FIRTINA, Sezon V

Bölüm - 5

( Kaza )

09.Ekim.2015

Saat erken olmasına rağmen hava kararmıştı bile.

Kafeteryanın çıkışına doğru Çağan liderliğinde, Rüzgar'ın kolu omzumda ve Rüzgar'la ben Çağan'a laf atarak, kısacası eğlenerek yürürken, Çağan köşeden dönen bir kıza olanca ağırlığıyla çarptı. Kızın üzerinde de okul forması vardı, kitaplarına sarılmış dalgın dalgın yürüyen tipik kız öğrenci modeli gibiydi.

Çağan geriye bize bakarken yürüdüğünden ve bize laf yetiştirmeye uğraştığından, kıza fena toslamış; kızın kitapları ise darmadağın yerlere saçılmıştı. Çağan kafasını çarpıştığı kişiye çevirirken;

"Pardon birader..." dedi.

Karşısında tosladığı hatta adeta dağıttığının kız olduğunu görünce de hemen yere eğildi...

"Çok... çok özür dilerim görmedim sizi..."

Kıza dikkatle baktım... Çok hoş bir kızdı. Düz, açık kahverengi saçları omuzlarına dökülüyordu. Doğal güzellikte bir yüzü vardı. Pırıl-pırıl parlayan saçları ile aynı açık ton kahverengi ve gülen gözleri hemen dikkat çekiyordu.

"Kusura bakma, ben de seni görmedim, dalgındım."

Kitapları toplarken, gözleriyle, düzgün dişleri görünür şekilde saklamadan, bildiğin gülümsüyordu kız. Hepimiz şaşkındık. Çağan ile ikisi kitapları topladılar. Yerden usulca doğruldular. Çağan kızın üstünü başını silkmeye yeltense de eli havada kaldığında, tam olarak ne yaptığını idrak etti ve hemen bundan vaz geçti.

Kız halen ona gülümsüyordu.

"Sorun yok birader! " dedi... Biraderi vurgulaya vurgulaya söylemişti.

Çağan'ın yine yanakları kızarmıştı.

"Görmedim işte kusura bakma, tekrar özür dilerim."

Kız Çağan'ın kafasının yanından gerisine, bize doğru baktı. Sonra yeniden Çağan'a baktı.

"...Şey ben akşam yemeği için gelmiştim ama tavsiye edebileceğin bir şey var mı burada?"

Çağan şaşırmıştı. Kız bildiğin soru sormuştu Çağan'a!

Ben yanlarından geçip, çıkışa doğru ilerledim. Rüzgar'ın da kolu omzumda olduğu için mecburen peşimden geliyordu. Rüzgar kıkırdıyordu. Çağan'ı bıraktık öylece orada.

Biz çıkışta onu beklerken, Çağan sonunda geldi yanımıza.

"Beyler!" dedi ciddi bir ifadeyle. "Kıza Cafe De Paris Soslu Beef Stroganof önerdim, artık gidebiliriz."

Yüzümde salak bir gülümsemeyle, "...Ama kız seni bekliyor Çağan." dedim. Başımla çarpıştıkları yeri gösteriyordum.

Boş boş bana baktı. Bu sırada Rüzgar'da gözüyle işaret etti. Çağan hızla arkasına döndü, çarpıştıkları yerde kız bize bakarak bekliyordu.

"Çağan sen kal istersen, öğren bakalım neymiş bu rastlantının hikayesi. Okulunu falan sor, tatlısını ısmarla."

"Oğlum kız sordu eşlik eder misin falan dedi de..."

"Eeeee???"

"Eve gideceğiz arkadaşlarla dedim. Hem böyle bir şeyi nereden tahmin edebilirdim ki? Hem bak benim yanımda para da yok! Hiç düşünmedim lazım olacağını."