7. Bölüm

72 6 6
                                    


  Nasılsınız?

  Bu bölümü ne zorluklarla yazıyorum bir bilseniz,

  LGS için bana dua edin lütfen,

  1 günde bu kadarını yazabildim,

  7. Bölümü şerefle sunarım,

                                                                               *** 

  "Napıyon lan mal?" dedim Gündüz'e koşarak. Bir markete girmiştik ve o önüne geleni yiyordu. Bana sırıtarak döndü.

  "Sıkıntı yok paramız var." dedi aç ayı. Gözlerimi devirdim ve açtığı gofretten bir ısırık aldım. Sonra bir tane daha. Ve bir tane daha...

  "Güzelmiş kız." lavivayı bitirdiğimde açılmamış bir laviva kutusuna sepetimize koydum. "Ayrıca senin paran var, ben hala fakirim. Her zamanki gibi."

  Durdu ve bana büyük bir bezginlikle baktı. "Yani... neden lan? Neden beni ailenden görmüyorsun? Benim param senin parandır. Biz kardeşiz neden öyle davranmıyorsun?"

  "Sen neden öyle davranıyorsun? Benim yıllardır bildiğim ailem beni terk etmiş dün tanıştığım adam mı benim ailem olacak?" sessizliğin ardından koyu mavi gözlerinin içinde kendimi kaybettim. Belki de haksızlık yapıyordum. Sonuçta Atlas bile yanımda değilken o yanımdaydı.

  "Ama... belki..." elimi ona uzattım ve soru sorarcasına kafamı sağa eğdim. "Arkadaş?"

  Bana gülümsedi ve Allah şahidim o gülümseme hayatımda bunca yıl neden eksikti diye düşünmeden edemiyordum. Neden bunlar olmuştu ki? Belki de... Hayır! Bu ihtimal...

  Elimi sıkıca sıktığında şok olmuş ifadeyle bana bakıyordu. "Ne?" dedi gülerek. Sonra yüz ifademi görünce ciddileşti. "Harbi ne oldu?"

  "Bu yüzdendi değil mi? Yasadışı işlerden düşman falan edindi ve onlar da Atlas ile beni kaçırdı." Beni sessizce dinledi. Ruhsuz gibi bakıyordu. Başını evet olarak salladığında içimde devasa bir öfke belirdi. "Kim! Söyle!"

  "Şimdi değil, üzgünüm ama sonra söyleyeceğim." başını yere eğince bana bir adım attı. "Dediğin gibi şimdilik arkadaş olalım. En azından sen öyle hisset. Ama ben her zamanki gibi seni kalbimin en ortasında saklayacağım. Yıllardır yaptığım gibi. Sen hatırlamazsın ama ben her zaman seni çok sevdim, seviyorum ve seveceğim." konuşurken şimdikine öyle bir vurgu yapmıştı ki bunun değişeceğine emindim. Belki bir gün onu kardeşim olarak görürdüm ama o gün bugün değildi.

  Ona bir adım atarak aramızdaki mesafeyi tamamen kapattım ve sıkıca ona sarıldım. Temastan nefret eden ben ona sarıldım. Bu nasıl bir şeydi bilmiyorum ama o yanındaydı ve Atlas olmasa da kendimi o kadar güçlü hissettiriyordu ki...

  Hıçkırıklarını ve sarsılan omuzları ağladığını ele veriyordu. "Koca bebek zırlaman biterse çikolata krizine gireceğim."

  Kollarımız hala birbirine dolalıyken biraz geriye çekildi ve bana gülümsedi.

  "Afedersiniz ama market kapanıyor. Yani birbirinizi ayak üstü götürmeniz bittiyse kasa müsait." 

  "Ama bacım anın içine sıçtın." dedi Gündüz. Gülümseyerek 50 tane daha çikolata ve cips aldıktan sonra kasaya gittik.

  Kasadaki satışın kız sanki tüm gün cinnet geçirmiş de cennetle onun arasına girmiş gibi bize baktı. Bakışları çok tanıdıktı. Benim her gün uyuyanında ki halim gibi. O kadar da abartmadık ya en fazla ne kadar tutmuş olabilir ki- Yuh ulan bu ne?

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Feb 03 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Abilikten ReddediyorumWhere stories live. Discover now