Tesadüf

3. Bölüm

Miray gelenleri görünce yattığı yerde doğruldu. "Defne."

"Hm?"

"Şu gelenlere bak."

Güneş gözlüğümü kafama kaldırdım. Güneş gözlerimi aldığı için gözlerimi kısarak gelenlere baktım. "Bunları kim çağırdı ya?"

"Ben çağırmış olabilirim," dedi ve ellerini birbirine sürterek yerinden kalktı Fatih.

Fatih, her ne kadar Doğadan hoşlansa da biraz yavşaktı.

Fatih'e tekme atmak için bacağımı salladığımda Fatih kaçtığı için bacağım boşluğa düştü. "Kardeş dedik, bağrımıza bastık," Elimi göğsüme koydum. "Oldu mu şimdi?"

Fatih havuza doğru eğildiğinde bacaklarımı karnıma çektim ve  ellerimi yüzüme siper ettim. Fatih elini havuza daldırdı ve üzerime su attı.

Fatih'e kötü kötü baktığımda, "Sanki hiç havuza girmeyecektin," dedi ve ellerini silkeledi. Dil çıkardım.

İrem, her ne kadar Buse, Gizem ve Açelyayı sevmese de, nezaketen, elinde içeceğiyle bir 'Hoşgeldiniz,' demek için yanlarına gitse de, Buse, İrem'i görmezden gelip, elini sallayarak, "Git," demişti. İrem birkaç adım geri gitti.

"Sıkıldım ben, havuza girececeğim," dedim ve güneş gözlüğümü çıkarıp kılıfına koyarak çantama koydum. Ellerimi saçıma daldırdım ve ayağa kalktım.

*

Havuzu boydan boya birkaç kez yüzüp yorulduktan sonra kenarda durup mal mal hareketler yapmaya başladım.

Etrafıma baktığımda herkesin yanında biri olduğunu gördüm.

Başımı sağa doğru çevirdiğimde bir kişinin daha yalnız olduğunu fark ettim.

Doruk.

"Demek senin de eşin yok."

Tek kaşını ve omuzlarını kaldırdı. "Eş?"

Başımı sola doğru eğdim. "Anladın işte."

Dudaklarını birbirine bastırdı. Cevap vermedi. Önüme döndüm.

*

Ozan ortaya doğru sırt üstü yüzdü. "Hadi su topu oynayalım ya," dedi ve saçını düzeltti.

İrem, "Olur," dediğinde, Fatih ve Efe havuzdan çıktı. Birkaç dakika sonra ellerinde kalelerle geri geldiler. Efe ellerini beline koydu. "Ee, takımları seçin hadi."
İrem havuzdan çıktı. "Bence, bir takımın kaptanı Miray olsun, diğer takımın kaptanı da," gözü havuzda gezindi, "Doruk olsun."

*
Miray takımına beni, Doğayı, İremi, Eceyi, Fatihi, Ozanı ve Efeyi seçmişti. Doruk ise Egeyi, Emreyi, Oğuzu, Keremi, Buseyi, Gizemi ve Açelyayı seçmişti.

Efe'nin topu dikip havuza atlamasıyla birlikte maç başladı.

Top uzun süre Fatih, Ozan ve Efe'nin arasında gidip gelse de, Fatihin sert atışıyla birlikte karşı kaleye gitti. Doruk topu yakaladı ve ortaya attı. Top birkaç kez Buse ve İrem arasında gidip geldi.

Top bir anda benim önüme düşünce, kafamı kaldırıp Buseye baktım. Topu almak için öne atıldığında, ondan önce davranıp topun üzerine atladım. Topla birlikte battığımda, topa bakıp gülümsedim. Başımın bir kısmı su yüzeyine çıkmıştı ki, nereden geldiğini anlamadığım bir kuvvet beni dibe doğru çekmeye başladı. Top da elimden kaçmıştı. Kurtulmak için birkaç kez çırpındığımda, nefesim tükenmişti. Gözlerim kapanırken gördüğüm son şey, Keremin suratı olmuştu.