16.

232 22 2
                                    

Chorong Kaçıralı 8 Hafta oldu. Ve sehun ne aradı ne mesaj attı. En son mesaj attığında choronga Farklı birşey yapacağını söyledi. Ve hemen ardından polise gittik Ama Lanetki ülke kayıtlarında chorong die isim yok. ya İsmini değiştirdiler. Ya da Öldürdüler. Aklıma başka birşey gelmiyor ne yazık ki. Bu 8 Hafta boyunca bulamamamız sinirlerimizi bozuyor. Chorongu asla göremeyecek miyim? Hayır. Ümidimi kaybetmiyeceğim.
Masada düşüncelerimle dalmışken Suhonun koşturmasıyla düşüncelerimden ayrıldım.

"SEHUN mesaj attı. Bakman lazım"

hemen Suhonun elinden telefonu alıp mesajlara girdim

*Medya*
-Sanırım chorong özlemiş seni. Ama üzülme yakında buluşturcam sizi. Ama tek bir şartım var. Arayacağım görüntülü (Öpücük emojisi)

Ve hemen ardından Hayvan herifin ismi görüldü.

-Alo?

-Şartımı söylüyorum hazır mısın?

-Söyle Hayvan herif

-Suho bizim çeteye katılcak , Cris de öyle ve sen luhan kendin bana teslim olucaksın

ne? Ona teslim mi olucam. ??
Önemli olan şuan chorong.

-Tamam.

-hayır luhan yapma.
suhonun seslenmesi sinirimi bozdu ama takmadım.

-Sanırım suho hayır diyor peki. Daha sonra ararım.

-suho ne yapmaya çalışıyorsun?
şuan önemli olan ben veya başkası değil. chorong

-Ama chorongu sinyallerden bulduğumuzu söylesem? Biz teslim olmak yerine baskın yapalım.?

-sinyaller? chorongu bulmak?

-Luhan aptal mısın? Arıyorlar sinyallerini bulmak kolay oldu.

-Her neyse. hemen çıkalım.

-Hmm polise haber versek? Baskın kolay değil.

-Suho mal mısın? babamın adamları ne boka yarıyo ve senin babanın parası adamları?

-Ihmm. hadi baskın yapalım.

Bazen düşünüyorum da ben nerden buldum bu suhoyu . suho adamlara emri vaki yapmaya başladığında hepsi onaylayan sesler çıkardı. Bende babamın adamlarına söylediğimde Kimsenin cevabını umursamadım. dediklerimi yapmak zorundalar. Yoksa kovarım. olur biter. suho yürümeye başladı. choronga kavuşmak istiyordum.
yere vardığımızda silah sesleri yükselmeye başladı. Suho kahramanlık yapıp onları oylamaya başladığında bende içeri girip chorongu bulmaya çalıştım.
aniden kapıdan çıkan sehunla yerimde doğruldum.

"Üzgünüm ama chorong yok artık " Sinsi gülüşüyle içeri adımladım. Ve yerde yatan choronga baktım kanlar içinde yere yığışmıştı. Hemen suhoyu arayıp buraya gelmesini ve Ambulans çağırmasını söyledim ama ambulansı bekleyemedim ve kucağımı alıp hastaneye götürmek için arabaya yavaşca yatırdım. şöför koltuğunada ben oturunca arabayı çalıştırdım ve hızla frene bastım.

###

-Chorong nasıl? Doktor.

-Şimdi bakın Hasta silahla kalbinden vurulmuş. Şimdilik hayatı tehlikesi yok. Ama olmıyacağı anlamına gelmez.

-Nasıl yani?
Sessiz fısıltıyla tükenmiş sesimle konuştum.

-Yani. Demesi şu ki kurşun damarları tıkamış. Şimdi hayatı tehlikesi olmadığı için kurşunu ellemedik. Alıp almıyacağımızı hasta karar verecek.
Eğer kurşunu alırsak ölebilir. Eğer almazsak Yürüyemicek. Veya uzun süre yaşayıp ölebilir. Bu kararı hastanın vermesi lazım. O yüzden uyanmasını bekliyeceğiz.

Kelimeler kalbime vururken. GÖZyaşlarımdan dökülen yaşlara engel olamıyorum. ne zaman geldiğini bilmediğim suho sırtımı destek olurcasına vurduğunda ona dönüp sarıldım.

Ve sanırım bu sefer chorongu kurtaramıcam...

Ulaşılmaz/LuhanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin