Resimdeki Seza
Taksici elindeki silahla bana bakarken talihime yine küfrettim.
Yağmurdan kaçarken doluya tutulmak bu olsa gerek.
Elime silahı alıp vurmak iki saniyemi alırdı ama onun beni vurması bir saniye sürerdi.
"Beni ne işe bulaştırdın konuş bakalım"
Adamın söyledikleriyle anlık bir şaşkınlık yaşadım.
Karganın adamı değildi.
O zaman ne diye bana silah doğrultuyor.
"Silahını indir konuşalım"
"Önce konuş bakalım"
"Polis misin?"
"Polisle de mi başın belada?Yoksa o adamlar polis mi?Bana bak kızım eğer başımı belaya soktuysan bunu sana çok fena ödetirim"
Adam polis de değil ne o zaman
Ne diyeyim ki şimdi bu herife.
Nereden başlayayım belli ki hiç bir şeyden haberi olmayan bir taksici pardon silahlı bir taksici.
Neden bir taksici 44 lük magnum taşır ki?
"Başın belada falan değil, şimdi silahını indir ve buradan git.Kimse senin peşine düşmez merak etme.Sıradan bir müsteriyim işte"
"Sen önce bir anlat orasına ben karar veririm,her gün kafama silah dayayıp zorla araba kullandırmıyorlar,o yüzden sıradan bir müşteri değilsin"
"Tamam anlatacağım silahı indir"
"Önce silahını bana ver ondan sonra"
Kendini garantiye aldığını sanan bir ahmak daha.
Tek silahla gezebileceğimi nasıl düşünür.
Silahı çıkarıp önüne fırlattım.
Tek kaşını kaldırıp bana baktı.
"Diğer silahını ve çantaları da"
Ahmak olmadığını ispatladı.
Aramızdaki mesafe onu etkisiz hale getiremeyeceğim kadar uzaktı.
Hırsız olma ihtimali yüksek olabilir yoksan neden bir taksici silah taşır ki.
Eğer gasp edilerek öleceksem bunu kabul edebilirdim.
Karganın elinde ölmekten daha iyidir diyerek silahı ve çantaları da ona fırlattım.
Silahları beline koyduktan sonra çantaları arabanın camından içeri attı.
Silahı hala bana dogrultuyordu.
Hepsini alıp gitmesi benim için sorun değildi.
Silahı yavaş yavaş indirip gözlerimin içine baktı.
"Anlat bakalım,ne var bu çantalarda,onun için mi kaçıyorsun"
"Hayır çantalar senin olabilir,silahlarda senin olsun hepsini alıp gidebilirsin"
"Hırsız değilim kimsenin malında gözüm yok başımı belaya sokup sokmadığını merak ediyorum, simdi konuş bakalım"
"Hırsız değilsen nesin,derdin ne? git işte"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUHBİR (Tamamlandı)
ActionTopuklarımdan çıkan ses harabede yankılanırken kulağıma gelen tehlikeli bağırışla duraksadım. ''SEZA!'' Arkamı dönüp Ömer'in yüzüne baktım. Ömer'in yüzünde hayal kırıklığı karışmış öfke vardı. Bu bakışları çok iyi biliyordum. Sessizce fısıldadım. ''...