ELÇİ

105 10 0
                                    

Üren obasında her şey normal seyrinde devam ederken gözcüler bir atlının geldiğini gördüler . Ve hemen kapıları kapartarak önünü kestiler, atlı son sürat kapının önüne geldi, askerler den çavuş olan altının yanına yaklaşarak.

---Kimsin ?

Dedikten sonra atın üstündeki kaftan giymiş adama baktı , adam mınkıyafetinden bir tücar , gezgin yada bir elçiye benziyordu . Atlı adam belinden çıkardığı kağıdı çavuş a uzattı . Çavuş ilk önce almasa da atlının uzattığı kağıdı aldı ve üstündeki mühre baktığında mührün Moğul hükümdarı Cengizhan nın olduğunu gördü ve kapının önünde duran askerlere dönerek kapıları açmalarını söyledi .
Kapı açıldıktan sonra atlı içeriye girmek için atını sürdü ve içeriye girdi , içeriye girerken nöbetçilerin fısıltılarni duyabiliyordu.

Atıl hanın çadırı.

Atıl han çadırın bir köşesine oturmuş şiir yazmaya çalışıyordu , ara sıra şiir yazarken uzun olan sakallarından taramayı unutmuyordu. Ara sırada elinde duran hançer i atıp atıp duruyordu . Bir iki satır şiir yazdıktan sonra dışarıdan bir asker içeri girmek için izin istedi. Atıl han rahatsız edilmekten hiç hoşlanmazdı ama askerin telaşlı sesinden önemli bir şey olduğunu anladı, ve içeri girmesini söyledi. Asker içeri girdiğinde Atıl hanın önünde eğildi ve .

---Beyim Moğul elçisi geldi.

Atıl han içine bir kuşku oldu ve biraz terlemeye başladı , yanında duran bezle yüzünü sildikten sonra .

---Hemen içeri alın.

Asker Atıl hanın emrinden sonra dışarı çıkarak Elçiyi çağırdı . Elçi ağır adımlarla girerken yanında duran askerlerde kinle bakıyordu. Elçi içeriye girdiğinde Atıl hana selam vermeden Atıl hanın yanındaki döşeğe oturdu . Atıl han biraz küçük düşsede yinede sesini çıkarmadı , Elçi Atıl hana dönerek belindeki kağıdı uzattı . Elçi nin uzattığı kağıdı alan Atıl han okumaya başladı, bir süre okuduktan sonra suratı düşen Atıl han sinirle.

---Ne demek oluyor Ağabey im Uluhan bey idam edildiği. Bu nasıl bir haberdir .

Elçi yüzündeki kibiri düşürmeden eziklermişçesine gözlerini dikti Ve söze girdi.

---Uluhan bey bizim ona verdiğimiz bütün imkanlara rağmen o gitti isyan etme çalışmaları başlattığı için onu idam etmek zorunda kaldık .

Atıl han sinirinden içinde ağlıyordu gelen habere hala inanamadı. Ve olanlar sonucunda üzüntüsünü sindiremedi , biraz durduktan sonra .

---Cenazesini ne zaman göndereceksiniz .

Elçi küçümsercesine .

---Merak etmeyin onu şanına yaraşır bir şekilde defnetik.

Atıl han abisinin yaşadığı bu durum karşısında içinde ağlıyordu. Elçi devam ederek .

---Size verdiğimiz kağıtta okuduğunuz gibi hain olan rahmetli Tutuş beyin oğlu Gökturan nı teslim etmenizi istiyorum . Bunu yanında Gökturan nın yanında kaçan Torumtay bey ve Abdullah da iadesi isteniyor.

Atıl han bu istekleri üzerine biraz düşündü ve elçi ye dönerek.

---Nereden bilecem onların can güvenliğini .

Elçi eline geçen bu koz karşısında iyi bir hamle atarak .

---Beyim sizin de küçük yaşta bir oğlunuz vardı herhalde , oğlunuz dan değerli bir şey yoktur herhalde . Ona zarar gelmesini istemesin herhalde.

Atıl han elcinin kapalı tehdit i anlamıştı.Eğer sesini çıkarmassa elçinnin daha çok üstüne geleceğini biliyordu. Bunun üzerine hiddet le .

---Sen beni tehtidmi ediyorsun . Bree kafir sen kimsinde benim gibi biriyle böyle konuşuyorsun.

Elçi bu çıkış üzerine kendini savunma gereği hisseti ama yinede karşısında ki Atıl beyi eziklemeye çalıştı.

---Beyim siz kim ben kim aynı mertebe olmayacağımız kesin ama sizi tehdit de etmedim sadece açıkladım olayı.

Öfkesinden kuduran Atıl han eliyle muhafızlardan birini çağırdı , muhafız elindeki kılıcı tutarak Atıl hanın yanına geldi, Atıl han askerin kulağına bir şey dedikten sonra asker elçinin arkasındadikildi , Elçi olup biteni anladığında soğuk terler akıtmaya başladı , biraz daha durduktan sonra tavrını değiştirerek sakin ve yalvarır bir şekilde.

---Beyim sizden sadece isteklerimizi sunduk , sizin kararınıza kalmış bir şey ama burada yapılan bir hatta bütün moğul milletine yapılmış sayılır.

Atıl han elçinin son konuşmasından sonra arkadaki askere işaret etti , asker belindeki hançer i çıkartarak elçinin boğazına dayadı . Elçi ne olduğunu anlayamadan boğazına gelen bıçak karşısında şaşkına uğradı . Ve kendinden emin bir şekilde

---Beyim yapmayın eğer bana bir şey yaparsanız , Cengizhan sizi yaşatmıyacaktır , abiniz gibi sizin de sonunuz mezardan başka bir şey değildir.

Elçi kendinden o kadar emin konuştu ki Atıl hanın onu bırakacağını düşünüyordu , ama Atıl han elçi nin boğazına hançer dayamış askere el işaretiyle kafasını kesmesini söyledi. Bunu gören elçi kaçmak için çırpınsada ,asker elindeki hançer le elçi nin boğazını kesti .

Elçi kanlar içinde yere yığıldı , Atıl han abisinin intikamını almak için ilk adımı atmıştı biraz daha cesede baktıktan sonra askere kaldırmasını söyledi. Asker cesedi süreye sürüye götürdü .

Atıl han tek başına verdiği bu karar karşısında hiç üzgün değildi .
Asker dışarıya cesedi çıkardığında çadıra girmek için bekleyen. Gökturan da amcasının yanına girmek için bekliyordu , asker dışarı cesedi çıkarttı ve Turan obasına göndermek için ata bindirdiler. Gökturan içeride ne olduğunu meraklı etti , içeri girmek için izin istedi , biraz bekledikten sonra dışarı çıkan bir Asker içeri girebileceğini söyledi.

Gökturan içeri girdiğinde amcasının karşısına oturdu . Merakı yeterince kendini gösteriyordu. Dayanamayarak söze girdi.

---Amca o cesedi çıkan adam kimdi?

Atıl han oturduğu yerden.

--- O ölen adam moğul elçisiydi , buraya seni ve arkadaşlarını götürmek için gelmişti.

Gökturan yapılan karşısında amcasina kızsada neden göndermediği merak etti. Atıl han Gökturan nın içindeki duyguları hissetmişcesine ayağa kalktı.

---Yeğenim başımız sağolsun kardeşim Uluhan bey dün gece idam edilmiş . Artık savaş daha yakın bize artık biz kaldık.

Gökturan duyduğu karşısında üzüldüğünü söyledi , ağlamak istiyordu ama amcasının karşısında zor tuttu kendini , amcasına üzgün bir şekilde.

---Amca doğru mu dediğin .

Atıl han başıyla onayladı. Gökturan olan olaylardan sonra bu yaşanan karşısında git gide kararmıştı umudu . Atıl han yeğeninin üzgün olduğunu biliyordu. İkisi de biraz durduktan sonra Atıl han Gökturan a dönerek

---Yarın Üren obasının kurultayını toplayacağım bütün beylere şöyle. Savaş kapımızda .

Gökturan da anlamıştı amcasınında ne kadar intikam duygusunun olduğunu . Atıl han Gökturan a dinlenmesi için dışarı çıkmasını söyledi. Gökturan amcasının zor gün geçirdiğini biliyordu onun için selam verdi ve çadırdan çıktı.
Atıl han Gökturan çıktıktan sonra yerde olan yatağına uzandı , içinde hırs , korku, intikam duygusu beslemeye başlamıştı.


İNTİKAM KARDEŞLİĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin