0.1

485 53 8
                                    

Yüzyıllar öncesindeydi. Uzaklarda kalan sessiz bir ülkede sevgili Kral Bart ve Kraliçe Seanna halkıyla çok mesut bir hayat sürüyordu. Fakat bu ülkenin büyük bir üzüntü kaynağı vardı. Malesef ki güzel Kraliçe hamile kalamıyor ve bu konu bütün ülkeyi hüzne boğuyordu..

Elbette ki bir bebeğe sahip olabilmek için çok uğraşmıştı Sevgili Kral ve Kraliçe. Çeşitli bitkilerden yapılmış ot karışımını denemişlerdi. Bilge kişilerden şifalı sular iştemişlerdi. Hatta ve hatta büyücülerle cadılara bile sormuşlardı. Ama bir türlü çare bulamamışlardı. Bu Kral ve Kraliçeyi çok üzüyordu. Halk ise ülkenin bir varisi olamayacağından ve ülkenin parçalanacağından korkuyordu.
Haliyle haklıydılar. Bir varis olmazsa eğer Kral öldükten sonra taht kavgaları başlayacak ve kan gövdeyi götürecekti. Bunun olmasını hiçkimse istemiyordu. Eğer varis olmazsa bunu yapmak zorunda kalacaklardı. Kralla Kraliçe son çare olarak Zara dağına gitmeye karar verdi. Orda büyülü bir mağara vardı ve içindede minik bir kuyu. Herkes gidip orada dileğini diliyordu.

Oraya gitmek için hazırlıklar başlatıldı. Zara dağına gitmeleri için yüklü bir hazırlık yapmaları gerekiyordu. Çünkü orası ülkelerinin baya uzağındaydı. Açıkcası Kraliçe Seanna oraya gitmekten korkuyordu. Nedenini bilmiyordu ama oraya giden insanlar hakkında kötü şeyler duymuştu.

Dalgınca 'bir bebeğimin olmaması için nasıl bir kötülük yapmış olabilirim' diye düşünüyordu. Arka bahçeye doğru bakarken bahçede bir şey farketti.

Orda büyük kestane ağacının dibinde kıpkırmızı bir nar vardı. Bunu anlamdıramadı. Ketane ağacının dibinde bir nar olması oldukça tuhaftı. Hüzünlü Kraliçe ani bir fikirle bahçeye inip orayı kontrol etme kararı aldı. Üzerine kalın kürklü pekerinini aldı. Çünkü dışarısı ilik donduran cinsten soğuktu. Yavaş adımlarla 3 katlı devasa saraydan çıktı ve sarayın bahçesine doğru yürüdü.

Bahçeye ulaştığında narın hala orda olduğunu ve karlar üzerinde parladığını farketti. En sonunda kestane ağacına ulaştığında kan kırmızısı nara baktı.
Uzanıp narı eline aldığında nar siyahlaşmaya başladı ve Kraliçe Sienna elindeki narı fırlatıp çığlık attı.

O sırada bahçede bulunan muhafızlar Kraliçeye koştu ve yarı baygın Karaliçeyi endişeli bir şekilde saraya taşıdılar. Bir muhafız gidip Krala haber verdi. Kral Bart haberi alır almaz koşarak çalışma odasından çıktı ve ikisinin yatak odasına geldi.

Kral odaya girip eşini gördüğünde solgun yüzüne bakıp üzüntüden ve stresten böyle olabileceğini düşündü. Haklı da çıkmıştı saray hekimi korku,üzüntü ve stresten bayıldığını söylemiş ve fazla üzülmemesi gerektiğini söyleyip gitmişti.

Usulca karısının yanına uzandı Kral Bart. Ona uzunca baktı ve solgun eline uzandı. Elini tutup uzunca kokladı ve öptü. Sonra usulca şunları fısıldadı Sevgili eşi olan Kraliçe Seanna'nın kulağına..

"Her şey iyi olacak karıcığım. Her şey yolunda gidecek.. Söz veriyorum..."

Öte yandan Kraliçe Seanna tek bir ses duyuyordu rüyasında.

"Bu bir işaret.. Sakın gitme oraya. Sakın gitme.."

SİYAH NARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin