-Uzun Gece-

1.3K 45 0
                                    

Evet biliyorum uzun bir bölüm ama sıkıcı degil emin olabilirsiniz.Ayrica yavaş yavaş Vote ve Yorumlar yükseli yine eskisi gibi olmaya başladı.Sizi seviyorum keyifli okumalar.

VOTEEEE/YORUUUUUM

Confess İt Baby -13.Bolum-

Carter mı? Gerçekten. Bu kadar tesadüf imkansız.

"Siz tanışıyor musunuz?" dedi July ikimizi işaret ederken. Ben daha lafa giremeden Carter,

"Evet, çok eski arkadaşız." Dedi.

"Eski arkadaşlar. Artık değil." Dedim ve gülümseyerek kıyafet dolabının olduğu odaya girdim. Girer girmez arkamdan kapıyı kilitledim. Keşke... Keşke önce içerde ne var diye bir baksaymışım.

"Aman Tanrım, ben özür dilerim." Dedim ve hızla şaşkınlıktan yere düşürdüğüm anahtarı almak için eğildim. Karşımda boxerıyla bir Harry Styles olmasaydı böyle tepki vermezdim, inanın bana.

"Önemli değil, hem biraz konuşalım." Dedi ben ona pörtlemiş gözlerle bakarken, hafifçe gülümseyerek,

"Biz arkadaşız. Arkadaşlar konuşmaz mı?" dedi.

"Evet. Evet konuşurlar." Dedim. Yerden bir tişört alarak ona uzattım,

"Ama önce şunu bir giy." Dedim. Gür bir kahkaha attı. Yanaklarımın kızardığına yemin edebilirim. Böyle gülmemeli.

"Ne hakkında?"

"Mesela, grup arkadaşımla olan ilişkinizi ele alalım." Dedi tişörtü üstüne geçirirken. Derin bir nefes alarak konuşmaya hazırlandığım sırada,

"Sahiden. Bana aşkını itiraf ettiğin günün ertesi, kardeşimle?"

"Bak, Harry. Arkadaş kalmamızı kendin söyledin, zaten şuan seni arkadaşım diyebilecek kadar bile sevdiğime emin değilim. Niall'ı seviyo-"

"Ah, bunu öğrendiğim iyi oldu. Söylesene, aşkına karşılık alamadığın herkesten nefret mi edersin sen?"

"Sadece boş yere zaman kaybı olduğunu düşündüklerime." Dedim ve hışımla kilidi açıp çıktım.

Tabi kapının arkasında başka bir sürpriz beni bekliyordu. Hadi, bir tahmin yürütün. Doğru tahmin edeceğinize bahse girerim.

Carter.

Ben daha ne olduğunu anlayamadan beni duvarla kendi arasında sıkıştırmıştı.

"Görüyor musun Evelyn? Kader, bizi bir araya getirdi. Ayrılmamız istenmiyor, arkadaş olmamız da. Geriye ne kalıyor anlıyor musun?" dedi.

"Carte-"

"Ben seninle olmak istiyorum. Biliyorum, sende yıllardır bu anı bekliyorsun. Biz birbirimi-" Tüm bunları söylemesini kesen benim yüzüne yapıştırdığım tokat olmuştu.

"Kendine gel Carter. Senden, sadece nefret ediyorum. Hiçbir şeyimsin, duyuyor musun? Senin bir sevgilin var, benim de var. Karşılık alamayacağın halde neden peşimi bırakmıyorsun? Tanrı aşkına Carter, git buradan." Dedim gözlerim dolarken. Hayır bunun sebebi aşk değildi, veya onun gibi bir şey. Ben ona acıyordum. Ona acıyacak duruma geldiğim için kendime acıyordum. O benim iki yıl öncesine kadar ölümüne dostum diyebileceğim biriydi, ama görünüşe bakılırsa o benim için bundan ilerisini düşünmüştü.

"Pekala. Sadece.. Sana bir kez sarılmama izin verir misin?" dedi ben hıçkırmaya başlarken. Hafifçe başımı salladım. Sarılması, özlem doluydu. Sahiplenici. Derken bir kapı çarpma sesi duydum. Meraklı bakışlarıyla kaşlarını kaldırmış Harry. Eğer her şeyi hatırlıyorsa Carter'ı da hatırlayacaktı. Carter'dan yavaşça ayrılırken gözlerimi sildim ve,

Confess It BabyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin