sahtekâr Prens

34 1 2
                                    

Hastaneye döndüğümde hicbirsey hissedilmedigini farkettim. Bülent ve meltem abla işi guzel idare etmişlerdi. "Hemen üzerini değiştir ve yatağa gir baban geliyor"Meltem abla panikle odaya dalmıştı.ayni panik benide bulmuştu konusmadan hızlıca üzerime degistirdim yatağa girdim.Meltem abla yalandan serum iğnesi koluma bantladi.evet uyuyan güzel olmuştum yeniden.gozlerimi kapattım derin bir nefes aldım.'sakin ol Lara sorun yok' kendi kendimi motive etmeye başlamıştım. Ben içimden konuşurken babam girdi odaya."Hoşgeldiniz beyfendi" Meltem abla soğukkanlı tavrı ile karşıladı. "Beni kızım ile yalnız bırak " Uzun zamandır bu sert sesi duymamıştım. Içindem bir anda soğuk bir hava geçip gitti.meltem abla lafı ikiletmeden odadan çıktı. Bir kaç saniye öylece duran babam yanıma yaklasiyordu. Ayak sesleri temkinli ilerliyordu. "Sen uyuyorsun sen yapmış olamazsın artık değil " güzel...Kalp babama iletilmisti. Sorun neydi herkesin kalbini söküp alan bir adam için bu zor bi durum olmamalı."seni korudum. ..seni o adamdan korumak için yaptım. ..Tarık seni-" yutkundu. Beni nasıl korumaktı bu?.Ellerimi tuttu sıcaklığı hissetmem zor olmamıştı elleri çok terliyordu. "Sevdiğin adam seni gerçekten sevseydi bir dakika bile onla gitmene engel olmazdim. .ahah. ..Kızıl prensesim tıpkı annen gibi tutku dolusun tıpkı annen gibi aşk için yaşıyorsun." Tarık beni gerçekten seviyordu bu... Bu sacmalikti.sanki sesimi duymuş gibi tepki verdi babam."Tarık seni sadece paran için sana kalacaklar için sevdi.sana o konuşmaları hep dinletmek istedim ama sonra o gece....senin katliam yaptığın o gece...Tarik'in yaptıklarını öğrendiğin ve benim Tarik'a ve arkadaslarina yaptıklarını öğrendiğim o gece bütün gerçeklerin üzerini yalanlar sardı.seni korudum Lara seni uyuyan güzel yaparak seni tüm lanetlerden korudum" 'Tarik'in yaptıklarını öğrendiğim ve Tarik'a ve arkadaslarima zarar verdiğim gece'hayir Hayır bunlar yalan...!
"Sevdiğin adam seni ölüme sürükledi ve sen onu acımasızca öldürdün Lara..."Babam alnimdan öptü ve odadan çıktı. Gözlerimi korku ile açtım uyandigimdan beri ilk defa ağlıyordum.bunlar gerçek olamazdı.Tarık...Hayır bunlar birer yalandan ibaretti.yatagin içinde dizlerimi karnima doğru çektim.agliyordum hickirarak ağlıyordum. Meltem ablanin geldiğini duydum bana baktı ve sesini çıkarmadan koltuğa oturdu.saatlerce ağladım.ve ağlamam bittiğinde uykuya teslim olmuştum...

"Sen ne dediğinin farkında misin Lara!" Bir yandan giyiniyor bir yandan meltem abla ile uğraşıyordum.
"Eve gitmeliyim almam gereken şeyler varacak doğal birseymis gibi bunu söylemem Meltem ablayı daha da delirtmisti. "Tanrım kız kafayı yedi.odanda ki ayıciklarimi özledin" kahkaha attım."Onları çoktan attım ben ya " dalga geçer gibi konusmustum.meltem ablayı doğru yürüdüm. "Inan çabuk olacak bu saatte kimse evde olmaz çalisanlari da altetmem kolay ben yillardir o malikâne de yaşıyorum inan bana golgemi bile göremeyecekler" göz kirptim ve doktor önlüğümü giydim."getirdin mi ?" Meltem abladan Peruk istemiştim. Saç rengi şüphe uyandirabilirdi. Getirdiği kahverengi peruğu da kafama yerkestirdikten sonra odadan çıktım. Dikkat çekmemek için elime aldigim dosyada bişeyler karalamaya başladım. Otopark kapısına doğru ilerledim ve tamamdır.bizim kel yardimseverden istediğim araba karsimda duruyordu. Tereddüt etmeden bindim ve hızlıca çıktım hastaneden.

On dakikadır evin kapısında bekliyordum öylece kameralara aldırmadan.arabadan inmeden önce kar maskesini takmistim. Ama gerek bile olmayacaktı.bu evde ki her gizli nokta benim eserimdi. Arka bahçeye doğru ilerledim.koca koca papatyalar vardı.odam arka bahçeye bakıyordu ve papatyaları çok sevdiğim için her mevsim burda zorunlu papatyalar olurdu eğer onlar solar ise babamın elinden cekicekleri vardı.arka bahceden evin altına açılan yer bir kapı vardı bunu Yasemin ile yapmistik aksamlari dışarı cikabilmek için.papatyalari aldırmadan aralarindan geçtim ve kapıya ulaştım.uzerinde 'Lara&Yasemin gizli geçit' yazıyordu. Biraz silinmiş ama hala etrafında ki kalpler duruyordu. Kapağı açtım ve merdivenlerden aşağı bodrum katına indim. Bütün çocukluğum burdaydi.bisikletlerim kaykaylarim oyuncaklarim misketlerim.onlara aldırmadan evin içine doğru uzanan merdivenlerden çıktım. Evin içinde kameralar asla olmazdı bunlar kanıt demektir çünkü babam bu riske asla girmezdi. Meedivenlerden çıktım hafifçe kapıyı araladim tahmin ettiğim gibi kimse yoktu ortalıkta. Hızlıca odama çıkan merdivenlere koştum iki dakika sonra odanın kapısının onundeydim. Içinde bütün anılarım sırlarım vardı. Buna hazır değildim ama hemen içeri girdim.odam derlitoplu duruyordu. Büyük yatagim özenle toplanmis balkonumun kapısı açık toz pembe tüllerim rüzgârda uçusuyordu. Belli düzenli olarak havalandiriliyordu.aynaligim ve önünde duran tonlarca makyaj malzemelerim özenle duruyordu.taki kutularimin hepsi hala biraktigim gibiydi.kiyafetlerim düzenli aralıklarla temizleniyor olmalı hepsi mis gibi kokuyordu. Telefonun tabletim yatagimin ustundeydi herzaman orda birakirdim. Ilginc olan komidinin üstünde hala şu duruyordu.anladim ki burda hayat ben hâla burdaymisim gibi ilerliyordu.zaman kaybetmeden ortalığı karıştırmaya başladım.eger ben birseyler ogrendiysem bunu mutlaka yazmisimdir. Cekmeceleri yatak altını her yeri karıştırdım. En son kıyafet dolabimin içine bakmaya başladım ve BİNGO! bir defter ve üzerinde 'yalan ask' yazıyordu. Onu hemen çantama attım tam odadan cikacakken aklıma gelen tehlikeli ama şahane fikire saygı duyarak babamın çalışma odasına ilerledim.kapi herzaman ki gibi aralıkti. Içeride kimse yoktu."Mavi kutu' dedim kendi kendime.babam gizli şeyleri mavi kutuda tutardi. Bir gün olürsem o kutu senin garantin derdi.odanın içinde kutuyu aramaya başladım bu kolay olmayacakti ama elimden geleni yapacaktim.kitaplarin arkalarına kadar baktım.masasini kurcaladim. Sinirlenmistim ortalıkta yoktu. Kotuguna oturdum. Koltuk kollarinda kırmızı bir düğme vardı acil durumlar için galiba diye düşünürken istemsizce bastım. Ve olan o an oldu.babamin sonbahar tablosu görüntü ekranı oldu ve ekranda Tarık uzun boylu bir adam ile tartışıyor..
"Lara bana çok aşık bende ona öyle davranıyorum yakında bütün mirası Ellerimde olacak senin yapman gereken babasını yok etmek bu kadar zor olmamali"Tarik sinirle elini masaya vurdu.
"O adam benim patronum ilk şüphe duyacaklardır kişi benim bu kolay değil ve teklifin yeterli degil"Tarik uzun boylu adamın girtlağina yapısti.
"Ne istiyorsun söyle" Tarık sinirle ellerini çekti.uzun boylu adam gülümsedi. "Kızı istiyorum. ..Kızıl prenses senden sonra benim olmalı"nefesim kesilmişti. Gözlerime gözyaşı yerine kan dolmuştu.bu sefer kahkaha ayan Tarık oldu."parasini aldıktan ve hevesimi aldıktan sonra kız umrumda değil" elim ayağım buz kesmisti.yillardir beni sevdiğini düşündüğüm adam değildi bu.
"Su arkadaşı yasemin onu ne yapacagız" uzun boylu adam ciddilesmisti."kamp sırasında bütün şüphe duyan arkadaşlarını yok edicez.adamlar bana da saldıracak Lara bunun babasının hazırladığı bir tuzak olduğunu düşünmeli" Tarık iğrenç bir adam gibi sırıtti. "Ama prenses gel-"uzun boylu adamın sözü kesildi ve başka bir görüntü. Gözlerim kocaman olmuştu. Bu bendim evin kapısında duran her yeri lan olan bendim.adamalar etrafımi sarmış tedirginlikle beni izliyorlardı.yanima doğru koşan kişi babamdi.sarildi bana ellerimi tuttu. "Gerçekleri öğrendim sevdiğim adamın kalbini söktüm Baba."bir anda ekran karardı.hizla ayağa kalktım. Evden çıkmaya zorladım kendimi.geldigim yerden hızlıca çıktım kimse hissetmedi bile.arabaya bindim biraz gittikten sonra durdum. Ağlamaya başladım. Bir yalan'ın içine suruklenmistim ve ben bu yalan uğruna katil olmuştum. Başarmıştı onu çok sevmiştim ve onun için herkesten nefret etmiştim. Bir prenses ağlarken sahte prens için şimdi hangi çocuk inanır masallara. ..

Ölümün Rengi KızılHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin