi Emre. Güldüm
"Girebilir mıyım?" Dedi Gökalp.
"Gir" Dedim. Burnumu çekerek..
"Niye ağlıyorsun?"
"Sen gelmeden önce yani sen yokken." Dedi Emre bastırarak. "Duygusal bir konuşma yapıyordum."
"Sen?" Dedi Gökalp, sorgularcasına...
"Evet ben."
"Bana çirkin dedi, sümüklü dedi. Gökalp seninle evlenmez düğünü terk eder dedi bana."
"Aaa ben mi?" Dedi Emre"Yalancı."
"Sen ne bakıyorsun buna?" Dedi yanıma gelerek. "Tipine bak insan öldürür bu."