En Fazla Ne Yapabilirsin Ki?

518 36 9
                                    

"Kes be yeter"

"Tamam tamam üzülme"

"Yenmiş olabilirsin ama en fazla ne yapabilirsin ki?"

"O da bana kalsın artık. Bekle ve gör."

"Acemi şansı seninki. Yoksa nereden yeneceksin?"

"Hee sensin. Acemi şansı olsaydı blok yemezdin."

***

Eve gelince yorgunluktan ölmek üzereydim. Duşa girip hem rahatlarım hem de temizlenirim diye düşündüm. Çıktığımda telefonuma mesaj gelmişti.

Yaren: Masaal kızım iki hafta sonra geliyoruz. Neler neler yaparız beraber. Her yaz yaptığımız gibi ;)

Masal: Aynen canım ya sizi çok özledim zaten. Ben şimdiden birşeyler planladım bile.

Yazmaya çok üşendiğim için arayıp Emreyle girdiğimiz iddiayı ve maçı en ince ayrıntısına kadar anlattım. Hiç konuşmadan beni dinliyordu. En son sadece "Ohaa" demekle yetindi.

Yareen bişey söylicem. Emre'ye sana bir sürü şey yaptıracağım dedim ama aklıma hiçbir şey gelmiyor. Sen bana yardım edersin değil mi Gizemle beraber?

"Tabi ki ederiz büyük bir zevkle."

"Tamam canım teşekkür ederim. İki hafta sonra görüşürüz.

"Görüşürüz aşkımm"

Yaren ve Gizem benim kardeşlerim gibiydi her zaman. Bir derdim olursa onlara anlatırdım. Onlar da bana. Birbirimize çok güvenirdik kendimizi bildik bileli. Saate baktığımda gece 2'yi gösteriyordu. Normalde daha geç uyurdum ama basketbol maçının verdiği yorgunlukla göz kapaklarıma engel olamadım.

"Masaal kalksana artık benimle futbol oynayacaksın." bunu söyleyen gerizekalı kardeşim Meriç'ti.

"Ya defol git! Kalk üstümden. Bak eğer şimdi beni rahat bırakmazsan 51. Bölgenin başkanı Fred'i ararım. İki UFO gönderir seni alıp götürüler." Meriç ufolar ve uzaylılardan çok korkardı. Ne zaman onu korkutmak ya da başımdan savmak istesem bu yöntemi kullanırdım ve her zaman işe yarardı. Ama bu sefer biraz fazla erken etki etmişti. Fred'i duyar duymaz toz olmuştu. Ben de o müthiş uykuma dönmek için kafamı yastığıma gömdüm. Ama bir türlü uyuyamıyordum. Yatakta debelenip durdum. Ama bir türlü uykuya dalamıyordum. Son çare olarak kalkıp mutfağa gittim.

Birsen sultan kahvaltı hazır mı?

"Hazır hazır hatta birkaç yüzyıl öncesine kadar da hazırdı."

"Tamam tamam sinirlenme. Ne yapayım uyuya kalmışım."

Kahvaltımı ettikten sonra kalkıp oturma odasına geçtim. Biraz telefonda İnstagram'a girdim en sevdiğim sayfaların fotolarına baktıktan sonra canım sıkıldı. Wattpad'e girip biraz kitap okumaya karar verdim. Kitaba o kadar dalmışım ki 22 bölüm birden bir kerede bitirmişim. Bunu "Hikayenin sonundasınız" yazısından anladım. Koltukrçta biraz debelenip durduktan sonra bezgin bir sesle anneme seslendim. "Anneee ya ben çok sıkıldım."

"Ne yapayım kalk göbek at."

"Ha???"

"Yok bir şey. Birazdan amcanlar gelecek Emre ve Efeyle oynarsınız. Emre adı bende alerji yapıyor resmen ya ben bir de onunla oyun mu oynayacağım ilkokul çocukları gibi?! "Anne ben 16 yaşındayım ne oyunu ya?"
Söylediğimin üzerine "Ama hala benim küçük kızımsın." dedi ve çenemi kapamamı sağladı.

**

Bir saat sonra Emreler gelmişti.Emre'ye yapmacık bir gülüş yolladım ve yengemi amcamı ve Efe'yi öptüm. "Hoş geldiniz hadi odama geçelim." dedim ve merdivenlerden çıkıp odama geldik. Biraz uno oynadıktan sonra susadım ve su içmek için mutfağa gittim. İçeriden annemlerin konuşma sesi geliyordu.

"Aynen canım benim bu tatil hepimize iyi gelecek."

Ne tatilinden bahsediyorlar acaba?

Temmuzun 16' sındaydı değil mi?

"Evet canım."

Anladığım kadarıyla temmuzun 16'sında tatile gidecektik ve Emreler de gelecekti. Ama iyi olan kısmı dayımlar da gelecekti. Yani Yaren, Gizem ve Efe'den 6 ay büyük olan kuzenim İrem. Kesinlikle çok güzel olacaktı!

İDDİAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin