Loser✔

9

Kollarıyla beni kavradığında kucağından alıp yatağa oturur pozisyonda bıraktı. Ayağa kalktığında normal bir şeymiş gibi arkadaşlarına doğru yürüdü. Onlarla sarılırken utancımdan yerimden kalkamadığım dakikaları yaşıyordum. Daesung elini ensesine götürdüğünde endişeli gözüküyordu. Beni göstererek:

"O yaralandı ve..."

Birden içeriden kopan gürültüyle herkes kapıdan fırlayıp çıkmıştı. Taeyang'ın telaşlı sesi duyuluyordu.

"Mişim iyi misin?"

İnce kendine has bir tonla konuşan kız da bir şive kulağa çarpıyordu.

"Oppa vazoyu elimin altına koymuşlar."

Odadan sessizce çıkıp olanlara baktığımda Daesung, Seung Hyun ve Seungri'nin güldüğünü ve Ji Yong'un yardım edip etmeme konusunda kararsız bir şekilde kaldığını görüyordum. Young Bae yerden birinin elini tutup kaldırdığında Ji Yong yerdeki camları özenle toplamaya başlamıştı. Bu Young Bae'nin eşi olmalıydı. Seungri güldüğünde konuşmaya başladı:

"Bu kız hiç düzelmeyecek hyung."

Seung Hyun ona hak verircesine kafa salladığında ellerini iki yana açtı ve konuşmaya başladı:

"Artık çok geç üç yıldır evliler. Şu saatten sonra düzelmese de olur."

Öksürdüğümde varlığımı belli etme amacında değildim. Sadece gideceğimi bildirmek istemiştim. Hepsi birden bana döndüğünde kızda bana baktı. Young Bae'nin boyuyla neredeyse aynıydı. Tatlı bir gülümsemesi vardı. Konuşmaya başladığında o tarafa döndüm.

"Az önce sana gülüyorlardı demek. Ben Mişi. Young Bae'nin eşiyim."

Oradan el kaldırdığında gülümsedim. Şu an Young Bae hareket etmesini pek istemiyor gibiydi.

"Bende Ri Ta. Daesung'un..."

Lafımı Daesung tamamlamıştı.

"Benim menajerim."

Herkes imayla bakarken Ji Yong camları temizlediğine dair bilgiyi Young Bae'ye verdiğinde birlikte koltuğa oturdular. Neden buraya ait gibi değildim. Herkes yerleşince selam verip:

"O zaman ben eve gitmeliyim."

Daesung yerinden kalkmadan yanındaki boşluğa elini vurdu.

"Neden gitmelisin? Saat geç oldu. Annene haber verdin ve başımızda büyük bir bela olabilir."

Seung Hyun bana döndüğünde geçiştirmek için elimi salladım.

"Büyük bela falan yok."

"Yaralarını saymazsak..."

Ji Yong omuzlarımdan tutup beni Daesung'un yanına bıraktığında Mişi ona laf atmıştı.

"Sen Eun Hee'ye ne zaman evlenme teklif edeceksin. Medya oyunu yapmaktan usanmadın mı?"

Beni bilmeden kurtardığı belliydi. Ji Yong bu sorulardan sıkılmışa benziyordu.

"İlla evlilik şart mı? Seviyorsam problem yok Mişi."

Mişi munzurca gülümsediğinde Seung Hyun'a dönmüştü ki Seung Hyun hararetle ellerini kaldırdı.

"Orada duracaksın Mişi! Senin dilinden çekiyorum. Bu gece olmaz. Sana kalsa hepimizi evlendireceksin. Tam bir ajumma gibisin."

Hepimiz güldüğümüzde Seung Hyun bize dönmüştü.