3. BÖLÜM- TÖVBE YARABBİM

319 36 3
                                    


Gelinliğimi giymiş yatak odasında oturuyordum."Tövbe bismillah ne gelinliği ne yatak odası ?" diye etrafıma bakınmaya başladım.Valla yatak odasında gelinlikle oturuyorum.Ya ben en son anneme bağırırken bayılmıştım.Ne ara buraya geldim ? 

Etrafı tararken gözüm komidinin üstündeki kırmızı deftere takılı kaldı ve onu elime alıp incelemeye başladım.Başlamamla elimden düşürmem bir oldu ! Bu bir evlilik cüzdanıydı ..? Tövbe yarabbim neler oluyor yardım et.

Yere düşen evlilik cüzdanını elime alıp içini açtım.Açmaz olaydım.İçinde benim ve Can Gürsoy'un evlendiğine dair bir şeyler vardı.Can Gürsoyun nüfus bilgilerini incelemeye başladım :

Kendisi 2 Kasım 1966 da Ankara Altındağda dünyaya gelmiş,anne adı Nida ve baba adı Hasanmış.

Neyy ? Bir dakika anne adı Nida derken ? Anne adı kısmına yeniden baktığımda Nida yazısını yine gördüm.Ne garip tesadüf bu yarabbim.

Sonra resmine baktım.Ama bilin bakalım ne oldu ? Adamın resim kısmı boş ? Nasıl boş ya bu adam kim, nasıl biri, çocuğu var mı ?

"Nidaa kaç hemen oradan nelerle oyalanıyorsun ya.Anlasana gerdek olacak birazdan" diyen iç sesime "Oha ne gerdeği ya ? Down sendromlu küçücük kızım ben eğer öyle bir şey olursa çocuk istismarına girer"  desem de haklı olabilirdi.

Benim kaçmam lazımdı buradan ama nasıl ?

Hemen elimdeki evlilik cüzdanını yırttım ve pencereyi açtım.Allah kahretsin ! Pencerede parmaklık vardı. "Yılmak yok Nida" diye kendimi teselli ede ede tuvalete doğru koştum ve oranın camını açtım.Allahım neden bu kadar küçük bu cam ya ?

Ben camla bakışırken odanın kapısı açıldı ve bir erkeğin "Hayatım nerdesin ? En mutlu günümüzde saklambaç mı oynuyorsun yoksa ? " sesini duydum.

Streslenmiştim.Hemen kaçmam lazımdı buradan.
Pencereye çıktım ve yüksekliğine baktım.Oh oh iyi zemin kattayız bir şey olmaz bana.

Pencereden kafamı ve karın bölgemi çıkardım ama popom çıkmıyordu.Zorladıkça acıyordu resmen buraya sıkışmıştım.Kendimi zorlarken bir el popoma değdi ve ben çığlık attım "Bırak beni sapıkkk, imdattttt kurtarın, kimse yok muuuu ?"  diye ağlamaya başladım.

Adam "Seni kimse duyamaz evde kimse yok bu gece başbaşayız bebeğimm"  dedi ve beni kendine doğru çekmeye başladı.Ben çığlık atıyordum, adam beni çekiyordu derken...

Derken ne mi oldu dersiniz ? Gözlerimi açtım ve etrafı incelemeye başladım.Burası benim odamdı.İyi de ben nasıl gelmiştim buraya ve beni şu anda sarsan kişi kimdi ?

Beni sarsan kişiyi bulduğumda gülümsemeye çalışarak "Halime teyzemm "  dedim.

Halime teyze beni sarsmayı bırakıp "Uyanmışsın.Nasılsın ? İyi misin ?" dedi.

"İyi olmaya çalışıyorum Halime teyzem.Çok kötü bir kâbus gördüm ama geçti çok şükür.Bir de zorla evlendirilme mevzusu var tabi.Bu arada ben kaç dakikadır böyle yatıyorum ve eve nasıl geldim ?"

Halime teyze düşünceli haliyle yatağa oturdu. "Tam 46 saat 24 dakika 23 saniyedir uyuyordun.Seni buraya babanın şoförü getirdi aslında hastaneye gidecekmiş ama onun yerine eve doktor çağırdık hatta o da yeni gitti."

Oha 46 saat bilmem ne dakikadır uyuyormuyum ben ? Peki nasıl tuvaletim gelmedi ? Yoksa geldi mi ?
Off anam nasıl gelmiş hemde ya.

Hemen yataktan fırladım ve koşa koşa tuvalete gittim.İşim bitince "Ohhh" layarak yatağıma geri döndüm.
Yatağıma yatarken Halime teyze şok edici şeyler söyledi :
"Kızım biliyorum evlenmek istemiyorsun o yaşlı adamla.Ama evlenmelisin.Senin iyiliğin için yap bunu.O adam çok iyi biri sana bu evde bakılandan daha iyi bakar elini sıcak sudan soğuk suya götürmez hatta elini suya bile götürmez.Tamam yaşlı falan ama araştırmalarıma göre babacan ve sevecenmiş.Bence sana da öyle davranacak.Yani evlen bence.Eğer evlenirsen bu evden kurtulmuş oluruz.Evet müjdeli haber ben de geliyorum eve.Bu arada bu akşam seni istemeye gelecekler.Her şey sana bağlı.Eğer istemezsen seninle kaçarız buralardan.Biraz sıkıntı yaşarız ama sen mutlu olursun.Ama bence evlen ve sefasını sür "  dedi ve beni öpüp odamdan çıktı.

Masum Ve Günahkar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin