-13-

620 69 11
                                    

"Beni özleme"

Allak bullak olmuştum. Suratına kısa bir an baktığımda hiç bir duygu belirtisi yoktu. Aksine gözlerinde soğukluk yerleşmişti. Utancımdan yerin dibine girsem yer beni kabul etmezdi. Daha fazla burada kalamazdım. Kapıyı çarpıp çıktığımda arkamdan seslenmemişti. Asansöre bindiğimde aynaya baktım. Tabiki benim öpmemi tersleyecekti. Onun gibi güzel alımlı biri anca benim için çalışırdı. Beni istediğini düşünmek gerçekten çok saçmaydı. Seungri'nin dediklerini düşündüm.

"Hyung bence Ri Ta senden hoşlanıyor."

Ah bu fikre nereden kapılmıştı. Üstelik ona inanmıştım da. Aklı fikri kızlarda olan birinden tavsiye almak benim hatamdı. Aynaya baktıkça içimde bir şeyler patladığını hissedebiliyordum. Daha fazla ayna görmek istemiyordum. Elimi yumruk yapıp aynaya geçirdiğimde acı hissetmemiştim. Aksine rahatlamıştım. Cebimden telefonu çıkardığımda kanayan elime baktım. Seung Hyun'u aradığımda yalnız hissediyordum. Onun için boş yere endişelenmiştim. Seung Hyun telefonu açtığında kalabalık bir yerden sesi geliyordu.

"Daesung efendim."

"Hyung bir şeyler yapalım mı?"

"Dae şu an V yayınım var. Yapamam dostum."

"O zaman görüşürüz hyung."

V yayınına bende girecektim fakat hayatım birden alt üst olmuştu. Planlarım bir kağıt yığını olup çıkmıştı. Başkanda en ufak bir yumuşama yoktu. Halkın dilinde hala ben vardım ve üstüne Ri Ta'yı düşünecek zamanım çoktu. Boşluktaydım. Bunun başka açıklaması yoktu. Geri kendi katımın numarasını tuşladığımda bu halimde karşısına çıkmak istemiyordum. Başka çaremde yoktu. 4 gün nerede olduğunu sorarak belki atmosferi dağıtabilirdim. Evin kapısını sessizce açtığımda birden bana doğru yöneldi.

"Daesung shi gerçekten..."

Gözü elime kayınca ufak bir çığlık attı. Elimi arkaya saklamaya çalıştığımda elimi kavramıştı.

"Eline n'oldu?"

Beni sürükleyip mutfak taburesine oturttuğunda telaşla içeri gitti. Hala bana kızıyordu. Sesi benden uzaklaşıp yakınlaştığında mutlu olmuştum. Benim için telaşlanmıştı. Elinde ilk yardım çantasıyla belirdiğinde karşıma oturdu.

"İnanamıyorum sana. Ne yaptın? Aynaya mı yumruk attın"

Gülümsemiştim.

"Evet nereden bildin?"

Bir an bakıp bakışlarını kaçırdığında konuşmaya devam etti.

"Klasik erkek tripleri diyelim."

Elimi temizledikten sonra sargı bezini sarmaya başladı. Bunu yaparken beceriksizce hareket ediyordu. Sonunda işi bittiğinde elimde karışık bir sargı düzeni vardı. Elimi kaldırıp ona gösterdiğimde:

"Müthiş olmuş."

Omzuma bir kere vurduğunda sandalyesinden doğruldu. Bana bakmamak için çaba sarf ediyordu.

"Daesung shi az önceki..."

Diyeceklerini tahmin edebiliyordum. Beni uyaracak ve yerin dibine bir kez daha olmaması için telkinde bulunacaktı. Onun lafını kesip tamamladığımda oda aklındakileri aynı anda söylemişti.

"Hataydı Ri Ta."

"Çok güzeldi Daesung shi."

Yanlış mı duymuştum. Mutfaktan kaçtığında ardından kalkamadım. Güzel miydi? Neden güzeldi de beni itmişti. Salona girdiğimde hemen konuşmuştu.

Loser✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin