Ashton'un onu arzuladığını düşünüyordu. Sarı saçları ve oldukça büyük olan kalçaları onu etkilemiş miydi? Bu aptal sorular beynimde dönerken odama girdim.
Masamda kalan son dosyalara da baktıktan sonra ceketimi üzerime giydim ve erkenden eve geçmek için asansöre bindim. 9,8,7,6,5,4,3,2,1,Zemin.
Arabama biner binmez köşede ki marketten birkaç yiyecek aldım ve tekrar arabama bindim. Lanet Ashton mesaj atmamıştı. Oysa ki beni ister diye düşünüyordum. O kafası sekse çalışan bir ahmağın tekiydi.
Ashton'u aradıktan sonra eve çağırdım ve odama çıktım üzerime minicik bir gecelik tarzı elbise geçirdikten sonra-Daha çok bol bir bluz görünümü veriyordu- mutfağa indim ve yemek yapmaya başladım.
Kapının çalması ile masayı tamamladım ve kapıyı açtım. "Hoş geldin Ashton." Bir süre gamzelerini gösterdikten sonra içeri girdi ve kapıyı kapattı. "Hoş buldum Sydney." Üzerimde ki minicik geceliğe baka kalmıştı. Öylece beni süzüyordu ve bu hoşuma gitmiyor değildi. "Gel de birkaç şey atıştıralım." Masaya oturmamız ile birlikte hazırladığım yemeklerden yemeğe başladık.
Yemek biter bitmez olduğum yerden kalktım ve kendimi Ashton'un kucağında buldum. Bu beni sürtük gibi hissettirse de onun sürtüğüydüm.
Ashton benim bu kadar çabuk onu arzulayacağımı tahmin etmemişti ki şaşırmıştı. Ellerini dağınık saçlarına götürdü ve yukarı kaldırma çabalarına girişti. Ben ise onun kucağında hareket edip duruyordum. Ellerini kalçama yerleştirdiği anda dudağına yanaşıp konuşmaya başladım. "Yemek için bir teşekkürü hak ediyorum değil mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOLLİPOP••Irwin
FanfictionMuzlu pasta yerken yazılmış bir hikayedir. [Argo kelime ve +18 uyarısı] Cinsel içerik bulunur.!