İNTİKAM KARDEŞLİĞİ

Savaştan sonraki günler 1 Aşk

Güneş yeni yeni doğmaya başlamıştı. Obadaki nöbetçiler uykulu gözlerle ufka doğru bakıyorlardı, o sıra uzaktan gelen bir gurup atlı olduğunu fark ettiler , telaşlı bir şekilde iki nöbetçi atına binerek atların yanına doğru gitmeye başladılar. Nöbet çiler biraz yaklaştığında bunların Gökturan bey ve askerleri olduğunu fark ettiler biraz daha baktıklarında sayılarının yarı yarıya azalmış olduklarını ve geri dönenlerin de yarısının yaralı ve bitkin bir halde oldukları gördüler . Nöbetçilerden biri atını durdurdu ve arkasını dönerek nöbet yerinde bekleyen diğer askerlerin de gelmesini söyledi.

Nöbetçiler Gökturan beyin yanına yaklaştığında atlarını yavaşlattılar , içlerinden biri Gökturan nın yaralı olduğunu fark etti . Nöbetçi acılı sözler.

--Beyim yaralanmış sın .

Dedi ve yaranın olduğu bölgeye dikkatli bir şekilde bakmaya başladı. Nöbetçi biraz daha baktık tan sonra Gökturan beyin arkasında olan Bulmaz beyin cansız bedenini gördü. Gökturan beye ne olduğunu sorsa da , Gökturan bir şey demedi ve nöbetçilerin amcasına haber vermelerini söyledi. Nöbet çiler atlarıyla birlikte hızlı bir şekilde gittiler.

Gökturan nöbet çiler gittikten sonra arkasını döndü ve askerlerine devam etmek için emir verdi . Elliye yakın atlı oba ya yaklaştıkça , askerlerin geldiğini duyan kalabalıkta artıyordu. İnsanlar askerlerin uzak olmasına bakmadan içlerinden oğullarını,yeğenlerini,damatlarını,ve kardeşlerine bakıyordu.

Bir süre sonra askerler obadan içeriye girmeye başladı , atların girmesiyle atların arasına dalan anneler,babalar çocuklarını arıyor ve acı haberi alınca başlarından aşağı kaynar sular dökülüyordu. Gökturan da yorgun argın bir şekilde insanların arasında ilerlerken , biraz ilerde Aybükeyi gördü gözleri yerinden çıkacakmış gibi oluyordu, kalbi küt küt atıyordu. Biraz ilerledikten sonra Aybükenin yanına gelmişti atını durdurdu arkasından gelen askerlere geçmelerini işaret etti , yanından geçen Torumtay , Gökturana selam verdi ,Gökturan yanından geçen arkadaşını bile görmedi. Atını biraz sakinleştirdikten sonra atın dan inmek için hareketlendi, Aybüke ise utancından yanakları kızardı bir az çekimser davransada onunda kalbi yerinden atacakmış gibi oluyordu.

Gökturan ayağını yere bastığı an gözleri karardı ve kendinden geçti, yere düşerken gördüğü tek şey Aybükenin telaşlı bir şekilde yardım istediğiydi.

...

Gökturan gözlerini açtığında sesler duyuyordu yakınlarda kafasını biraz çevirdiğinde Torumtay ın şifacıyla konuştuğunu gördü. Kalkmak istesede omzundaki ağrı yüzünden geri yattı. Torumtay şifaciyla konuştuktan sonra arkadışına baktığında uyanmış olduğunu gördü . Alçıya alınmış olan ayağıyla biraz yavaş hareket ederek arkadaşının yanına gitti ve yanında bulunan döşeğe oturdu.

--Kardeşim uyanmış sın şükürler olsun.

Gokturan biraz halsiz olduğundan arkadaşına şu vermesini söyledi . Torumtay masanın üstünde bulunan su dolu çömleği aldı ve Gökturana uzattı , sudan biraz içtikten sonra Torumtaya.

---Ne oldu bana , kaç gündür bu haldeyim?

Dedikten sonra derin bir nefes aldı Gökturan. Torumtay biraz durduktan sonra .

---Bir haftadır baygın sın , kolundaki ok yarası intihap kapmış ondan dolayı bayılmışsın .

Gökturan biraz durduktan sonra omzuna baktı ve biraz da olsa iyileştiğini gördü. Torumtay biraz güldü , Gökturan arkadaşının neden güldüğünü sorduğunda .

---Sen baygınken her gün yanına Aybüke geldi sana bakmak için tek bugün gelemedi işi varmış ondan dolayı.

Gökturan Biraz olsun gülümsemişti . Bir önce kalkmak istiyordu. Kalkmaya çalış sada Torumtay dinlenmesini söyledi . Gökturan nın aklına hocası Bulmaz bey geldi Torumtay a dönerek