BÖLÜM 1- Uyanış

47 3 0
                                    

Merhabalar. Okuyanlara küçük bir fikir olması için ilk bölümü paylaşıyorum. Ancak bölüm üzerinde sonradan oynamalar ve değişiklikler olabilir. Şunu da belirtmeliyim ki ilk bölümler giriş olduğu için biraz yavaş ilerleyebilir. Elimde belli bir kurgu var ama henüz daha yazmadım. Nasıl bir şey çıkacak bilmiyorum. Ama hikayeyi dinamik ve akıcı tutmaya çalışacağım. Umarım bölüm beğenilir. Lütfen o küçük yıldıza basın ve beni yorumlarınızdan mahrum etmeyin. Keyifli okumalar dilerim.

Genç adam şaşkındı. Bu olana inanamıyordu. O gün şirkette epey yoğun bir gün olmuştu.  Tam sonunda bitti deyip evine giderken telefonu çalmış yan koltuktaki telefonunu almaya çalışırken yere düşürmüştü. Yerdeki telefona baktığında asistanının aradığını görmüş o sıralar sorun yaşadıkları Mısırdaki işlerle ilgili bir gelişme olduğunu düşünmüştü. Bu yüzden de hiç yapmadığı bir şeyi yapıp gözünü yoldan ayırmış telefonunu almaya çalışmıştı.Kendisi için yeşil ışık yandığından bir şey olabileceğini hiç  düşünmemişti. Zaten ne olduysa o saniyeler içinde olmuştu. Yola atlayan genç kızı fark etmemişti. . Fark ettiğindeyse çok geç olmuştu her şey için. Her ne kadar fren yapsa da yağmurdan dolayı kayganlaşan yolun da katkısıyla duramamıştı. Gelen çarpma sesinin ardından ancak durabilmişti.

Bir süre içinde bulunduğu dehşet anından kurtulamayan genç adam sonunda kendine gelip arabadan çıktığında yerde yatan kişinin yanına gitti. Yanına gittiği bu kişinin genç bir kız olduğunu fark etti. Pejmürde kıyafetler içerisindeki genç kızın hali içler acısıydı. Yerde cansızca kanlar içerisinde yatan kızın öldüğünü düşünüp korktu. Hemen insanlara yararak yanına gitti. Nabzını kontrol etti. Yaşıyordu. Rahatlamayla derin bir nefes verdi. Ambulans çağrılmıştı ama gelmek bilmiyordu. Kızın haline bakıp dayanamayacağını anlayınca zayıf bedeni dikkatlice kucağına aldığı gibi kenara çekilmeleri için bağırdığı insanları geçerek kızı arabasının arka koltuğuna nazikçe yatırdı. Ardından son sürat hastaneye sürüdü. Allahtan sahibi olduğu hastane yakındaydı. Yoldayken aradı ve onları karşılamalarını, hayati riski olan bir hasta getirdiğini söyledi.

Hastaneye vardığında hemen kızı sedyeye yatırıp ameliyathaneye götürdüler. Ondan sonrası bitmek bilmeyen bir bekleyişle geçti...

**********

Saatler sonra çıkan doktorun yanına koşar adım gitti. Gergin bir ifadesi olan doktoru görünce o da gerildi. Uzatmadan hemen konuya girmek isteyerek sordu hemen saatlerdir merak ettiği soruyu.

"Yaşıyor mu?"

"Evet." dedi doktor ancak ifadesinden bir amanın geleceğini anladı. Merakla bekledi söyleyeceklerini.

"Maalesef ki hasta geldiğinde durumu çok ağırdı. Çarpmanın etkisiyle vücudunun çeşitli yerlerinde kırıklar vardı. Ayrıca iç kanama da mevcuttu. Uzun uğraşlar sonucu kanamayı kontrol altına aldık, kırıklar zaten halledildi ama hasta başına ağır bir darbe almış bu da kötü sonuçlar doğurdu ne yazık ki. Biz müdahale ettik beyindeki ödemi de kontrol altına aldık. Ancak bundan sonrası hastaya kalmış uyanma süreci çok sıkıntılı olacak. Ne zaman uyanır bilemeyiz ya da uyanır mı? Uyandığında da ne gibi komplikasyonlar var bakmamız lazım ya da tamamen sağlıklı da olabilir. Bekleyip göreceğiz şu an durumu stabil. "

"Peki ailesi?"

"Hastanın üzerinden kimlik çıkmadı. Hiçbir şey bilmiyoruz hakkında ailesine de ulaşamadık." diyen doktorun bu sözleriyle Atilla düşündü belki de zavallıcık kimsesizdi. Kızın zayıflığına ve solgunluğuna eklenen ufak tefekliğinin de etkisiyle kafasında kızı on beş on altı yaşlarında canlandırdı. Kendi kendine zavallıcık dedi çok da genç...

KADERİNE RAZI GELME (Bölümler yazmakta olduğum kitaplar tamamlanınca gelecektir)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin