Sehun odasına giderek büyük kutudaki ayıcığı çıkardıktan sonra ayıcığı kucaklayarak tekrar salona indi. Diğer üyeler dediğine inanmadığı için ayıcığı getirmesini istemişlerdi. Diğerlerinin tezahüratları arasında eski yerine geçtikten sonra ayıcığı yere, bacaklarının arasına bıraktı.
Bu sırada Kris kapıda göründü. Ayakkabılarını çıkardıktan sonra gürültüyü takip ederek salona, diğerlerinin yanına ulaştı.
"Oh! Kris hyung, gelmişsin." Jongin onu ilk fark eden olarak selamladı. Diğerleri ile de selamlaşırken Luhan masum ifadesiyle elindekileri fark ederek sordu.
"Elindeki paket ne Kris?"
"Ah! Gelirken macaron aldım."
"Düşündüğün için teşekkürler. Sen geç, ben tabakları hazırların." Kyungsoo diğerinin elinden paketleri alarak mutfağa geçerken Jongin yerinden kalkarak diğerinin peşinden gitti.
"Bekle. Sana yardım edeyim hyung."
[Bekle beni hyung.]
Kris boş kalan siyah dinlenme koltuğuna geçerken Jongin ve Kyungsoo mutfağa geçmişti. Jongin kahve makinesinde herkes için filtre kahve yaparken Kyungsoo macaron paketini tezgaha koyarak servis tabaklarını çıkardı. Paketi açtığında ilk bir kaç saniye bekledikten sonra kıkırdadı.
"Ne oldu hyung?"
"Acaba Kris bunu alırken ne düşünüyordu?"
Kyungsoo paketi gösterdiğinde ikiside kıkırdadı. Jongin sırıtarak işine geri döndüğünde Kyungsoo'da dikkatli bir şekilde tabaklara yerleştirdi. işleri bittiğinde Jongin tepsiye koyduğu kahve bardaklarını alarak önden gitti. Kyungsoo'da elindeki tabaklar ile diğerini takip etti.
"Kris, bu macaronları alırken aklından ne geçiyordu?" Kyungsoo sorduğunda Kris önce afalladı sonra ne olduğunu anlamadan cevapladı.
"Sevimli görünüyorlardı bende aldım."
Kyungsoo tabakları masaya bıraktığında herkes kahkaha atmaya başlamıştı. Ah, Luhan, Sehun ve Kris hariç herkes. Luhan kızararak ayıcığın arkasına iyice gizlenirken Sehun ifadesiz bir şekilde duruyordu. Kris ise anlamamış bir şekilde bakıyordu.
"Luhan hyung, kader sen ve Sehun'u shipliyor sanırım." Baekhyun elindeki pembe ayıcıklı macaronu kaldırarak söyledi.
"Ulu geyik aşkına! Susar mısın Baekhyun!?" Luhan bağırdığında diğerleri daha çok gülmeye başladı.
Röportaj:
"Aldığın macaronlar çok sevimliydi. Nereden aklına geldi?"
"Dönüşte evdekiler için bir şeyler almak istedim. Uzun zamandır yalnız yaşadığım için başkası için bir şey almamıştım."
"Ayıcıklı olması beklenenden fazla dikkat çekti."
"Sanırım ama nereden bilebilirdim ki ben tam eve girerken onların çift ayıcıkları hakkında konuştuklarını." Kris kahkaha atarken söyledi.
[Bu çocuk daha fazla gülmeli.]
[Kesinlikle yakışıklı.]
[Evet evet. Çok yakışıklı]
05.47pm
Sohbet ve iş dağılımının ardından üyeler kendi hallerinde takılmaya başlamıştı. Sehun ve Jongin bilgisayar oyunu oynarken Kris, Tao, Chen ve Baekhyun yerdeki minderlere oturmuş blackjack oynuyordu. Luhan ise onlara krupiyelik yapıyordu. -Bölümün sonunda bilmeyenler için Blackjack ve krupiyelik ile ilgili açıklamalar vardı. Ne olduğuna oradan bakabilirsiniz. İnternettede var ama onlar biraz daha profesyonel anlatmış.-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EXO Roommate
FanfictionAynı evde birbirinden farklı 12 erkek; odalarını, yemeklerini, giysilerini, evilerini paylaşmak zorunda kalsaydı ne olurdu? -yayınlanması süresiz durduruldu-