2007 yazı Mary E. ile röportaja gittim. 15 yıldır kocasıyla röportaj için görüşüyordum. Mary sonunda kabul etti. Bundan önce de röportajlar yapmıştım. Chicago'da röportaj yapmayı amaçlıyorduk. Ancak ben geldiğimde son anda röportaj yapma fikrini değiştirdi ve kendisini odaya kilitledi. Onu kapıda dinliyor ve dediklerini not alıyordum.
Mary'nin söyledikleri dikkatimi çekmişti, göremesem bile. Onun sesinden ağladığını anlayabiliyordum. Ancak ağlama sesi sanki kabusunda ağlarmış gibiydi. Kocası Terence geldi ve özür diledi. Evden çıktım ve aklıma takılan şey bununla ilgili araştırmalar yapmaktı.
Mary, Chicago bazlı bir forumun adminiyken ilk defa Smile.dog ile karşılaşmıştı. O ve Terence beş aydır evlilerdi. Mary o resmi gören 400 kişiden sadece biriydi ve konuyla ilgili tek konuşandı. Devamı anonim veya... Ölmüştü.
2005 yılında onuncu sınıftaydım. Smile.dog en büyük ilgi alanım olmuştu. Mary en çok bilinen Smile.dog (ya da diğer adıyla Smile.jpg) kurbanıydı. Benim ilgimi çeken tek şey ise bu konuda belirgin bir kanıt kaybı olmasıydı. Bazı insanlar bunun sadece bir şaka olduğunu düşünüyorlardı.
Normaldi. Çünkü her şey bir resim dosyasından ibaretti. Bu resimler daha sonra internette 4chan gibi sitelerde yayılmaya başladı. Ancak hiç birinin orjinal Smile.jpg gibi etkisi yoktu.
Ne Smile.jpg ne de Smile.dog Vikipedi'de geçiyordu. Hatta Smile.jpg hakkında 2girls1cup veya hello.jpg gibi şok siteleri bile siliniyordu.
Bu resimle karşılaşmak artık bir internet efsanesi olmuştu. Mary'nin hikayesi özel değildi. Bu günlerde Smile.jpg'nin Usenet'in ve hackerların elinde olduğu söyleniyor.
Hatta söylentiye göre 90'ların ortasında aynı resim ile "GÜLÜCÜK!! TANRI SENİ SEVİYOR!" ile beraber internette yazı geçtiği bile söyleniyor. Ancak böyle bir link günümüzde bulunmuyor.
Bu resmi gören herkes resmi aynı tanımlıyor: Köpeğe benzer bir yaratık (Siberya Husky'si gibi) ve kamera flaşı ile aydınlatılmış, karanlık bir odada oturuyor. Tek arkaplan detayı ise insan eli izi şeklinde kan lekesi. El bomboş. Ön planda olan ise köpeğe benzer yaratık. Büyük bir sırıtış, iki ön diş çok beyaz, çok düz, çok keskin ve insan dişine benziyor.
Ve evet. Bunlar resmi hemen gördükten sonra gelen tanımlamalar. Bu resmi gördükten sonra her gün belirli saat dilimlerinde görüntü sendromları yaşıyorlar ve bu resim akıllarında vanlanıyor. Hatta çok yaygın bir kabusa kadar gidiyor. Bunlar terapi ile düzeliyor. Ama bir yere kadar.
Yaklaşık bir sene sonra. Mary E. bana şu epostayı gönderdi. Mart 2008'in başına yakın bir zamanda:
To: jml@****.com
From: marye@****.net
Subj: Geçen yazki röportajSayın Bay. L,
Geçen yazki davranışım için özür dilerim. Umarım anlayışla karşılarsınız. Sizin bir suççunuz yok. Benim kendi problemlerim yüzünden oldular. Neyse, umarım beni affederdiniz. O zaman, korkuyordum.
Görüyorsunuz, 15 yıldır Smile.jpg tarafından lanetlendim. Smile.dog artık her gece kabularımda. Aptalca gelebilir, ama gerçek. Rüyalarım be kabuslarımı artık gerçekten ayırt edemiyorum. Kabuslarımda ne hareket edebiliyor ne de konuşabiliyorum. Sadece o korkunç resme bakabiliyorum. O eli görüyorum, ve sonra Smile.dog'u. Bana doğru konuşuyor.
Evet o bir köpek değil, tabiki de. Ne olduğu hakkında hiç bir fikrim yok. Beni tek bir şekilde serbest bırakabileceğini söylüyor. Dediği şey: "Sözlerimi yay" Her rüyam bu kelimelerle bitiyor. Anladığınız üzere bana bu resmi başkalarına göstermemi emrediyor.
Ve yaptım. İlk önce resmi 3,5 inçlik floppy diskete attım. Daha sonra kontrol etmeden, atıldığını hissettim.
Bu resmi kendi iş arkadaşıma gösterdim. Hatta Terence'a bile. Sonra ne mi oldu? Eğer Smile.dog sözünü tutsaydı şu aralar rahat uyku çekebilecektim. Eğer yalan söylediyse ne yapabilirdim.
15 yıl hiç birşey yapmadım ve disketi bir rafa kaldırdım. 15 yıldır her gece Smile.dog rüyalarıma giriyor ve sözlerimi yay diyor. 15 yıldır sağlam duruyorum. Ama zor zamanlarım elbette oluyor. Diğer arkadaşlarımın çoğu intihar ettiler. Bazıları tamamen sessizdi. İnternet üzerinden yavaşça kayboldular. Onlar en çok endişelendikleirmdi.
Umarım beni affedersiniz, Bay L., geçen yaz gerçekten çok korktum be utandım Bay L.., sizden istediğim şey lütfen araştırmanıza devam etmeyiniz. Ve son demek istediğim. Herkes hatta benden bile güçlüler onun emirlerine itaat ediyorlar.
İşin başındayken bırakın.
Saygılar,
Mary E.Terence aylar sonra bana ulaştı ve Mary'nin kendini öldürdüğünü yazdı. Arkasında bıraktıları ise eposta adresini kapatması ve diskteini siyah bir plastik olana kadar yakmasıydı. Bu bölüm onu da çok rahatsız etmişti. Çünkü disket eridiğinde plastik gibi değil, hayvan eti gibi erimişti.
Ben de açıklamalıyım ki ilk duyduğumda ben de şaka zannettim. Ancak daha sonra bu olay yaygınlaştı ve Chicago tabanlı forumlarda en gözde konu oldu. Gazetede Mary E.'nin haberi çıkmıştı ve öldüğü yazıyordu. Ve evet, intiharın nasıl gerçekleştiği hakkında hiçbir şey yazmıyordu. Artık bu konuyu araştırmayacağım. Hatta Mayıs'taki finallerimden beri araştıracak zamanım kalmadı.
Dünyanın bizi test etmesi için garip yolları vardır. Mary E. ile olan röportajımdan tam bir yıl sonra bir eposta aldım
To: jml@****.com
From: elzahir82@****.com
Subj: gülücük</p>Eposta adresini buldum ve profilinden Smile.dog ile ilgilendiğini anladım. Aslında herkesin söylediği kadar kötü bir şey değil. Bak sana resmi atıyorum. Sadece sözleri yayıyorum.
Son satırı görünce kemiklerime kadar titremiştim.
Bir attachment dosyası vardı, doğal olarak, Smile.jpg idi. Çoğu zaman indirmiştim, ancak hepsi sahteydi. Düşündüm, ve hiçbir zaman Smile.dog'un lanetine katılmamıştım. Mary E.'nin hesabı beni korkutmuştu. Evet. Ama onun her zaman akıl hastası olduğunu düşünmüştüm. Bir düşünün. Smile.jpg nasıl olur da birilerini lanetleyebilir ki? Sadece gözleriyle lanetleyen bir yaratık.
Anlayamıyorum, peki neden efsane önceden beridir var?
Eğer dosyası indirseydim ve baksaydım, belki de Mary haklı çıkabilirdi. Belki de rüyalarımda bana sözlerini yaymam emrini verebilirdi. Ne yapmalıydım? Hayatımın geri kalanını Mary gibi mi yaşamalıydım. Yoksa bu bitene kadar savaşmalı mıydım? Belki de sözleri yaymalıyım, sonuna kadar. Peki nasıl, kime yaymalıyım?
İşte şimdi Smile.dog ile ilgili kısa bir yazı yazıyorum. Dosyayı da attachliyorum.
Niye mi attachliyorum?
Çünkü sözlerini yaymalıyım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CreepyPasta Türkiye
HorrorCreepypasta nedir ? Creepypasta dediğimiz şey internetin karanlık tarafıdır. İnternette paylaşılan korkunç ve garip hikayeler, yaratılan karakterler(bkz: slenderman), pat diye çıkan korkunç karıların hepsi creepypastanın bir parçasıdır. Evet arkada...