Öylesine Hayat

Hayvan gibi şiy yapıyonuz

Uyandığım da Hilal'in yatağın üstünde ki giysilerden giyinip gittiğini anladım.
Saate baktığımda saatin 10:00 olduğunu ve benim de kalkma kanaatine varmam gerektiğini anladım.
Şarkı söyleyerek duşa girdim. Havanın sıcak olmasına karşın sıcak suyla yıkandım. İnşallah güneşe çıktığım da fenalık geçirmem.
Kot şortumu ve askılı blûzümü giydim. Ayakkabı olarakta sandaletlerimi giyerken kapıdan çıkıyordum ki Hilal'in bana bıraktığı bir not gördüm.
'Aşağıdayım seni bekliyorum aşkım
HİLAL'İN'
Buneydi şimdi sevgilisini göremedi diye banamı yürüyordu. Kendi kendime yarım saat gülerek yürüdüm. Neyse ki yürürken gülebilme yeteneğim vardı.
Aşağıya geldiğimde Hilal'in göbeğini kaşıdığını gördüm. Önünde ki tabaklarda bitmişti. İyice mahmut amca stiline girmişti.
Yanına gelip;
- Selam amca. Dedim
+ (haykırarak) selam gülüm. Dedi iyice midem bulanmaya başlamıştı
Hemen yerimden kalkıp
- Ben bir ne yiyeceğime bakayim sonra gelirim. Diyip koşarak uzaklaştım
Kahvaltımı ettikten sonra,Hilal'le deniz'e gittik.
Tabi giderken de aralardaki küçük dükkanlara girmeyi ihmal etmedik.Hava gerçekten çok sıcaktı hemen havluları şezlonga koyup kremimi sürmeye başladım. Yatıp biraz güneşlendikten sonra buharlaşıp kaybolmayayım diye denize girdim arkamdan da Hilal geldi.
Sanırım eğer girmeseydim kesinlikle fenalık geçircektim.denizde değişik hareketler yaparak ısımaya çalışıyodum. Hilal hareketlerimi görüp gülmeye başladı. Bir kaç kere daha yüzdükten sonra çıktık. Çilekli havlumla kurulanırken canım içecek almak istedi. Üstüme bir elbise geçirdim ve yürümeye başladım.
2 kola alıp yerdeki taşlardan bir tane basıp bir tane atlamaya çalışarak yürüdüm. Anormalliğim sebebiyle karşıdan gelen adamı görememiştim.
Uçarak giderken birisine çarptım ve içecekler yere düştü. Suç benim olmasına rağmen ben;
- Önüne baksana hayvan! Dedim
+ Asıl sen bir önüne baksan hiç fena olmazdı hani.
- Çabuk bana geri içecek alıyosun yoksa valla bağırırım.
+ Lütfen bağırırmısın. Merak ettim. Kızgınken güzel oluyormuşsun.
- Sapık. Diyerek uzaklaştım ordan.
Giderkende
-Hayvan gibi şiy yapıyon demeyide unutmadım. İlerlerken kendime güldüm.
Arkamdan gülme sesleri gelsede aldırmadım.
Hilal'in yanına gittiğimde bana ağzı açık bakıyodu
- Ne oldu ne bakıyorsun?
+ Sen az önce o çocuklamı tartıştın bana mı öyle geldi?!?
- Yoo baya tartıştım. Manyağın tekiydi zaten. Uzatmadım fazla
+ Kızım asıl sen manyaksın şunun bir tipe bak hele! Aslında keşke biraz daha uzatsaydın da belki sonunda sana numarasını verirdi.
- Elalemin numarası bende ne işi var.
+ Bundan elalem mi olur?
- Surar mısın lütfen!
+su demişken bana da bi su getirsene madem boş geldin git al bir şeyler. Hadii!
- bende su vardı. Diyerek çantamda ki suyu attım ona.
Gülerek "hayvan gibi şi yapıyon" Dedi. Söylerken bana bişi imâ etmeye çalışıyodu ama ben tabi ki 1 saat sonra anlayabildim...
İnşallah beğeniyorsunuzdur. Lütfen oy vermeyi unutmayın :)
Öpüldünüz..