İzmir'in Bombası

5. Bölüm-Part 1-

Multimedia: Elif'in hazırladığı parti
Ege'nin ağzından

Anıların içinden kendimi kurtararak normal yaşantıma geri dönmeyi başarmıştım. Elif'ten mesaj gelmişti.
Gönderen:Elif
Aşkım Buğra sen ben bir kahvaltı yapalım diyorum her zamanki yerde sizi bekliyorum öptüm.
Offfffff yine mi sen ya bıktım yeminle. Hayır gitmesem buraya gelecek biliyorum ben. Buğrayı arayayımda beraber gidelim diyecekken Buğra beni aradı ve Elif'in yanında olduğunu söyledi. Bu herif hangi ara oraya gitmişti? Ben mi uyuşuğum o mu çok hızlı? Hemen arabamı alıp bende oraya gittim. Elif'le Buğra aralarında bir şeyler konuşuyorlardı. Birazcık kulak misafiri olayım dedim. Elif Buğra'ya "Bak Buğra yarın Ege'nin doğum günü o yüzden elimizi çabuk tutmamız lazım. Ben barı ayarladım az sonrada balonları ayarlicam. Senden geleceklerin listesini yapmanı ve aramanı istiyorum sonuçta Ege'yi benden daha iyi tanıyorsun e tabi arkadaşlarınıda yani bu iş sende.Çok harika olmasını istiyorum. Ege çok sevinecek. Sakın ağzından Ege'ye bir şey kaçırim deme yoksa oda arkadaşımı sana ayarlamaktan vazgeçerim. Ha birde Ege'yi bara getirme işi de sende.Dediklerim anlaşıldı dimi?"
" Anlaşıldı Elif hanım her şey istediğiniz gibi olacak." Bunlar ne diyordu böyle ya ne partisi buna ne gerek var? "Oo bensiz bensiz ne konuşuyorsunuz böyle" "Hiç aşkım havadan sudan hadi kahvaltıyı yapalım çok acıktık." Aceleyle yemeği yedikten sonra ikisi hemen kalktı. Galiba bana yapacakları sürpriz doğum gününü ayarlayacaklardı. Gerçi bir sürprizi kalmadı. Ece gittiğinden beri doğum günü partilerinden nefret ediyordum. Eve gittim ve bu günü boş boş geçirdim. Malum Buğra Elif'in emirleri altında olunca yanımada uğramadı. Bende vurdum kafayı uyudum. Sabah uyandığımda saat 9 du. Ben ilk defa bu kadar erken kalkmıştım. Buğra dan mesaj vardı.
Gönderen: Buğra
Yarım saate ordayım. :) :) :)
Göndereli yarım saat olmuştu derken zil çaldı. Kapıyı açtım. Buğra beni akşama kadar bara götürmeye uğraştı bende naz yaptım azıcık burnu sürtsün benden habersiz planlar yaptığı için. En sonunda ikna oldum. Şu anda bara doğru ilerliyorduk. Bardan içeri girdim ve gördüklerime inanamadım. Herkes birden sürpriz diye bağırdı ve Elif boynuma atladı. Şaşırdığım bunlar değildi tabiki. Her yer balondu balondan insanlar gözükmüyordu.Aslında konuşurlarken duymuştum ama sadece bir iki süs için kullanırlar zannediyordum. Ben balonlardan nefret ediyordum. " Elif bu balonlar ne?" "Çok güzel değil mi aşkım bu gece herkes bu balonları patlatacak çok eğleneceğiz." "Saçmalama ben balondan ve patlama sesinden nefret ediyorum bu ne ya?" Elif acayip bozuldu ama bu benim hatam değildi. Sonuçta kendi zevkine göre parti ayarlarsa böyle olurdu. "Ben düşünmüştüm ki-" "Ne düşünmüştün? Ayy aşkım bu balonlar çok güzel hoplarız zıplarız diyeceğimi mi? Ben çocuk muyum Elif?" Elif daha fazla dayanamayarak tuvalete koştu. Aman çokta umrumda. Şu Elif meselesi fazla uzadı zaten. "Abi napıyosun öyle söylenir mi kıza? Ne kadar uğraştı senin için." "Ben mi dedim ona parti yap diye? O da biliyo partilerden nasıl nefret ettiğimi." "Ege sana noluyo kardeşim? Partilerden nefret ettiğini biliyodum ama hiçbir doğum günü partinde böyle yapmamıştın." "Abi Elif canımı sıkıyo. Zaten fazla bile uzadı. Hala sülük gibi peşimde." Buğra daha fazla üstelemeyerek gitti. Bende birkaç görevliye buraları temizlemesi için talimat verdim. Sonra Buğra'nın yanına içki içmeye gittim. Bu kaçıncı bardağımdı bilmiyorum ama sürekli Ece'nin yüzü aklımdaydı. Gülüşü, bakışı, ağlayışı, duruşu, sarılışı, kokusu.. Hiç aklımdan gitmiyodu ki zaten. Az çok hatırlıyodum onu. Unutmaya başlamıştım ve bunu hiç istemiyordum. Hep benim aklımda o olsun istiyodum sadece o... Ama aynı zamanda istemiyodum da. Beni bırakmıştı. Yakınlığımıza rağmen gitmeden önce iki üç cümle söyleme zahmetinde bulundu. Bu kadar mı basittim onun gözünde? Bu kadar mı kolaydı veda etmek? Gitmek bu kadar mı kolaydı? "E-ege be-ben -hıçkırık- özür di-dilerim." "Önemli değil sanırım ben fazla abarttım." "Ba-bana kızmadın mı?" son dediğini duymazdan gelerek direk konuya atladım. "Elif ayrılalım." "NE!?" "Duydun işte ayrılalım. Yürümüyo zaten. Sen daha iyilerine layıksın sorun sende değil bende gibi klişelerde söylemicem. Zaten sorun ilişkimiz olması. Bence kısa sürelik takılma işini fazla abarttın." "Ne-ne diyosun sen Ege?" "Anlamıyo musun anlamazdan mı geliyosun Elif bit-ti." "Başka biri mi var?" "Belki var belki yok seni ilgilendirmez. Şimdi uza." "Bu burda bitmeyecek Ege. Senle öyle bi olucaz ki benim için bıraktığın sürtük senin yakınına bile yaklaşmayacak." "Sen kendini ne zannediyosun lan!" "Şimdi gidiyorum ama dönüşüm kötü olacak Ege."

Elif gittikten sonra burası yine eski haline döndü. Buğrada ortadan kayboldu. Umrumda da değil zaten. Kaçıncı olduğunu bilmediğim bardağıda dikledim ve hemen ilerde Buğrayla yanında onunla ilgilenen sürtüğü gördüm. Piçimsi sırıtışımla etrafı süzmeye başladım. Ece'yi aklımdan çıkarmak için biriyle olma fikri adice geliyodu belki ama sonuçta o gitti ve kaybetti. Giden gitmiştir gittiği gün benim için bitmiştir. dedi içimdeki kıro yanım. Gözüme birini kestirdikten sonra ilerlemeye başladım. Benle eş zamanlı Elif'te ilerlemeye başladı. Bu kız gitmemiş miydi? "Sevgilim nereye gidiyosun?" "Biz ayrıldık Elif." "Beni bu aşüfte için mi bıraktın?" deyip koşarak kızın yanına ilerleyip saçını çekmeye başladı. "A-aa, napıyosun sen yaaaa!" diye cırladı adını bilmediğim kız. Kız kavgalarını çok severim ama benim için yapılan kız kavgalarını daha çok severim. Zevkle onları izlerken Buğra yanıma geldi "Abi naptın sen ya?" "Valla hiçbir şey yapmadım ama şu anki durumdan çok memnunum." "Tabi oğlum benim içinde kızlar dalaşsa bende senin gibi zevkten dört köşe olurdum. Neyse benim gece uzun." göz kırpıp barın arka tarafına doğru ilerledi. Bende benim için yapılan kavgayı zevkle izlemeye devam ettim. Sonra kavganın ortasına birden sarışın bi kız atlayıp ayırmaya çalıştı "Siz napıyosunuz? aklınızı mı kaçırdınız?" "Sen karışma!!" diye cırladı Elif. Bu ne ses abicim ya. Kulak zarım yok oldu resmen. Sonra kızın yanında gelen erkek arkadaşıda olaya dahil olup kızları ayırdı. "Tamam kızlar sakin olun." bende doğal olarak sinirlendim. Sizin için yapılan kavgaya karışıp ayırsalar siz nasıl tepki verirsiniz? Ben kavgayı ayırmaya çalışan adamı ayırmakla başlarım. O yüzden kavgayı ayıran çocuğa kafayı gömdüm. Çocuk yere düşünce yumruklarım yüzüne sıralandı. Az önce kavgayı ayırmaya çalışan kız ve galiba onlarla birlikte gelen kız beni arkadaşlarının üstünden almaya çalıştılar. Ama dediğim gibi çalıştılar. "Öküz çekilsene arkadaşımızın üstünden." diye sırtımı yumruklamaya başladılar bu sefer. Bende bu kadar yeter diyip çocuğun üstünden kalkıp cool bir şekilde bardan çıkacakken arkadan biri kolumu tuttu. "Sen ne yaptığını zannediyosun ha-" yüzümü ona dönmemle o lafını kesti. Bende dilimi yuttum onca zamandan sonra karşımdaki o olamazdı değil mi? Şaşkınlığı üstümden atıp aynı anda adımızı söyledik. "Ege?" "Ece?"
Sanırım bölüm biraz kısa oldu ama zaten anlaşıldığı gibi bu daha ilk partı. Muhtemelen iki partlı olacak bu bölüm. Okuduktan sonra oy verip yorum atmayı unutmayın. Seviliyosunuz..