~ Kanatsız Melekler ~

♡ 15. Bölüm ♡

♡ Selena ♡ Demi ♡

İrkilerek ayaklandım. Hızlı adımlarla cama doğru yürüp camı açtım. Aşağıya doğru eğildim. Karanlık olduğu için yüzünü göremiyordum.

Kimdi ki bu saatte..

" Selena " diye fısıldadı aşağıda ki kişi..

Sesi nedense tanıdık gelmişti.

" Kimsin " diye fısıldadım.

" Aşağıya gel "

Cevap vermeyerek, üzerime bir gri hırka geçirdim. Hızlı ama sessiz adımlarla aşağıya indim. Kapıyı açtım. Dışarı çıktım. Kapıyı araladım. Ve etrafımı süzdüm.

" Selam " arkamdan gelen ses üzerine irkilerek hızla arkama döndüm. Bu o çocuk Austin.. Elinde bir tane papatya vardı. Onu bana uzatınca şaşırdım. Biz Arkadaşmıyız ? Sevgili mi ?

Uzattığı papatyayı tebessüm ederek aldım.

Neden geldin ? "

Gülümsedi..

" Eğlenelim mi ? İyi gelir. "

Gülümseyerek " bu saatte nasıl eğlenebiliriz ? "

" Görücez "

Beni sürükleyerek arabaya bindirdi. Tedirhindim. Çünkü onu tanımıyorum. Gerçi bwn kendimide tanımıyorum.

☆☆☆

Bir süre sonra bir lünepark'ın önünde durduk. Işıl Işıl lünepark' ın, içine doğru ilerledik. Etrafımı süzdüğümde kimse yoktu. Kapattırmış olmalıydı.

" Hangisine binelim ? "

Etrafıma göz gezdirdim. Dönme dolaba binmek istedim.

" Dönme dolaba binelim. "

Büyük sevinçle dönme dolaba doğru koştum. Austinde peşimden hızlı adımlarla gelmekteydi.

Dönme dolabın önünde durdum. Austin gelince birlikte bindik. Etrafıma bakınırken.. Dönme dolap çalışmıştı. Austine dönüp baktığımda gülümsüyordu.

İtiraf ediyorum. Çok tatlıydı. Nediyorum ben..

Dönme dolap en tepede birden durdu. Korkmuştum.

" Neler oluyo " dedim.

Austin gülümsedi. " Yukarıya bak "

İnanılmaz. Çok güzel.. Havai fişekler patlıyordu. Bunlaro omu hazırlamıştı.

Neden ? Ne için ?

Gülümseyerek yukarıyı izlerken.. Austin telefonunu çıkarıp fotoğrafımı çekiyordu.

" Ya... Çekme. Döverim. Austin. Lütfen.. " desemde takmıyordu.

Koluna hafiften vurdum. Birden telefon aşağı düştü. Elimle ağzımı kapatıp. Şaşkın ve kızmasından korkar şekilde Austine bakıyordum.

Kahkah atarak karşılık verdi. Sinir sistemleri bozuldu çocuğun..

Elimi ağzımdan çekip " Özür dilerim. "

" Keseceğim seni.. " diyerek gıdıklamaya başladı.

" Dur..! Dur..! Aşağı düşücez " diye bağırdım. Kahkahalarımın arasında... Takmadı.

En sonunda durdu. Ve gözlerimin içine bakmaya başladı. Biraz baktıktan sonra hiç ummadığım anda dudaklarımdan öptü. Geri çekildi.

" Özür dilerim. Birden oldu. " dedi.

O an birşeyler oldu. Birşeyler hatırladım. Austinin üstüne düştüğüm anı.. Bağlı olduğumuz. Yağmurda koştuğumuz o anları... Biraz zorladım kendimi birşeyler daha hatırlamak istedim. Olmadı kendimi zorlamayı bırakıp Austine baktım. Ara ara bana bakıyordu..

Dönme dolap tekrar çalıştığında içim rahatladı.. Aşağı gelince indik. Birşey olmamış gibi davranmayı seçtim. Austine.. Yoksa öylece saatlerce dikile bilirdik.

" Gondola binelim mi ? "

Gülümsedi. Kafasını olumlu anlamda salladı. Hızlı adımlarla yürüdük. Ve gondola ulaştık. Birlikte bindik ve kemerlerimizi bağlamaya çalışıyorduk. Austin bağlaya bilmişti. Ama ben çok karıştırdım kemeri.. Austin bu halime gülerek yardım etti.

Biran tekrar göz göze geldim. Açıkcası çok utandım.. Ama içimde birşeyler oluyordu.. Sevgilimiyiz arkadaşmıyız anlamamıştım. Ama içimde ona karşı hisler vardı. Ben onu unutmuş olabilirim. Ama sanki kalbim unutmamış gibi... Birşeyler hatırlasam bile sanki bir anlam veremiyordum. Aklıma gelen o karelere garipsiyordum hala.. Ben böyle derin düşüncelere dalarken Austin " hazır mısın ? " diye fısıldadı..
" Evet " arkama yaslandım. Biraz kasılmıştım. Nedense korku bürümüştü içimi.. Gondoldan ürkmüştüm.. Arkama yaslandım. Gondol hareket edince gözlerimi kapadım. Ve bağırmaya başladım. Austin sakinleştirmeye çalışıyordu. Ve gülüyordu.

Bir süre sonra gondol durunca Austin kahkahalarla indi gondoldan.

Rezil oldum.. Gıcık gülüyo bide.. İster istemez gülmeye başladım. Birlikte gülerken yere oturduk.

Bir süre güldükten sonra.. Austin ayağa kalktı elini bana uzatıp benide yerden kaldırdı. Birden pamuk şekerci çarptı gözüme..

" Pamuk şeker yiyelim mi ? " dedi Austin.

Oraya baktığımı olmalı. Kafamı olumlu anlamda salladım. Austin elimi tutup

" hadi " dedi.

Koşarak pamuk şekerciye ulaştık. Pamuk şekerlerimizi alıp.. Ordaki çimenlere doğru oturduk. Bitirdikten sonra biraz daha otururken yukardan bir ıslaklık hissettim. Yağmur sanıp yukarıya baktığımda, Austin bir hortum bulmuş. Hortumu bana doğru tutuyordu. Sırıl sıklam olunca elinden kapmaya çalıştım. Bir süre böyle vakit geçirdik. Sırıl sıklam halde yürüyorduk. Austin koluma dokunup..

" Gel birde atlı karıncaya binelim. Çocukken hiç binmedim. "

Gülümsedim. Ve oraya doğru yavaşca ilerledik. Yan yana olan beyaz atlara bindik. Birlikte şarkı mırıldanarak eğlenmeye başladık. Bir süre sonra indik. Saat epey geç olmuştu. O yüzden uykumda gelmişti. Zaman kaybetmeden hızla lüneparktan çıktık. Austin arabasına atlıyıp, oturur oturmaz. Bir şarkı açtım. Bu sevdiğim bir şarkıydı. ( little mix - salute )

Birlikte şarkıyı mırıldanarak eğlendik. En sonunda şarkıyı kapatınca etrafıma baktım. Gelmişiz. Arabadan ilk austin inip kapımı açtı. Bana sarıldı. Sonra yanağıma bir öpücük kondurdu.

" Yarın görüşürüz. "

" Görüşürüz. "

Arkamı dönüp ağır adımlarla kapıya ilerledim. Kapıya gelince dönüp austine el salladım. Anahtar almadığımı fark edince ... Kafama bir tane geçirdim. Austine baktığımda içeri geçmemi beklercesine bakıyordu. Hızlı adımlarla yanıma gelip

" Noldu ? "

" Şey.. Anahtar almayı unuttum. "

" Bekle demiyi arıyım "

Gülümsedim. Austin demiyi arayıp çağırdı. Çok geçmeden kapıyı uykulu gözleriyle açtı demi. İçeriye girerken " Teşekkürler " diye fısıldadım. Austinin yanağına ufak bir öpücük kondurup içeriye girdim. Demi çoktan yatmaya gitmişti bile.. Odama,hızla çıkıp üzerimi değiştirdim. Çok yorgun olduğum için yatağa yattım. Kendimi uykuya teslim ettim.

Yazım şeklini değiştirdim. Umarım hoşunuza gider.

Okuduğunuz için Teşekkürler ♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡