Bu bölüm Yurdanur'a gelsin..
Ben evlenecektim hemde bu zamana kadar nefret ettiğim kişi ile şuan herkes bana bakıyordu ama ben ne konuşabiliyor ne de bir tepki veriyordum.Sadece halının desenlerini inceliyordum.Doruk demek ,bana acımasızlığı ,hissizliği ve daha nicelerini hatırlatıyor.Gözlerimin dolduğunu hissediyordum ,ağlamamaya çalışıyorum, millet ise benden çıkacak kelimeleri can kulağı ile dinlemeye hazırdı.Bir karar vermem gerekiyordu,yapacağım karar beni ya hüsrana uğratacak ya da sevindirecekti.Bana kalsa evlenmezdim fakat bu güne kadar gecelerimi gündüzlerimi sevgimi üzüntümü bir Yaşadığım holdingi mi değersiz ellere vermek istemem.Ama Doruk ile evlenmek de istemem.Kafamı kaldırıp baktığımda Dilay'ın elleri karnında Aras'ın ise onun üzerinde ne kadar mutlular keşke, keşke bende meutlu olabilsem,bu sıkıntılarımı atlatabilsem,En sonunda babama dönüp
-Sen nasıl istersen öyle olsun babaD
Deyip kendimi odama attım.Eşyalarım odama taşınmıştı,Bavulumun içini açıp rahat bir pantolon ve salaş bir üst çıkartıp giydim,eldivenlerimi de giyip Kulaklığımı takıp evden ayrıldım.Şuan sadece koşup düşüncelerimden ayrılmak bana iyi gelecekti.Koşuyorum ve koşuyorum soluklarım soğuk havaya karışıp beni düşüncelerimden ayırdığı için ...
Hayat ne kadar büyük, insanlar geleceği düşünür evleneceğini ,çocuğunu kız mı erkek mi olacağını torunlarını beraber sevecek Ömrünün sonuna kadar bırakmayacak bir adam ben mi şuan beni yüz üste bırakan adam'ı düşünüyorum.Telefonum çalınca çıkartıp arayanın kim olduğuna baktım numara kayıtlı olmayınca ben de telefonu açtım.
-Alo
Dedim gayet soğuk bir ses tonuyla .
-Miray ben Doruk müsaitsen ..... Kafede buluşalım .
Direk konuya Girdiği için biraz şaşırsam da sadece düşünüyordum uzun zamanda beri beni orada yanlış bıraktığından beri suratını görmemiştim,görmemde istemiyordum.Ama şirketim emeğim için onunla konuşmam gerekiyordu.
-Tamam 15:30 yarım saatlik bir boşluğum var o zaman konuşabiliriz tabi senin içinde sorun olmazsa.
-Sorun değil görüşürüz.
Geldiğim yolları tekrar Koşarak evin yolunu tuttum.Annem ve babam kahvaltı masasına oturmuş kahvaltılarına başalamışlar ve kızlarını çağırmak akıllarına gelmemişti.Bu kadar mı sevilmiyordum ben diye çoğu zaman düşünmüyor değilim.Odama gidip kendimi banyoya kapattım uzun bir zamandan sonra ilk defa kendime aynada bu kadar ciddi bir şekilde inceliyordum.Suratımda ne hafif bir tebessüm ne de farklı bir mimik belirtisi yoktu.
Ben o kadar kısa sürede yakınlaşıp ona güvenmiştim.
Düşümü alıp odama gittim. Siyah kalem etek giyip üzerine beyaz gömlek giydim saçlarıma fön çekip siyah eldivenlerimi giydim.Buluşma vakti yaklaştıkça içimde garip sancılar oluşmaya başlıyor ve bu beni rahatsız ediyor.
Çanta mı alıp aşağıya indim.Anahtarları şoförden alıp kendim sürmeye karar verdim.
Trafikten dolayı 5dk geciksemde sonunda kefeye varabilmiştim.Kafamı direksiyona dayayıp onu görünce nasıl davranacağımı çözmeye çalışıyordum ve bunun sonunda ise onunla evlenecektim.Korkunun ecele faydası yoktur mantığı ile araban adımımı attım.Kafenin kapısını görmüştüm fakat ayaklarım o merdivenlerden çıkmamak için geri geri koşuyordu.
Mücadele verdiğim merdivenleri çıkıp Kapıya ulaştım şuan sap gibi kapıya bakıyordum.
Bir Kapıdan girmemek bu kadar zor olmamalı değil mi.Şuan zorluğu bir kenera bıraktım onu tekrar görmek beni kalpten götürmeye yetiyordu.Kapıyı açtım ve içeriye girdim.On adım atıp göz gezdirdim onu pencereden dışarıya bakarken buldum.Ansızın kafasını çevirip bana baktı ve suratında beni böyle beklemediğini açıkça belli eden bir ifade vardı.
Sonuçta ben eski ben değildim.Davranışlarım ,görüntüm ve daha bir çok özelliğim en önemlisi ise gözlerimde ki o eski ışıltıyı kaybetmiştim.
Adımlarımı hızlandırıp yanına yaklaştım.Masaya yaklaştığım zaman ayağa kalkmıştı ve anımdan geçip sandalye mi çekip oturmama yardımcı olmuştu.
Ben hemen Söze girip konuyu açtım."Bu evliliğin gerçek bir evlilik olmasını istemiyorum" diye Söze girdim belki çok ağır oldu direk ama şuan onu daha fazla bakıp hayallere dalamazdım.Gömleği üzerinde çok seksi duruyordu açıkçası nefes alış verişi ile kasları hareket ediyordu.İç çekmeden edemeyeceğim için direk konuyu açmıştım.
Uzun sürelik sessizlikten sonra "pekala bu konuda aynı fikirde olduğumuza göre konu kapanmıştır"dedi. Fakat gözlerinde kızgınlık,özlem,daha kendimi kandırabileceğim bir sürü iyi şey görmüştüm fakat kendi saçma düşüncelerime kanamazdın.
Elini uzatıp anlaştık o zaman dedi.Ben bir eline bir de yüzüne bakıyordum."Ben güvenmediğim kişilerle temasda bulunmam iyi günler " diyerek masadan uzaklaştım.
Niye kalbim acıyor niye ona karşı bir Şeyler hissediyorum daha beynimde niye ile başlayan bir sürü cümle var, bu suratımdaki ıslaklık niye elimi yüzüme getirip uzun bir süredir akmayan göz yaşlarımı silip oradan çıktım....
Uzun sürdüğünün farkındayım ama sürekli yazamıyorum.Benim yoruma ihtiyacım var işte o zaman ilham geliyor hepinizi seviyorum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Söyleyemediğim Söz (EVLİLİK)
RomanceOkulun tehlikeli ve yakışıklı çocuğu Doruk ERDİNÇ..Okuldan yeni atılıp bu okula gelen Miray SOYLU şans eseri bu sınıfa düşerse ne olur?Mirayın başını tehlikeden kurtarabilecek mi?En önemlisi birbirlerini sevecekler mi? Fakat işler iyice çığırından ç...