→5 | Yıldırım Nikahı

10 0 0
                                    

Mutli Yıldızlı Cümlenin Örneği

Eylül'ün Ağzından

Şuanki konumuz Çağdaş'ın amcası olmuştu. Ölmüştü ve Çağdaş şoktaydı. Çok iyi biriydi. Baba tarafından Çağdaş'ı seven tek kişi oydu. Birde kuzeni Amy. O daha 14 yaşında bir genç kızdı. Babasının ölümü belkide onu da üzmüştü. Çağdaş, Almanya'ya gitmemeye kararlıydı fakat fikri yanlıştı. Aslında öyle bir babaannenin ağır sözlerini kimse çekemezdi.

"Çağdaş, iyi misin ?" Çağdaş'ın yanına oturup sarıldım. Cansu ise Asya'yı oyalıyordu. Sanırım Ege uyuyordu. Yoksa Asya'ya rahat vermezdi.

"İyiyim ben. Amcam öldü diye üzülecek değilim. Gidin odamdan."

"Abi, ben kalsam ?" Çağdaş, Asya'nın ses tonunu duyup sakinleşti ve onun yanına gidip kucağına aldı. Yatağına yatıp ona sarıldı. Cansu ile dışarı çıktığımız zaman Cansu yüzüme bakmadan odasına geçti. Bende arkasından gidiyordum.

"Cansu, sorun nedir ?" Bana dönüp baktığında ağladığı her halinden belliydi.

"Patronu öyle görünce üzüldüm."

"Patron ?"

"Onun için çalışmıştım da. Neyse, ben yatacağım. Sabah düğününüz olucak. Hazırlansan iyi olucak."

"Neyse, iyi geceler." Odadan hızla çıkıp Demir'in odasına gittim. Kapıyı çalıp girdiğimde içeride bir kızı gördüm. Benden güzeldi kız ama Demir'in böyle yapması hoş değildi. Sonra çıkıp aşağıya indim. Kapı çaldığında koşup açtım.

"Ben Demir Seymen'i arıyorum." Karnı 10 metre şişkin biri gelip Demir'i soruyordu.

"Buyrun, ben müstakbel karısıyım. Siz kimsiniz ?"

"Çocuğunun annesiyim. Demir, nerdesin ?" Bağırarak yukarı çıktı. O da benimle aynı manzarayı görünce bağırdı. İçeri girip kıza saldırmaya başladı. Demir ise siyah iç çamaşırıyla onları ayırmaya çalışıyordu. Uzun süre sonra Demir ve karnı 10 metre olan kız aşağıya indi. Bende indim, Demir ile evlenecektim.

"Demir, hani benimle evlenecektin ?"

"Babamın zoruyla oldu her şey. Ona söyleyemedim.."

"Onu seviyor musun ?" Bana aşağılayıcı bir tavırda bakınca Demir elimi tuttu.

"Sevmeseydim inkar ederdim." Kız sinirlenip dışarı çıktı. Demir ise elimi bırakıp yukarı çıktı. Televizyonu açıp kanallarda gezinirken koltukta sızmışım. Kalktığım zaman her tarafım ağrıyordu. Ayağa kalkıp biraz gezindim ama ağrılar hala gitmedi. Yukarı çıkıp kendi odama girdim. Aşırı temiz, düzenliydi. Kendimi yatağa atıp uyudum.

Demir'in Ağzından

Kapı birden telaşla çaldı. Cansu ve Ege hızla aşağıya indi. Cansu inmeden Çağdaş ve Eylül'ü çağırdı. Onlar daha acemi oldukları için kuralları bilmiyorlar. Telaşla bodrum katına inerken ikiside şaşkındı. Biz ise alışkındık. Babamı tehdit edenleri, ona küfürler yağdıranları ve silahtan çıkan kurşun seslerini henüz bilmiyorlardı.

"Sakin olun. Korkmaya gerek yok." Bodrum katı biraz dar olduğu için hepimiz zor sığmıştık. Eylül ise yanıma yaklaştı. Bende elimi omzuna koyduğumda daha da yaklaştı. Bu kıza karşı bir şeyler hissetmeye çalışıyordum, yoksa bir ömür nasıl geçerdi ki ?

"Korktun mu Eylül ?"

"Biraz. Ama alışırım." Çağdaş ise sabırsızca dolanıyordu içeride. Asya, tek kişilik yatakta uyumuştu. Cansu ise ayakta uyuyordu. Her an düşebilirdi. Ege de Asya'nın yanında sızmıştı. Silah sesleri bitince, küfürlerin bitmesiyle yavaşça yukarı çıktım. Sonra aşağıya inip onlarında gelmesini söyledim. Babam nikah memuruyla gelmiş bana bakıyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 16, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HeavenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin