Criminal Casedeki Hikayem: GRİMSBROUGH

6. Vaka 2. Bölüm

Jonesla ben ne yapacağımızı düşünürken ramirez yanımıza geldi ve

-selam gençler. Şey... Ed'in katili hakkında elinde bilgi olduğunu söyleyen bir hayat kadını var

-hayat kadını mı? Eminim ginger'dır! Şansımız varsa bize suçlunun dış görünüşünü anlatır

-silahını 15.iskelenin önünde nehre fırlattığını söylüyor. King, oraya gidip ikinizin de bir bakması gerektiğini söylüyor

Biz tam gidecekken ramirez

-ha bu arada, Harry Landry sizinle görüşmek istiyor

-ah hadi ama yine ne istiyormuş? dedi jones bıkkınlıkla. Ramirezde bilmem dercesine omuzlarını silkti. Bizde şu hayat kadınını sorgulamaya gittik

-bianca ginger'la tanıştın mı? Eski bir dosttur, daima elinden geleni yapmaya hazırdır

-aynen öyleyim tatlım. Dün metroda silah seslerini duyar duymaz gözlerimi açmam gerektiğini anladım

-hmm ne demessin dedim onun duymayacağı bir sesle

-bi şey mi dedin bianca? dedi jones bi kaşını kaldırarak. Bende

-yook. Bi şey yok. Olması mı lazım? dedim ve kollarımı önümde bağlayıp ginger'e döndüm

-o an bir adam koşarak nehre doğu gitti. Sadece gözlerini görebildim; mavi gözlere hep ilgim olmuştur

-haha, evet... Neyse. Yani katilimiz erkek ve gözleri mavi. Yardımın için teşekkürler Ginger, bunu unutmayacağız dedi jones gülerek. Ginger'a teşekkür ettikten sonra jones'un koluna girdim ve

-bide çıkma teklifi etseydin bari. Kızın resmen dibine düştün ya dedim

-noldu kıskandın mı?

O anda yanaklarım kızarmıştı. Bunu yapmasından cidden nefret ediyordum

-bunu yapmandan nefret ediyorum

-neyi?

-beni utandırmandan tabii ki

Sonrada arabaya binip nehir yatağına gittik. En azından katilin erkek olduğunu ve mavi gözlere sahip olduğunu öğrenmiştik. Dalacağımız için dalış kıyafetlerimizi yanımıza almayı unutmadık tabii ki. Nehir'e geldiğimizde dalış kıyafetlerimizi giydik ve nehire girdik. Nehir temiz ve soğuktu ama yüzünce hiç soğuk diye bir şey olmuyordu. Derinlere daldıktan sonra bir arabanın üstünde tabanca bulduk. Yüzeye çıktıktan sonra

-vay be bianca su altında çok iyi görünüyorsun

-sende maymun gibi duruyosun

-ha ha ha. Herneyse umarım test sonucu, bu tabancanın cinayet silahı olduğunu gösterir, aksi halde boşu boşuna ıslandık demektir

-çok pardon ama ben bu üzerimdekilerle hiç ıslanmadım

-sen öyle diyosun ama ben ıslanıyorum

-öf neyse hadi şunu nathan'a gönderelim de rahatlayalım

-tamam

Üstümüzü değiştirdikten sonra karakola geri döndük. Tabancayı nathan'a verdikten sonra harry ile konuşmaya gittik

-duyduğuma göre Zeus ve Martinez ile konuşmuşsunuz. Umarım söyledikleri hiç bişeye inanmamışsınızdır

-neden? Sence bize ne söylediler? dedi jones kollarını önünde bağlayarak

-ben... Bilmiyorum. Ama nasıl insanlar olduklarını biliyorum. Bizi kötü göstermek için her şeyi söylerler. Bakın, sadece suçluların kim olduğunu unutmamanızı istiyorum, o kadar dedi ve koridora yürüdü. Yani bizi başbaşa bıraktı