Bileğimdeki ağrı bir türlü bitmek bilmiyordu.
Hala rüyanın etkisindeydim ve kimseye anlatmamıştım.Şimdi ne yapmamı bekliyorsunuz. Ormana doğru koşup bir canavarın beni yakalaması için yalvarmamı mı?
Hayır. Bu hep olan.
Bunu yapmak yerine yatağıma uzanıp sadece düşünüyorum. Belki de hiçbirini yapmam. Kafam çok karışık, şu sıralar yaşadığım olaylar beni baya yordu.
Ama ben elim kolum bağlı oturamam. Bir şey yapmalıyım ama ne? Bir ipucu çok yardımcı olurdu gerçi, ne yazıkki bizde o da yok.
Tamirhaneme gittim.
Belki de düşünebileceğim en iyi yer burasıydı. Birkaç aletle oyalandıktan sonra uzun zamandır yanına gitmediğim sevgili dostum Festus'e baktım.Kenarda öylece duruyordu ama bir gariplik vardı. Sanki zorla birisi birkaç vidayı çıkarmış gibiydi.
Ağzı kapanmıyordu.Hemen dostum ağzını araladım.
Ağzında eski püskü bir defter vardı.
Sanki yüzyıllar öncesinden kalma gibiydi. Üzerinde Yunanca birkaç şey yazıyordu. Anlayabildiğim kadarıyla bir Hepaistos melezinin dünyayı kurtarma çabaları yazıyordu.
Bu kişi neden ben olmayayım?Kitabın üstünde garip semboller vardı.
Anlayabildiğim kadarıyla Bu bir unutulmuşluk hikayesiydi.Dikkatlice kitaba baktım. Üzerinde şöyle yazıyordu: " Unutulmuşlar "
Bu hikaye galiba beni anlatıyordu. Ama çok önemli bir farkımız vardı:
Ben unutulmayacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My heart is Burning with Leo
Teen FictionDeğer verdiğiniz biri var mı? Güzel. Şimdi onunla çok güzel bir gün geçirdiğinizi hayal edin. Buraya kadar her şey normal değil mi? O kişinin size haber bile vermeden gittiğini ve size yapılan haksızlığın hayatınızın bir yılını aldığını hayal edin...