"Selly, ben gidiyorum." dedi bir ses arkamdan. Ben o sırada dizlerim ellerimin arasında yatağımın üzerine oturmuş camdan bakıyordum. " Nereye?" diye sordum. Hala kim olduğunu çözememiştim bu sesin sahibini.Çünkü arkama dönüp bakamayacak kadar yorgundum. "Ava." yanıtını verdi sesini henüz yeni tanıyabildiğim Andrea. Evet size tuhaf gelebilir . Bir kız ve ava çıkmak. Ama o sandığınız gibi ayı ve benzeri şeyler avlamıyordu. Daha değişik.Bunu bende açıklayamam.Çünkü tam olarak ne avladığını bende bilmiyorum ama bir hayvan olmadığı kesin.Bunu nereden mi anladım? Bir insan bir hayvan avlasa ya yemeğini getirir ya da kürkünü ya da satıp para getiri. Ama o hiçbir şey getirmiyor.Sadece... Biraz daha tuhaflaşıyor sanki. Veya ava gitmiyordu,ha? "Tamam An.Ben evde kalacağım..." dedim. " O zaman dikkatli ol." dedi ve hızlıca aşağı inip kapıyı açtı ve koşarak arabasına binerek gitti. Neydi şimdi bu ? Ne için dikkatli olacaktım ki ben?Bazen bunu söylüyordu ve şimdi anlıyorum ki o bunu söyleyip gittikten sonra mutfaktan gelen tuhaf sesler bunu açıklıyordu. Aslında... İçimden onu takip etme isteği geliyordu. Çok fazla uzaklaşmış olamazdı. Çünkü geçirdiği bir kazadan dolayı en fazla 70le gidiyordu.Hemen üstüme bir yağmurluk alıp dışarı çıktım. Onu takip etmemin iki nedeni vardı. Birincisi onun ne yaptığını gerçekten çok merak ediyordum. İkinicisi ise bu yağmurlu ve korkunç havda evde tek başıma kalma fikri biraz korkunç geliyordu.Aha! Onu bulmuştum ama şehrin dışına çıkıyordu. Ne işin var senin şehirdışında? Biraz daha gittikten sonra terkedilmiş bir evin yanında durdu. Bende biraz arkaya arabayı park ettim ve sessizce yürümeye başladım. Andrea biraz karamsar ve korkmuş bir biçimde evi süzdü ve yavaş adımlarla eve yaklaştı.Tabii bende öyle. Sonra evin salonuna girdi ve yere oturup bir şeyler söylemeye başladı . Bana göre söylediği bu kelimelerin bir anlamı yoktu.Çünkü anlamıyordum, başka bir dildeydi herhalde.Sonra birdenbire kapılar çarpmaya başladı. " An , sen ne halt yiyiyorsun burada?!" dedim."Selly seni ahmak ! Asıl sen burada ne halt yiyorsun?!" dedi. Gerçekten sinirli görünüyordu , ben o kadar sinirli değildim. Ama beni ciddiye almaz belki diye onu taklit ettim, onun gibi sinirliymiş gibi yaptım. " An, bana 'ava' çıkıyorum demiştin! Nasıl bir av b-" Cümlemi tamamlayamadım çünkü, sanki An'in arkasında bir şey duruyordu... Öylece donup kalmıştım."Selly?Ne oldu?Arkamda bir şey var , öyle değil mi ..." An arkasına baktı ve " Kaç buradan kaç kaç hadi!" O böyle diyordu ama ben sanki buz tutmuştum. Öylece kalakalmıştım. Böyle şeyler sadece filmlerde olmaz mıydı? O tuhaf şey - ne olduğunu bilmiyorum- evin küçük bir kapısının oraya geçti. Sonra bana ve Andrea'ya dönüp , kısık ve cızırtılı bir sesle "gel benimle..." An ona doğru gitmeye başladı. " An, amacın ne senin? An bir ahmak gibi davranıyorsun buraya gel !" An beni dinlemiyordu bile , büyülenmiş gibi o tuhaf şeye doğru yürüyordu...
Birde bilmenizi isterim ki Dean ve Sam sonraki bölümlerde geliyorlar :DD