3 gün sonra;
Evime gelmiştim. Annemin beni soru yağmuruna tutması ayrı dert tekrar işe gideceğimi düşünmem ayrı..
Acaba işi bıraksam mı diye düşünmedim değil. Ah tabi imkansız işi bırakmam. Ama başka yerlerde iş arasam fena olmazdı.
Aramaya başlasam iyi olur çünkü tekrar ordakileri görmemle sinirlerimin bozulması daha çok sinirlerimi bozar. Evet. Neyse.Annem'e Burak'ı anlatırken sarmaları ağzıma tıkıştırması. Kendince daha çok konuşmamı sağlıyordu ki. Öyle. Sarmayı bayıla bayıla yerken neler anlattığımı farketmedim bile.
Konuşmam bittiğinde tabağı önüme çekip kendim yemeye devam ettim.
Annem,
- E peki kızım görücekmiyiz biz bu oğlanı?
Demesiyle,
+ Biz derken anlamadım da?
- Ah canım kim olcak Hatice teyzenle ben işte.
+ Annee! Dedim baygın baygın.
Çok şükür ki sarmaları bitirmiştim. Hemen odama geçip telefonuma gelen mesajlara baktım.
İşten bir kaç arkadaşım 'özledim' mesajından başka bir şey yoktu. Normal olarak. Zaten ne olabilirdi ki.
Belki bir Burak'tan mesaj olabilirdi aslında.. Telefonumu masaya bırakıp,
Yarın tatilimin son gününün şerefine biraz uyumaya karar verdim.1 saat sonra;
Akşam yemeğimizi yedikten sonra Hatice teyze geldi! Ayh bana bişiler oluyo.
Hayır odaya geçsem gelirler yanıma zaten. (DENEDİM.)
Bugün ki anlattıklarımı aynen Hatice teyzeye iletirken aralarda anneme bakış atıp gülüyodu.
Aslında hoşuma gitmişti böyle ilgiyle beni dinlemeleri.
Kola mevzusunu anlatırken Hatice teyze,
- ah bilirdim ben ona yapacağımıda işte bizim kız biraz saf dedi.*Duy anne duy kankan kızına ne diyo hey gidi heyy!!
Annem,
+ Ay kız,hatiş aynen. Bunda iş yok dedi.
Ve gülmeye başladılar.Gideydim buralardan..
- Tamam o zaman benim biraz başım ağrıyo da ben bir odama geçiyim tatlışlarım. dedim ikisinide öperken.
(Öpmesem ve tatlışlarım demesem izin vermezlerdi)Sabah uyandığım da elimi yüzümü yıkayıp annemle kahvaltımızı yaptıktan sonra dışarı çıktım.
Hava fazla sıcaktı bende bir gölge yerde bank buldum ve oturdum.
Kitap okuyarak ve hava biraz eserek huzur dolu anlar yaşıyordum ki, telefonum çaldı. Arayan Buraktı.
- Alo?
+Alo. Cansu.
Dedi durmuştu bir şey demesini bekler gibi,
-ııı evet?
+ İyisin dimi?
- tabi ki iyiyim bir şey mi oldu?
+ Hayır herşey normal. Dedi. Gülümsemesini anlamıştım. Bende gülümsedim.
+ Nerdesin? geleyim hemen.
-tamam peki diyip adresi verdiğimde kitabımı okumaya devam ettim.Okuduğumdan birşey anlamıyordum. Aklım ondaydı. O gün ki adamları anlatmayışı canımı sıkmıştı iyice. Bende üstelemedim. Anlatmak istemiyorsa eğer...
Neredeyse 1 saat geçmişti hala gelememişti bir 15 dk daha bekledikten sonra banka yapışma ihtimalimi göz önünde bulundurarak ayağa kalktım.
Fakat karşıdan gelenler banka oturur diye tekrar oturma kararı aldım.Burak'ı aramamda fayda olacağından hemen aradım bir kaç çalışında telefon açılmıştı.
Karşıda bir adam, alo? Merhaba ben şuan aradığınız kişinin yanındayım ve..
*biliyoruz yanında olduğunu!
- vee?? Dedim sabırsızca.
+ve şuan. kaza yaptı. Hastaneye götürüyoruz..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Öylesine Hayat
Teen Fiction23 yaşında ki bir genç kızın hayatında yaşadığı zorlukların nasıl üstesinden geldiğini,arkadaşları arasıda ki bağı,sakarlıklarını,hayata karşı düşüncelerini sizlerle paylaşmak istedim. Benim hayal gücüme katılmak istermisiniz?