bölüm 6

3.7K 222 93
                                    

D Planı (Seni arabasına almasını sağla)

"dostum! Bunun işe yarayacağından emin misin? "

Louis, Niall'ın sözüyle gözlerini devirdi ve arabasından aşağı indi.  Bu yaptıkları en iyi plandı. Eğer arabasına binerse, Bay Styles, Louis'in muhteşemliğine karşı koyamazdı. Arkadaşına cevap vermek yerine kaportayı açtı ve aracın ne halt yediği belli olunmayan motoruna göz attı. Niall'ın homurtuları ilgisini çektiğinde, gözlerini kısarak hafifçe başını kaldırdı.

"kapa çeneni ve bana yardım et. Sence hangi boruyu kesmeliyim"

"bomba imha ekibi gibi konuşmana gerek yok. Kes birisini işte"

"Bay Styles'ın buradan geçtiğine eminsin değil mi? "

"yüzüncü defa evet Lou! "

Louis, ikinci defa gözlerini devirip, göz katrajına aldığı ince bir boruyu aniden tutup çekti ve ona orantılı bir şekilde motordan dumanlar yükselmeye başladı. İkiside korkuyla kendilerini geri çekip çığlık attılar.


"sikeyim seni Niall. Yanlış boruyu çektim. Arabam sikildi. "

"sana onu çek dememiştim. Yangın tüpü yok mu söndürelim şu lanet şeyi"

Louis, Niall'ın sözüyle bagaja doğru gidip küçük yangın tüpünü aldı ve motora sıkmaya çalıştı. Sadece çalıştı çünkü lanet şey çalışmıyordu.

"hay sikeyim...bozuk galiba. Çalışmıyor"

"emniyet kilidini açmayı düşündün mü bay zeki"

Niall, bir yandan havaya dolan dumanı yok etmeye çalışırken, Louis'ide yönlendirmeye çalışıyordu. İşler biraz karışıktı yani. Louis, emniyet kilidini açıp rastgele motora sıkmaya başladı.

"hey Lou.. O gelen Bay Styles'ın arabası mı? "

Louis, duyduğu sözle başını hızlıca yola çevirdi. O kesinlikle Bay Styles'ın arabasıydı ve Niall'ı görmemesi gerekiyordu. Görse bile sorun olmazdı ancak Niall'ın yanında adama kur yapamazdı ki canım!!!

"çalıların arasına saklan. Biz gidene kadarda çıkma" diye, cırladı Louis. Niall, hızlı bir şekilde çalılara atladığında Louis, üzerini temizleme gereği duydukdan sonra otostop çekmeye başladı. Bir zahmet bu plan işe yarasa çok iyi olurdu çünkü arabasını sikmişti.

Bay Styles'ın arabası hızını düşürmeye başladığında zaferle gülümsedi. Hatta ve hatta utanmasa Afrika dansı yapabilirdi. Araba önünde durduğunda flim çekili camı açıldı ve Louis'in görüş alanına ultra yakışıklı tarih öğretmeni belirdi. Adamın öğretmen olduğunu bilmese bu tarzıyla başka yorumlar yapabilirdi. Örneğin bir manken. Bu konuda ciddiydi...çünkü Tanrı aşkına bu tipte birisinin öğretmen olması yasaklanmalıydı. Buralarda harcanıyordu resmen..

"Tomlinson? " 

Adamın boğuk ve aynı zamanda kışkırtıcı sesiyle kendine geldi. Bu sıralar çok düşünüyordu Louis.

"ıı, merhaba Bay Styles! "

Plan yaptığı kadar ne demesi gerektiğini bilseydi. Şu an karşısındaki adamla yatakta şarap içiyor olabilirdi. Tamam yaşı gereği şarap içmezlerdi belki ama hiç olmazsa sevişiyor olabilirlerdi.

"Yolda kalmış bir kirpiye benziyorsun! "

Adam, Louis'in kulaklarını sikecek derecede kahkaha atmaya başladığında, Louis sadece şok olmuş bir biçimde onu izliyordu. Cidden bu adam nasıl öğretmen olmuştu. Bundan manken bile olmazdı, daha çok sokak aralarında gördüğü psikopat adamlara benziyordu. Belkide mafya olmalıydı. Ama Louis sinirlenmeyecekti. Ne kadar sınırları zorlasada sakin kalmak zorundaydı, bunun için o da adama katıldı.

"her neyse " dedi, Bay Styles. Göz kenarlarındaki sahte gözyaşlarını silerken. "istersen seni bırakabilirim! "

Ohh be! Diye geçirdi içinden Louis, biraz daha sahte bir şekilde gülmeye devam etseydi. Ölebilirdi.

"çok sevinirim Bay Styles. Umarım bir işiniz yoktur"

Sondaki cümleyi tamamen kibarlık için söylemişti. Adamın bir işi olsaydı Louis arabasını boşuna sikmiş olurdu.

"aslında bir yere uğramam gerekiyor. Senin için sakıncası yoksa benimle gelebilirsin"

Louis, anında kapıyı açıp kendini koltuğa attı. Ne yani adamın biraz işi var diye planı sikip atamazdı. En fazla ne kadar zaman alabilirdi ki. Emniyet kemerini takıp adama en masum gülücüğünden yolladı. Öğretmeni bu gülüşe hafifçe tebessüm ederek gaza bastı.

***************

Louis, planı gözden geçirmeye başladı. Adam onu evine getirdiğinde bir şeyler içme teklifinde bulunacaktı ve sonra bam. Adam yatak odasında Louis'in üzerinde. İzlediği flimlerde hep böyle oluyordu, işe yaraması gerekiyordu. Gözlerini incelediği parmaklarından ayırıp adama döndü. Ahh! Ne??

Adamda ona bakıyordu ve o yeşil gözler... Onları oyup koleksiyon yapmak istiyordu. Ciddi anlamda sadits düşüncelere kapılmıştı. Adamın gözlerine çok fazla baktığını fark edip dudaklarını yaladı.

"çok teşekkürler Bay Styles siz olmasaydınız hâlâ orada olabilirdim"

"yolun başından beri teşekkür ediyorsun Louis. Sorun olmadığını söylemiştim"

Eh be! Bu adamı becermek.. Becermek ve becermek istiyordu. Ama ne yazık ki. Becerilen taraftaydı ve Louis homo değildi!! Bunu sadece intikam için yapacaktı. Adam, bir anda arabayı durdurup Louis'e döndü.

"geldik. İçeriye gelmek ister misin? "

"tabii" Louis, şirince söyleyip emniyet kemerini çözdü ve geldikleri yere bakmak için kafasını cama doğru çevirdi.

Ne??
Neeeee?

Bu sikik öğretmen Louis'i Gay bara mı getirmişti. Tekrardan söylüyorum Louis dibine kadar hetero bi kere!!!!

O da yetmezmiş gibi Louis dünden razı biçimde tabii diye cırlamıştı resmen. İnsan önce geldiği yere bakar canım!!!

******

Bu planın son plan olduğunu söylemiştik... Final diğer bölümde

Acaba Louis'i neler bekliyor?

Harry, onu neden buraya getirme cesaretinde bulundu?

Yazarlar neden çok argo kullanıyor?

Tüm soruların cevabı için sayfayı çevirin

my teacher is a gayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin