KAÇ

101 11 0
                                    

Gökturan omzunda taşıdığı can dostunu yere bıraktı ve yorgunluk tan kendisi de uzandı . Hava oluşan kan kokusu buraya kadar gelmişti , derin bir nefes aldıktan sonra yanında uzanan Torumtay a dönerek .

---Şimdi nasılsın.

Torumtay biraz sızlandıktan sonra eli yardımıyla oturdu. Ve arkadaşına baktı, iyice inceledikten sonra ona yük olduğunu düşündü. Yere doğru eğdi kafasını sonra kısık sesle.

---Beni burada bırak , sana yük oluyorum . Benim yüzümden sende öleceksin .

Gökturan arkadaşının böyle konuşmasından sonra ne kadar yanlış düşündüğünü söyledi ve onu taşıyacak güçte olduğunu göstermek için ayağa kalktı ve yerde yatan Torumtay i omzuna geri aldı. Torumtay ise arkadaşına bir şey olursa kendini suçlayacak tı. Gökturan omzunda Torumtay la amcasının çadırına hızlı adımlarla gitti.

Obadan gelen dumanlar iyice havayı kaplamıştı, gök mavisi olan gökyüzü kızıl rengine bulanmıştı . Moğul atlıları doğu, kuzey ve güneyden Türk saflarını delip geçmişlerdi iyice oba nin içlerine doğru ilerliyorlardı . Atıl bey ise çadırının orada kurulan barikatın arkasında yüze yakın adamıyla duruyordu. En önde duran Atıl han gelen at seslerini duyabiliyordu, bundan yarım saat önce içi rahat bir şekilde Gökturan ,Torumtay ve oğlu Timur Batıda bulunan bir tünelden kaçmışlardı. Atıl han bunun verdiği rahatlıkla elindeki kılıcı iyice kavradı. Ve atların yaklaşmasını bekledi , atlar iyice yaklaştığında askerlerin kalpleri de iyice hızlı atmaya başladı. Bir süre sonra Beylik çadırın nın önüne gelen çok sayıda Moğul atlısı savunma yapan Türk askerlerine hücum ettiler .
Moğul askerlerin saldırıları karşısında askerler tek tek ölüyorlardı , Atıl bey ise elindeki kılıçla gelen atlılara savurup duruyordu , yaşlı olan vücudu daha fazla dayanamadı ve gelen bir kılıç darbesiyle yere yığıldı.

Atıl hanın öldüğünü gören askerlerin moralleri düştü . Bir süre sonra Beylik çadırın nın önünde sadece cesetten oluşan bir yığın kalmıştı. Moğul askerleri bütün obayı ele geçirdikten sonra çadırları ateşe verdiler. Bütün Üren obası kül olmuştu. Moğul askerleri içlerindeki ejderha misali bütün obayı ateşe verdiler kaçmaya çalışan insanları ise kılıçtan geçirdiler , hayat üren obasında durdu her yer sadece kan ve göz yaşına mahküm kalmıştı.

.....

Gökturan ve Timur omzuna aldıkları Torumtay i iyice uzaklaştiktan sonra yere koydular yarı baygın olan Torumtay ne olduğunu anlamadığı için kendini yumuşak toprağa bıraktı. Gökturan ise biraz soluk aldıktan sonra arkasında duran oba ya döndü . Gözünden bakıldığında Oba ateşler içindeydi ,içinde bir ürperti olmuştu ne yapacağını bilmeyen bu delikanlı artık baş edilemeyen bu ordu karşısında kendide yenik düşmüştü . Bir müddet baktıktan sonra yanında duran on beş yaşlarında olan Timura döndü, Timur da obanın durumunu görmüştü oda içinde bir alev yanmıştı kendi başlarına olduklarını biliyorlardı ve ağlamamak için kendisini zor tutuyordu. Gökturan bunu fark etti ve ona doğru eğilerek.

---Merak etme sen emmioğlu bunların intikamını elbet biri alacak sen yeter ki sabret .

Timur içinde oluşan üzüntü hiç dinmeyeceğini biliyordu . Ondan Gökturana dönerek .

---Abi bunların intikamını alacağıma yemin ediyorum , bizim milletimize yapılan bu katliamı yüzyıllar geçse bile unutulmuyacak .

Gökturan elindeki hançeri yere sapladı ve önüne gelen uzun saçlarını arkaya attı ve Timura baktı derin bir sesizlikle , ve kısık sesle .

--- Neyse abim gidecek çok yolumuz var artık yolla koyulalım .

Gökturan da başını salladı ve belinde asılı olan keçi derisinden yapılmış olan suluk tan şu içti , yola devam etmek için yerde yatan Torumtay i omzuna aldı . Ve yolla koyuldular içlerinde yalnızlık vardı bu kurdun yalnızlığıydı . Gökturan omzuna aldığı Torumtay iyi sıkıca tutu Timur ise yanlarına aldıkları çantaları taşıyordu . 3 de sessizce Üren obasından uzaklaştılar altlarında ne at nede onları uzaklara götürecek hayalleri vardı .



İNTİKAM KARDEŞLİĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin