Vedat dikkatle Elvana bakıyordu.Giderek eli boşalıyor, kolunu bırakıyordu.Elvana bakışı bu defa sert bir biçimde değildi, sanki onun korkması onu başka hislere kaptırmıştı.Aklına bir an başka anı geldi sanki.Kolunu bıraktıktan sonra hemen gözlerini çekip arkasına bakmadan ilerledi.Elvan gözlerini sıkmış, haraket etmeden yerinde durmuştu.Kolunun bırakıldığını hiss etse bile korkusu geçmemiş, Vedatın hala karşısında durduğunu sanıyordu.Gözlerini yavaşca açıp karşısına bakınca Vedatı göremedi.Sağına, soluna, arkasına baktı ama yinede göremedi.Denize bakıp kendi kendine mırıldanmağa başladı.
-Kimsin sen..?
Vedat artık otele kadar gelmişti.Gençayın odasına doğru gelince kapının karşısında Pinhanı gördü.Ağlayarak kapının karşısında oturmuş, Gençaya kapıyı açması için sesleniyordu.
-Gençay, lütfen kapıyı aç, dinle beni, bak gerçekten şakaydı amacım.Sizi korkutmak istemedim, nolursun aç kapıyı..
Pinhan ellerini kapının üzerine koyup alçak sesle söyleniyordu.Vedat Pinhana dikkatle bakıyor, ne yapmaya çalıştığını anlamak istiyordu.Pinhan ses gelmediğini, kapının açılmadığını görünce ayağa kalkıp sessiz şekilde seslendi.
-Beni duyduğunu biliyorum, kapıyı açmasan bile, lütfen affet beni, bir daha böyle bir şey yapmıyıcam.
Elvanda otele gelmiş, odaya taraf ilerliyordu.Vedatı görünce arkasında durup Pinhana baktı.Pinhan sanki çıldırıcak gibiydi.Daha yüksek sesle bağırmaya başladı.
-İzelin hatrı için..
Birden kapı açıldı.Gençay sinirli bir halde Pinhanın üzerine gidip bağırdı.
-İzelin adını ağzına alma!
Pinhan korkarak geri çekildi.Elvan donuk halde Pinhana bakıyordu.Pinhan ağlayarak odasına doğru koştu.Elvanda Pinhanın hemen ardından odaya girdi.Vedat Gençaya taraf gelip elini onun omzuna koydu.
-Gençay, gitme zamanı.
-Haklısın abi, gitme zamanı, haklısın.
Gençay odaya girip eşyalarını topladı.Vedat çantasını yanına alıp kapının karşısında bekledi.Gençay kendini sakinleştirerek Elvana mesaj yazıp aşağı inmesini söyledi.Elvansa çantasını toplayarak Pinhana söyleniyordu.Gençaydan gelen mesajın sesini duymadı.Pinhanında valizini toplayıp kapının karşısına koydu.
-Biz buraya kafa dinlemeye geldik, sen neler peşindesin.
Pinhan cevap vermiyor, ağlıyordu.
-Ağla, ağla, ağlamakla hiç birşey hallolmuyor Pinhan hanım.Hele o son söylediğin, Gençayın ne kadar canını yaktı, haberin varmı?
Pinhan hıçkırarak Elvana dönüp cevap verdi.
-Ben bilerek yapmadım, sadece dinlesin diye, kapıyı açsın diye.
-Bilerek yapmadım ne ya? Buraya geldiğimizden beri birşeyide bilerekten yapsaydın.
-Seninle uğraşıcak değilim Elvan, zaten sinirlerim bozuldu.
Kendi kendine mırıldanmaya başladı.
-Gençayda affetmiyicek beni..
Elvan ağzı açık halde Pinhanın kolundan tutup kendine taraf çekti.
-Ne dedin sen? Gençay affetmiyicek öylemi? Senin şu an umrunda bile değil bizi ne hale getirdiğin, Gençayın affetmeyeceğini düşünüyorsun, öylemi?
-Öyle tabiki, hem ben İzelin adını çektiğim için kızdı bana, görmedinmi?
-Konuyu fırlatma, sen Gençayın canını yakmana üzülmüyorsun, sadece onun seni affetmeyeceğinden korkuyorsun.
Pinhan cevap vermeden başını aşağı saldı.Elvan Pinhana bakıyor, düşünceler onu boğuyordu.
-Dur hazırlan, on dakikaya aşağıda ol, gidiyoruz.
-Nereye?
-Burda eğlendik ya, eğlendirdin bizi, seni başka bir macera için tatile götürücem.
Elvan sinirle kapıyı örterek merdivenlere doğru gitdi.Pinhan yastığı yere fırlatarak tekmelemeye başladı.Gençay kafede oturmuş, Elvanı bekliyordu.Elvan gelir gelmez ayağa kalkıp sandalyeyi çekti.Elvan mahcup halde tam ağzını açacakken Gençay hemen konuşmaya başladı.
-Elvan, biliyorum, senin bu durumdan haberin yoktu, o yüzdende özür dilemene gerek yok.
-Ben Pinhan adından..
-Hayır sakın..Yanlış anlama ama özür dilemek için bile bana yaklaşmasın artık.Herşeyi geçtim, yaptığı o anlamsız şakasını bile, ama İzelin adını ağzına alması..beni deli etdi.Ben sadece senin için kendimi tutdum.Lütfen, bir daha karşılaşmak istemiyorum.
-Anlıyorum seni, haklısın, yinede ben..
-Özür dileme, sen birşey yapmadın.
Gençay yeniden devam etdi.
-Biz Vedatla dönüyoruz, senide götürmek istiyorum bizim arabada ama..
-Hayır, gerek yok Gençay, bende zaten onu söyleyicektim, biz gidiyoruz.Aşağıda söyledim, taksi ayarladılar.
-Gerek yok, ben halletdim o konuyu.Bir saate kadar şöför aşağıda olucak.Seni kırmak istemiyorum, yanlış anlama, o kızla bir daha karşılaşmak istemiyorum.
-Hayır kırılmıyorum, düşünme sen böyle.Teşekkür ederim, biz giderdik..
-Senden haber bekleyicem, dönür dönmez beni ara.
-Tamam Gençay.
Elvanla Gençay sarıldılar.Vedat balkonda durmuş etrafa bakarken gözü onlara kaydı.Dönüp bakarak elindeki bardağı masaya bıraktı.Elvan dönüp otele taraf ilerledi.Gençay Elvan gider gitmez Vedata seslendi.
-Abi, gidelimmi?
-Gidelim.
Şöför Gençayın arabasını kullanırken, Gençay Vedatla beraber onun arabasında döndü.Elvanla Pinhanda onların ardından yola koyuldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yanan Ateşi Söndürdük
RomanceBağlansam başka bir aşkın kokusuna Fakat beni ısıtan yakan sen olacaksın Ateşlerde yanmaya hazırım delikanlıca Hala içimde kor ateş bile yansa Anlatdığım aşk hikayem yalnız sen olacaksın Biz bir kalpte var olduk tüm dünyayı döndürdük Ne oldu ne yapt...