pure //muke

shi

~Michael~

Luke'u yatağına yatırıp bilinci tekrardan yerine gelene kadar başından ayrılmadım.

Bana bir açıklama borçluydu.

Mavi gözlerini açıp yatakta doğruldu. Hala canı yanıyormuş gibi görünüyordu. "İyi misin?" diye sordum.

Hafifçe kafasını sallayarak onayladı.

"Şimdi bana neler olduğunu anlatır mısın? Çünkü şu an senin hakkında tek bildiğim şey düşmüş olduğun."

Acı dolu bir gülümsemeyle gözlerini gözlerime kilitledi. "Meleklerin en büyük yasağı nedir biliyor musun, Michael?"

"Kesinlikle Tanrı'ya karşı çıkmak ve aşık olmak yasaktır. Ne bir insana, ne bir şeytana, ne de bir meleğe." dedim, yaratıldığımızdan beri bize ezberletilen kelimelerle.

"Tanrı'ya ilk karşı çıkan meleğin nasıl düştüğünü biliyorsun. Peki ya ilk aşık olanın?" diye sordu gözlerini gözlerimden ayırmadan.

Onun sadece bir efsane olduğunu sanıyordum. Kafamı hayır anlamında sallayınca derin bir iç çekerek anlatmaya başladı, "Cennette fazla bilinen bir melek değildim. Çoğu kişi şu an bile beni hatırlamaz. Kendi halinde takılan sıradan meleklerden biriydim işte. Ama bir gün, onu gördüm. Cennetteki her yaratıktan daha mükemmeldi. Saatlerce onu izleyebilirdim. Sonradan onun bir baş melek olduğunu öğrendim. Onu daha sık görmeye çalıştım, ama onunla hiç konuşamadım. Sadece uzaktan izlemekle yetinsem de, bende bıraktığı etki farklıydı. Diğer meleklere bakınca kalbim hızlanmıyor, ya da midemde binlerce küçük kelebek uçuyor gibi hissetmiyordum."

Sesi titredi, "Aşık olduğumu işte o an anladım. En büyük yasaklardan birini çiğnemekle kalmamış, hem de lanet olası bir baş meleğe aşık olmuştum."

Sağ gözünden bir damla yaş süzülürken sesini alçalttı. "Sonra o aptal perilerden biri bunu öğrendi. Benim hakkımda yapılacak tek şeyin hemen düşmek ya da dünyada yeniden doğmak olduğunu söyledi. Yeniden doğmayı seçtim. Hiçbir zaman bu dünyaya ait değilmişim gibi hissederek büyüdüm. Nedenini ise daha şimdi anlıyorum. Bu aptal kanatlardan hiçbir zaman kurtulamayacağım değil mi?" Kanatlarını hafifçe açıp siyah tüylerle oynamaya başladı. "Herneyse, artık hikayemi biliyorsun."

Ben şoktan donmuş halde ona bakarken, hikayenin bana anlatmadığı tek kısmı aklıma takılmıştı. "Kime aşık olmuştun Luke?"

Cevap vermek yerine hızlı bir hamleyle beni yatağa çekip üstüme çıktı. Siyah kanatlarını topladı ve dudaklarını benimkilere bastırdı.

Neler olduğunu anlayamadığım için bir tepki gösterememiştim. Dudaklarımız yavaşça ayrıldığında kekeledim, "L-luke o da ne-neydi?"

Luke'un yüzünde hüzünlü bir gülümseme belirdi. "Senin için düştüm Michael, aşık olduğum baş melek sendin. Şimdi lütfen, uğruna kanatlarımı ve tüm her şeyimi kaybettiğim dudaklarını biraz daha tatmama izin ver."

Dudaklarımız tekrar birleştiğinde, bu sefer ona karşılık verdim.

~
Selam! Yaklaşık 2 haftadır yeni bölüm yayınlamıyordum. Benden nefret edebilirsiniz djdbdkdo.

Ayrıca bu hikayenin de finali hazır. Eğer olaylar istediğim gibi giderse mükemmel olacak diyebilirim.

Ah, bu arada umarım yazarken hızlı ilerlemem çüNKÜ MICHAEL, LUKE'A AŞIK OLMAMALI.

Yine de bu bölüm çok tatlı değil miydi?

*AH SÖYLEMEYİ UNUTTUM, BİR MELEKLİ MUKE HİKAYESİ DAHA YAZIYORUM, BU SEFERKİ BAYA Bİ UZUN OLCAK ÇÜNKÜ BİR KİTAPTAN UYARLAMA. ŞUBAT TATİLİNDE YAYINLAYABİLİRİM BELKİ. MELEK MUKE HİKAYELERİNDEN BIKMADINIZ UMARIM SJSHSKSJ*