Multimedia: Gizem
Gözümü açtığımda yanımdaki Emre'yi gördüm. Hava karanlıktı. Telefonumdan saate baktım. Yuh! Ne demek gece 4.00? Hemen geri uyumazsam sabah uyandığımda gözlerimin bürüneceği rengin kırmızı olacağın biliyordum. Bu yüzden gözlerimi kapatıp uyumaya çalıştım. Ama bu pek de kolay değildi. Sonunda dalmaya başladığım sırada fısıltı gibi gelen sesler dudum. Sanırım Emre idi. Uyumaya başlamış olmasaydım ne dediğini anlayabilirdim. Çünkü resmen kendi kendine konuşuyordu. Ama uyumak üzere olduğum için sadece saçımdaki yumuşak dokunuşları hissettim. Gözümü aralamak istedim ama uykum ve göz kapaklarım arasındaki savaşın galibi uykum olmuştu.
***
Bu sefer gözümü açtığımda saat 10.00'du. Gizem ve Yaren odada değillerdi. Sanırım gece uyandığımda da yoklardı. Oturma odasında yatmış olabilirlerdi. Olsundu...
"Masaal" beni saçma düşüncelerimden annemin sesi ayırmıştı.
"Efendiim"
"Hadi gel kahvaltı hazır"
"Geldiim" Üstümü değiştirmeye çok üşendiğim için unicornlu pijamalarımla zıplaya zıplaya aşağı indim.
"Günaydın" dedim enerji dolu bir sesle. Gece rahat uyumuştum ve enerjim yerindeydi. Aynı şekilde karşılık verdiler. Masaya bir bakış attım ve yerime oturdum. Günlerden pazar olduğu için masamızda bir kuş sütü eksikti. Sizi yiyeceğim tatlı şeyler beni bekleyin. Resmen beni ye diye bağıran kreplerden iki tane tabağıma aldım. İçine bolca Nutella sürdüm ve ağzıma doğru yola çıkardım. Masal hava yollarına hoş geldiniz. Lütfen yolculuk sırasınca kemerlerinizi açmayınız. Sayın yolcularımız iniş için hazırlanıyoruz
+Kes sesini
-Ama
+Kes
-Tamam
+Tşk
-Öd. Geldi yine dünya üzerimde olup olabilecek en ergen ama beni saçma ankarda kurtaran diğer kişiliğim. Gerçekten bir gün ikisinin arasında kalmaktan dolayı şizofrene bağlamaktan korkuyorum.
"3 gün sonra tatile gideceğiz. Şimdiden hazırlanmaya başlayın gençler." bunu tabi ki biliyorduk.
"Yalnız anne benim tatil için hiç eşyam yok. Alışverişe çıkmak zorunlu anlayacağınız."
"Kızlar sizin eşyalarınız var mı"
"Benim yok Masal. Sanırım Yaren'in de yok" Yaren başıyla onu onayladı.
"Emre sana sormuyorum bile çünkü ihtiyacın olan tek şey mayo, terlik, gözlük üçlüsü"
"Hayır prenses benim de ihtiyaçlarım var"
+Ne ihtiyacı var bunun?
-Ne bileyim
+Yalan söyleme
-Lan nereden bileyim
+Bulurum ben bunu
-İyi bana da söylersin. Sabır ver Allah'ım...
"Baba bizim tatil için almamız gereken şeyler var alışverişe çıkacağız az sonra kartı kullanırım."
"Tamam kızım ne ihtiyacınız varsa alın" babamı öptüm ve hazırlanmak için yukarıya çıktım. Gizem ve Yaren kıyafet seçmeye çalışıyorlardı. Ben de dolabımın önüne geçtim ve bir şeyler aramaya başladım. Kot şort ve siyah tişörtümü çıkardım ve banyoya gittim. Üzerimi hızlıca değiştirdim ve odaya döndüm. Siyah simli Supergalarımı giydim. Saçımı yandan salaş bir örgü yaptım. Rimel-eyeliner-lip balm üçlüsünü uyguladım. Tam bir lip balm hastasıydım. Çok fazla lip balmım vardı ve almaktan da vazgeçmiyordum. (Yazar burada kendini anlattı sjxsjdj) Çanta taşımayı pek sevmezdim bu yüzden kartı telefonun kılıfına sıkıştırıp cebime attım. Rimel ve lip balmı da Gizem'in çantasına koydum. Kızlar saçlarını yaparken ben de televizyon izlemek için aşağı indim. Odamda da olmasına rağmen sjxzsjx. İndiğimde Emre'nin de orada olduğunu gördüm. Gidip yanına kuruldum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İDDİA
Teen Fiction"Kes artık ya gıcıklık yapmayı! Çık odamdan" diye bağırdı Masal. Ama bu gıcık ve aynı zamanda zeki kuzeni Emre'yi durdurmaya yetmemişti. "Korkuyorsun değil mi yenilirim diye ? Çünkü bu mükemmel kuzenin seni o basket sahasına gömer." "Tama...