Kyungsoo nun bana verdiği taktikler çok saçmaydı wufanı elimde tutmak için bunları yapmak zorundamıydım. "Onun önün de dudakları ısır ve yala , bacak bacak üstüne at pelerini aç ve wufanın bacaklarını görmesine izin ver" ah bunlar bir prens için çok ahlaksız davranışlar ama wufanın benden vazgeçmemesi için her şeyi yapmak zorundayım.Key aga nın sarayı inleten çıglıklarına bakılırsa yisanny ve fannie yi arıyordu ama ne yazık ki asla bulamayacaktı birinin ona aramaktan vazgeçmesini söylemesi gerekirdi.
-Wufan???
- "Yixing bebeğim" dedi wufan. Hızlı adımlarla yanıma geldi ve sıkıca sarıldı bedenime.
"Ah bende senin yanına gelecektim" dedim dudaklarımı seksice ısırmaya çalışarak , sonuç; kısılan bir çift göz."Wufan odamıza gidelim mi ?" dedim ikinci denileni uygulayak yani dudaklarımı yalıyarak , sonuç; iki katı kısılan gözler, diger bir sonuç ise; başarısız.
"Odaya dogru yürümeye başladığımız da kyungsoo nun bana verdiği diğer bir taktigi uygulamaya başladım adım attık sıra olmayan kalçalarımı oynatıyordum.Bu da işe yaramazsa wufanın beni sevmediğini düşünmeye başlıyacaktım.
"Tam arkama dönüp wufanın son durumuna bakacagım sırada ayagım takıldı ve düşecek gibi oldum" kıvırmak kesinlik bana göre degildi."B-bebeğim bir şey oldu mu ?" dedi wufan telaşlanmış surat ifadesiyle.
"Ah.ah.ah sanırım burkuldu ah canım acıyor" seçmeli gwomi bakışlarımı tek tek yoluyordum wufana, sanırım bu daha etkiliydi.
Wufan beni gelin tarzında kucagına aldı ve odamıza dogru ilerledi.Beni yatakta oturur bir konuma getirdi.
- "Sen dinlen, ben biraz çalışıcam"dedi.
Oturmuş çalışma masasındaki yakışıklı erkeğime bakıyordum. Gerçekten wufanı elimde tutmak çok zordu.Ama son silahımı da kullanmalıyım. Olduğum yerde bacak bacak üstüne attım ve seslenmem gerektiği gibi seslendim.
-Wwuufan-ahh, her seslenişim de pelerinimi kaldırdım ve pürüssüz bacaklarımı görmesine izin verdim.
Amaç;Seksi olmak
Sonuç;BaşarısızBaşarısızdı çünkü wufan bacagıma bir şey olduğunu ve acı çektiğimi sandı.Gözlerim sulanmaya başlamıştı bıraksalar ağlayacaktım.
"Ne oldu bebeğim?"dedi wufan.Telaşlanmıştı benim için.
"W-wu-wufan sen bir gün bile beni sevmekten vazgeçer misin?"dedim ağlayan gözlerimle. "Şimdi neden böyle saçma bir soru sordun ki sevgilim?"dedi wufan göz yaşlarımı silerek."Sadece cevap veremez misin wufan?"dedim bakıslarımı wufanın dudaklarından ayırmayarak.
"Hayır! SENDEN.ASLA.VAZGEÇMEM!" ama görünüşe bakılırsa sen vazgeç-ummm uzun zamandır gözlemlediğim dudaklara dudaklarımı bastırdım birinin onu susturması gerekiyordu ve bunu benden başka kimse yapamazdı çünkü wufan benim erkeğimdi.
Dudaklarımız ayrıldığın da wufan büyülenmişçesine bana bakıyordu."Özür dilerim sevgilim, sana bagırdığım için" dedi wufan. Sanırım wufanı nasıl elimde tutacağımı buldum onu öperek.
Anladım ki benim sevgilim öpücüğüme zaafı var."Benim gitmem gerekiyor"dedim wufanı orada bırakarak. Nereye ? demesine bile fırsat vermeden kyungsoo nun odasına doğru koşmaya başladım.
Kapıyı çalmadan tak içeri girdim ve gördüğüm manzara ile geri çıktım.Kyungsoo ve prens jongin tavşancık yapıyorlardı ah lanet olsun utançtan ölebilirim.Kısa bir süre sonra prens jongin içeriden çıkıp sinirli bakışlarını bana yolladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şapşal Prens
FanfictionSarayın ortasında kocaman bir odam vardı.Çünkü ben prens yixisingtim.Her dediğim harfi harfine yapılan, söylediğim her bir sözü kendine emir sayan milyonlarca cariyem ve cariyem olmak için, sarayın giriş sınavlarına giren binlerce kadın vardı. Ama...