Kalbimin Sahibi

*9*

Sabah erkenden kalkmıştım. Hemen aşağıya inip kahvaltı yaptım. Bir kaç işim vardı
Orçun abi yanıma geldi.

" Damla, Burak olmadığı zaman onun yerine dart oyununa sen baksan. Dart oyununu sen yönet ne dersin? " dedi.

Aslında iyi fikirdi. Hep dart oynamak istemişimdir.

" Olur abi benim için farketmez. " dedim.

"Tamam o zaman sen Burağın yanına git. O sana nasıl oynandığını nasıl olduğunu anlatsın. "

Burağın yanına gidip söylemem lazımdı ama biraz utanıyordum. Aman be Damla utanacak ne var be git söyle. Bütün cesaretimi topladım ve Burağın yanına gittim. Benim geldiğimi fark etti ve

" Damla hayırdır bir sorun mu var"dedi.

" Sorun olunca mı senin yanına geliniyor. Sorun yok. Sadece..."dedim ve durdum."Sadece bana dartın nasıl oynandığını anlatman için Orçun abi beni sana yönlendirdi."

Gülümsedi "Uzmanına gelmişsin" Egoist.

" Gel bakalım cadı. " Mal ya bana cadı dedi. Ben cadı filan değilim.

"Ilk önce sen at bakalım. " dedi.

Elime ok verdi. Tabi ilk deneme başarısızdı. Üzgün bir şekilde Burağa baktım. Yanıma geldi. Elini elimin üstüne koyup bana nasıl tutmam gerektiğini gösterdi ve hala eli elimin üstündeyken atmaya çalıştık. Ve evet atabilmiştik. Sevinçle yüzümü ona çevirdim. Zaten çok yakındık. Yüzümü ona değince daha da yakın olduk. Gözleri ne kadar güzel bir kahverengiydi. Kızım ne diyosun sen toparlan toparlan. Kendimi hemen geri attım .

" Şey ııı ben sevindim atmama atmamıza." dedim.

Utanarak. Yanaklarım kıpkırmızı olmuştur şimdi hissediyorum. O ise sadece gülümsedi. Ah be Damla rezil ettin kendini kızım.

Burağın ağzından

Sabah çok geç uyandım. Gidip kahvaltıyı bile doğru düzgün yapamadım. Hal çok uykum vardı. Biraz telefonla uğraşayım derken o sırada Damla geldi. Bir şey söyleyecekti sanki.

" Hayırdır Damla bir sorun mu var"dedim.

" Sorun olunca mı senin yanına geliniyor. Sorun yok. Sadece..." dedi.

Kesin benden bir şey isteyecek.

" Sadece bana dartın nasıl oynandığını anlatman için Orçun abi beni sana yönlendirdi. " dedi.

Ben demiştim bir şey isteyecek diye.

" Uzmanına gelmişsin " dedim.
Bana sinirle baktı. " Gel bakalım cadı" bu lafımdan sonra dahada sinirlendi. Allahım bu kız sinirlenince ne kadar da tatlı oluyor. Ilk once ona attırdım. Acemiydi. Gidip gösterdim. Elimi elinin üstüne koydum. Değişik hissediyor insan. Ben hiç bir kızda hissetmediğimi bunda hissediyordum. Atmaya çalıştık. Ve evet atabilmiştik. Sevinçle yüzünü bana döndü. Zaten çok yakındım yüzünü bana dönünce daha da yakın olduk. O kadar tatlı bakıyordu ki. Birden anlamış olmalı ki hemen beni itti ve utandı. Çünkü yanakları al al olmuştu.

" Şey ııı ben sevindim atmama atmamıza. "

Utanınca sesi de bi garip çıkıyordu.

" Hadi şimdi sen at bakalım öğrenmiş misin ?" dedim.

Ve evet atmıştı hemde tam ortadan. Sevinçle el çırptı. Küçük çocuk gibiydi. Tam bir tane daha atacakken boynuma atladı.

"Ayyy." dedi.

Korktum.
" Noldu ?" dedim. Eli yeri göstererek

"Kedi var orda " dedi.

Hala kafası boynumdaydı. Kahkaha attım.

" Bana kediden korktuğunu söyleme. "

Omzuma vurarak

"Ne gülüyorsun kov şu kediyi şurdan ." dedi.

Bende kediyi ayağımla kovmaya çalıştım.

" Damla hadi kaldır kafanı bak gitti kedi medi yok"

kafasını kaldırdı ve yere doğru bakmaya başladı. Ben hala kahkaha atıyordum. Sonra sinirle bana baktı ve

" Pisliksin oğlum sen pislik gülme ya "

"Tamam gülmüyorum" dedim ama derken bile hala gülüyordum.

" Anlat bakalım kedi neden seni bu kadar korkuttu?"

"Anlatırım ama gülmek yok" dedi.

Kafa salladım ve anlatmaya başladı.

" Küçükken en çok sevdiğim hayvan kediydi. Ve babamdan hep kedi isterdim. Bir gün babam bana kedi almıştı. Kedi aldığı gün rüyamda kedinin ağzından kan aka aka beni ısırıyordu. Ben bildiğin ağlayarak uyanmıştım. O günden sonra ben ağlama krizine falan girdim. O günden beri kedi görmek istemiyorum. " dedi.

" Peki hala krizlerin var mı? Bilmem öyle çok korktuğum bir şey olmadığı için bilmiyorum. " dedi.

Çok tatlıydı ya küçük çocuk gibi. ..

Vote ve yorumlarınızı bekliyorum. Öpüldünüz...