Bölüm 1

193 10 2
                                    

2 Saat sonra dedem gelicek ve ben hala yataktan bile kalkamıyorum.Görüşme saati 16.00'da olduğundan hava güzel oluyor genelde.Bazen bahçeye falan çıkıp oturuyoruz.Hattta bazen de doktorlarım çıkmama izin verirse 3-4 saatliğine dışarı çıkabiliyorum.Hastanede mi kalıyorsun diye sorarsanız evet. Hem de psikiyatri bölümünde. Sakın deli falan sanmayın.  3 Aydır burada kalıyorum ve yaklaşık olarak 2 ayım kaldı. Burada kalmamın amacı psikolojimi düzeltmekle kalmıyor,yaptığın kötü alışkanlıklardan da kurtulmanı sağlıyor. Tabi ilk zamanlarda iyileşebileceğime hiç inanmıyordum ama insan sıkıntılarını birine anlatınca ve birinin size destek olduğunu bilmek iyi geliyormuş. Bana içimdeki ben, yani ''Hülocum'' çok yardımcı oldu.Size ilk olarak kendi hikayemi anlatmak istiyorum:

''Ben Duru Seymen. 1 Mart 1997 doğumluyum. Babam Salih Seymen. Seymen Şirketler sahibi. Annem ise Arzu Koza. Kendine ait bir tekstil şirketi var. Kendi tasarımlarını çiziyor. Aslında onun şirketi de babamınkine bağlıydı. Ama boşanınca kendine ait oldu. Babam annemi ortağıyla aldattı ve onları ben yakaladım. Fatih ile tam yurt dışından dönmüştük ki babam ve adını bile bilmediğim bir kadın aynı yataktalardı. Hemen o evi terk ettik. Daha 3 yıl falan oldu. Boşanır boşanmaz zaten o kadınla evlendiler. Annem de genelde yurt dışındaki ilişkilerle uğraşıyor ve İstanbul'da pek fazla durmuyor. Gelse bile kendi evinde kalıyor.Ben de babamın benim için aldığı bi evde yaşıyordum burada kalmaya başlayana kadar. Çıkınca da orda kalıcam. Okulumu da son iki aylığına bırakmak zorunda kaldım. Zaten dersler falan olmuyor yaz geldi malum. Burada kalmama sadece annem ve babam sebep olmadı tabii. En büyük sebeplerimden biri de Fatih. Fatih benim eski sevgilim. Liseye başladığımda çok dalga geçiyorlardı. Parayla sefil oluyorum diye. Özel okul yerine devlet lisesine başlamıştım. Zaten o yaşıma kadar özel dersler,özel okullarda boğulmuştum. Fatih de annesiyle yaşıyor. Serseri bi çocuk. Sigara içicisi. Alkol desen allahın emri. Hatta bazen uyuşturucu bile kullanıyordu. Hep düzgün insanlarla arkadaşlık kurmuştum. Hepsi zengin ve kendini bilen insanlardı. Ama Fatih herkesten çok farklıydı. Serseri olmasının yanında çok cooldu. Bütün kızlar etrafındaydı. Ben hiç o kızlardan olmadım. Sınıfta en arka sırada kulağımda kulaklık önümde bi kitapla dururdum genelde. Onunla aynı sınıftaydık. O da yan tarafımdaki en arka sırada oturuyordu. Nedense ilk zamanlar hep dinlediğim müzikleri falan soruyordu. Bende söylüyordum. Meğerse dışarıda para kazanmak için gitar çalıp şarkı söylüyormuş. Benim dinlediğim şarkıları da söylemeye başlamış. Çok değişik bi çocuktu. Beni sürekli eski okulumdan arkadaşlarım arıyorlardı .Beni de herkesle konuşup samimi olabilen biri olarak görmüşler. Daha sonra da bütün tuvaletlere numaramı yazmışlar. Onlar yüzünden numaramı değiştirmek zorunda kaldım. İlklerde çok soğuktu bana karşı. Sürekli benimle uğraşıyordu. Kavga filan ediyorduk. Zaten numaramı tuvaletlere yazarak belli etmişti benimle uğraşacağını. Aslında çok tatlı çocuktu ama serseriliğinden dolayı kaybediyordu. Hatta bir keresinde de sınıfın bütün manyakları ben dışarıdayken yanlarındaki çakmak,sigara,kesici alet ve uyuşturucuları benim çantama koyup müdüre şikayet etmişler. Tabi müdür ve neredeyse bütün öğretmenler arama yapmaya gelmişlerdi. Ama ben o kadar rahattım ki üstümden öyle şeyler çıkmayacağını biliyordum.Ta ki bütün sınıfın önünde çantamın içindekileri sıranın üstüne dökene kadar. Gözlerim faltaşı gibi açılmıştı. Ve ağzımdan sadece ''siktirr...'' kelimesi çıkmıştı. O gün disiplinlik olmuştum. Çünkü ''Fatih Ve Çetesi'nin'' amacı beni eski okuluma geri göndermekti. Okul müdürü hemen daha önce disiplin cezamın olup olmadığına baktı sonra da eski okul müdürümü arayıp böyle şeyler yapıp yapmadığımı sordu. Tabiki sonuç koca bir 0. Fatih ile birlikte çok fazla zaman geçirdik. 3 yıla yakın bi süre çıkmıştık. Her günümüz birlikte geçiyordu. Her şeyimizi paylaşıyorduk. Gizlimiz saklımız olmuyordu. Çok seviyordum onu. Hiç bırakmaz falan diyordum. Hepsi yalanmış ama. Şimdi ondan nefret ediyorum. Hayatımdan tamamen çıkardım. Çünkü onu en yakın arkadaşımla yakaladım. Nasıl böyle birşey yapabildi hala anlamıyorum. Onları o biçimde görünce kendimi kaybettim. Hemen oradan ayrıldım ama o an gözümün önünden aylarca gitmedi işte sonuç burada olmam. Ama artık iyiyim. Kime nasıl davranacağımı biliyorum. Eski Duru değilim.Olmıycam da. Görünüş olarak da değiştim. Saçlarımı kestim. Gözlüklerimi attım. Burdan çıkarken yeni Duru ile çıkıcam. Hem ruh hem beden olarak.''

İşte bende böyle yaşamaya çalışıyorum. Hayatın zorluklarına rağmen daha fazla tutunuyorum. Hülocumla yeni okulumu düşünürken kapı çaldı ve dedem içeri girdi.  Daha o lafa başlamadan boynuna atladım. Haftada sadece iki gün görüyorum onun için çok özlüyorum. En değerlim sonuçta. Zaten ondan başka yanıma gelen olmuyor.Arada sırada babam geliyor onda da yarım saat durmadan gidiyor.

''Sakin ol dedesinin gülü daha görüşeli iki gün oldu bu ne özlem böyle?''

''Olsun dede. İki gün iki gündür.Sanki senden başka ziyaretime gelen var gidip doktorlara mı sarılayım?''

''Tamam tamam bahçeye çıkmaya ne dersin?''

''Tabikide evet derim.''

Dedemin koluna girdim ve odadan çıktık. Bu koridoru hiç sevmiyorum çünkü herkes dik dik bakıyor deli sanıyorlar galiba. Artık alnıma yazıcam 'BEN DELİ DEĞİLİM' diye. Koridoru geçtik ve bahçeye çıktık. Benim en sevdiğim havuz başına gittik. İkimiz de havuzun kenarına oturduk.Cebimden çakmak ve sigarayı çıkardım. Sigarayı ağzıma koyup tam çakmakla yakıcaktım ki dedem lafa girdi.

''Hey dur bakalım onlar ne?''

''Tanıtayım dedecim bu çakmak bu da sigara.''

''Bunları senin elinden niye almadılar?''

''Çünkü yanımda olduklarını bilmiyorlar sadece jiletlerimi ve 3 paketimi aldılar.Bunlar da istisna galiba gözlerinden kaçtı dedecim.'' Dedemin bana kıyamadığı o masum gülümsemeyle yüzüne baktım.

''Hayır bu kez beni kandıramazsın. Onları ya derhal atıcaksın ya da bana vericeksin? Belki burdan çıkınca geri verebilirim.''

''Burdan çıkınca bana onları geri vermene gerek kalmıycak dede.''

''İşte benim torunum.Bırakacağını biliyordum.''

''Hayır dede onu demek istemedim.Burdan çıkınca yenisini alabilirim anlamında demiştim.Ayrıca bırakmaya da hiç niyetim yok.''

''Hayır Duru bırakıcaksın.Bırakmak zorundasın.''

Acaba tamam desem ama bırakmasam? Ya da sadece hastane içinde içmesem de dışarı çıkınca içmeye başlasam? Çok güzel fikir hülocum tebrikler.

''Tamam dede içmem.''

''Acaba gene içinden neler geçirdin? Neyse ee naptın bugün anlat bakalım?''

''Çok güzel soru dedecim.Yattım kalktım,ilaç içtim,yattım kalktım,ilaç içtim.Sonra da sen geldin.Bu arada bana kitap getirir misin bidahakine? Getirdiğin kitapları bitirdim de.''

''Güzellik yetmez mi artık? Bu kaçıncı kitap? Daha geçen hafta 4 kitap getirmiştim.''

''Hayır dede yetmez.Sanki burda başka yapılıcak şeyler var dimi? Yatıp kalkıp kitap okuyorum.''

''Öyle olsun bakalım.İstediğin kitaplar var mı?''

''Hayır dedecim senin zevkine güveniyorum.''

Dedemi o kadar çok seviyorum ki her zaman benim yanımda oldu tek destekçim oydu bu zor zamanlarımda. O benim ilk aşkım. Can yoldaşım. Beni hiç bırakmayan arkadaşım.O iyi ki var. Bunları düşünürken kendimi istemsizce dedemin boynuna sımsıkı sarılırken buldum. Burası o kadar huzurlu ki. Bu adamın kokusunu saklayabiliyor muyuz? Dakikalarca öyle kaldık galiba. Zaten dedem ne zaman benim ziyaretime gelse yarısı benim ona sarılmamla geçiyor.  Ama bugünlük ziyaret süresinin sonuna gelmiştik. Onunla sohbet ederken zaman çok çabuk geçiyor.

''Gene gelene kadar kendine iyi bak ve şu laneti de içmeyi bırak.'' dedi elindeki sigaraları sallayarak. Onu kırmayı ya da üzmeyi kendime yediremezdim o yüzden kabul ettim. Gitmeden önce son bir kez daha sımsıkı sarıldım ve boynundan kokusunu içime çekerek öptüm. Onu uğurladım.  Kendim biraz daha oturmaya karar verdim.Cebimden mp3'ümü ve kulaklığımı çıkardım. Gönlüm telefonumu isterdi ama el koydular o yüzden bununla idare ediyorum.Cem Adrian açtım. Sana sarılınca.  Bu adamı ne zaman açsam içime işliyor. Dalıp gitmiştim ki kafamı kaldırdığımda yanımda bi çocuğun oturduğunu farkettim.Acayip derecede korktum ve kulaklıklarımı çıkardım...

Yolun SonuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin