P.O. BOX || H.S.

7.

İyi okumalar! :)

Apartmana girdiğinde ilk işi posta kutusuna bakmak olmuştu. O posta kutusuna bakarken Harry gülerek yanından geçmişti.

"Iyi geceler , rüyanda mahvolan gömleğini gör." diye bağırdı Harry'nin arkasından.

" Gömleğimi görürmüyüm bilmem ama Tanrı'dan, bu gece senin dans ederkenki halini görmeyi diliyeceğim."dedi ve 3 numaradaki bay David kapısını açtı.

"Sesiniz uykumu bölüyor. Eğer devam ederseniz geceniz polisin arabasında sonlanır!!!"diye bağırdı ve kapısını kapattı.

İçinden güldü ve posta kutusunu açtı fakat içinde hiçbir şey çıkmadı. Belkide bir daha zarf gelmezdi. Rahatlamış bir şekilde evine girdi.

Güzel bir duş aldıktan sonra giyindi ve saçlarını tarayıp yatağına uzandı. Harry'nin dedikleri aklına geldi.

' Gömleğimi görürmüyüm bilmem ama Tanrı'dan, bu gece senin dans ederkenki halini görmeyi diliyeceğim.'

Pislik diye geçirdi içinden. Harry'nin, görünüşüne aşık olabilirdiniz ama sözleri ve iğnelemeleri sinir bozucuydu ve bu hali Lana'yı gıcık ediyordu.

Gerçektende iyi mi dans etmişti yada Harry'nin bunu rüyasında görmek isteyeceği kadar iyi miydi?

En iyisi yarın nasıl dans ettiğini Selena'ya sormaktı. Şimdi yapması gereken uyumaktı çünkü çok geç olmuştu ve yarın erken kalkacaktı.

Başını yastığına gömdü ve derin bir uykuya daldı.

Sabah uyandığında geç kaldığını fark etti. Dün gece o kadar yorulmuştu ki sabah bir saat geç kalmıştı.

İçinden Selena'nın onu idare edeceğini umdu ve hızlı bir şekilde banyodaki işlerini bitirip giyindi. Kahvaltı yapmadan evden çıktı.

Asansörü çağırdı ama asansör çalışmıyordu. Tam da zamanında diye küfür etti.

Merdivenden ayağındaki topuklularla hızlıca inmeye başladı. Patronla şu topukluları konuşması gerekecekti.

Hızlıca inerken Harry'ye çarptı. Harry arkasını dönüp Lana'ya gülümsedi.

"Bu ne güzel bir Günaydın deme şekli." Diye iğneleme yaptı Harry.

"Sanada Günaydın ama işe geç kalıyorum bu yüzden senin iğnelemelerinle zaman kaybedemem."

"İstersen araba ile seni bırakabilirim."

"Gerçekten mi? "

" Ama bana da Niall verdiğin gibi bir kucaklaşma vereceksen."

"Boşver gitsin."dedi ve topuklularla merdivenlerden inerken Harry onu kolundan tuttup kendine çevirdi.

"Sarılma kısmı şakaydı. Özür dilerim. Sen geç kalmadan gidelim. "

Başka bir yolu olmadığı için kabul etti ve birlikte Harry'nin arabasına doğru yürümeye başladılar. Harry centilmenlik yapıp Lana'nın kapısını açtı. Lana ön koltuğa oturdu.

Harry arabayı sürerken Lana'nın telefonu çaldı. Arayan kız kardeşi Hannah'dı. Aramayı kapadı ve yola odaklandı. Telefon numarasını değiştirmemişti ve buna rahmen şu ana kadar kimse ona ulaşmamıştı yada ulaşmaya çalışmamıştı. Ama Hannah onu aramıştı. Acaba merak etmişler midir diye düşündü ve sonrasında tabikide merak etmezler diye cevap verdi iç sesi. Merak etmiş olsalardı 16 yaşında kaçtığında polise haber verilerdi , evlerinde oturup Lana'nın parası bitene kadar gelmesini beklemezlerdi.