MUHBİR (Tamamlandı)

Bölüm 18

''Seza bu halin ne? Sana tek parça gel demiştim''

Gurur benimle konuşurken Elif'ten gözlerimi alıp cevap veremiyordum.

Neden geldi acaba ya da ne zamandan beri buradaydı.

Gurur bir şey söylememişti.

Belkide ben hapisteyken barıştılar.

Olabilir mi?

Ağlama isteğiyle dolup taşmıştım.

Elif'te aynı şekilde bana bakıyordu.

Bir şeyleri çözmeye çalışır gibi.

Eliften gözlerimi alıp Gurur'a baktım.

''Küçük bir kaza oldu, önemli bir şey değil''

''İçeri geçin''dedikten sonra bize yol açtı.

Elif gözlerini benden alıp sinirli bakışlarını Gurur'a çevirdi.

Kısa süren bakışının ardından Duygu ile benim aramdan sertçe geçip gitti.

Sevindim mi evet sevindim.

Gurur Elif'in çıkmasının ardından kapıyı arkasından kapatıp yanıma geldi.

Önce kafama sonra koluma baktı.

''Neler oldu, ne bu halin, Karga mı?''

''Hayır, sadece eski bir mesele, Duygu'nun gidecek yeri yok bu akşam bizimle kalabilir mi?''

Gurur bakışlarını benden çekip Duygu'ya baktı.

''Tabi kalabilir ama önce bana her şeyi anlat Seza''

Gurur'un sorusuna nedense cevap veremiyordum.

Ben bir katildim ama bundan sadece Gurur'un karşındayken utanıyordum.

O adam ölmeyi hak etmişti.

''Tamam anlatacağım önce şu saçlarımdaki kanlardan kurtulmam lazım,sende Duygu'ya yardımcı olur musun?''

Duygu sessizce bir köşeye çekilmiş bizi dinliyordu.

Ona doğru yürüdüm.

Ellerimle yanaklarını tutup konuşmaya başladım.

''Artık korkmana gerek yok burada güvendesin, ben temizlenirken Gurur abin sana yardımcı olacak tamam mı?''

Duygu kafasını aşağı yukarı sallayınca onu bırakıp banyoya girdim.

Çıktığımda Gurur'a neler olduğunu anlatacaktım tabii biraz daha masum şekliyle.

Gurur'un Ağzından

Seza'yı yol kenarında bıraktıktan sonra onu takip etmeyi düşünmüştüm.

Fakat benim gitmemi beklemişti.

Başına bir şey gelmemesini umut ederek eve doğru yol almıştım.

Aklım onda kalmıştı.

Tek başına gitmesine izin vermemeliydim.

Ne sıfatla karışıyorum ki.

Demez mi sana ne oğlum diye.

Derse seviyorum seni derim.

Seza'yı sevmek, işte doğru kelime buydu.

Ben onu seviyordum, yoksa neden bu kadar işe bulaşayım.