YALANLAR ÜSTÜNE (DÜZENLEME YAPILACAK)

Bölüm 26#Hadi Bara eğlenmeye#

Merhabalar sevgili arkadaşlar yine yeni bölüm ile beraberiz. Umarım beğenirsiniz. Yorumlarınızı ve votelarınızı bekliyorum. Öpüldünüz.xxxxxx

Bu adamın biraz burnunun sürtünmesinin zamanı gelmişti hatta geç kalınmış bile. Benim onu gerçekten bu kadar çabuk affedeceğimi ve ona geri döneceğimimi sanıyordu. Bu nasıl bir kendini beğenmişlik ve özgüven. Beni hala o her dediğine boyun eğen Azra mı sanıyordu gerçekten. Hala daha yaptığı hatanın aslında bir aileyi paramparça ettiğinin farkında bile değildi. Benim onun yüzünden Annemden ve Babamdan olmuştum. Bu o kadar basit miydi? Tamam kabul ediyorum oda aillesinden tek kalan kişiyi de kaybetmişti ama bu bir bahane değildi. Onu kolayca affedeğimi zannediyorsa yanılıyordu.

Bilgisayardan cd çıkarttım, onun asıl yeri çöpteydi  ama biraz daha kalmasından zararı gelmezdi. Şifoyerin çekmesine attım. Sonra elime telefonumu aldım ve Maya'yı aradım ikinci çalışta hemen açmıştı.

"Efendim Azra"

"Merhaba tatlım, müsait misin?"

"Tabi söyle, bir sorun yoktur umarım!"

"Yok canım ama aklıma bir fikir geldi, acaba akşama bara filan mi gitsek evde çok sıkılıyorum."

"Neden olmasın hatta istersen bende erken çıkarım beraber önce çarşıda elbise bakarız."

"Çok iyi olur benimde zaten giyinicek uygun kıyafetim yoktu!"

"Anlaştık o zaman seninle saat dörte Alışverişmerkezinin önünde buluşalım."

"Tamam orada olurum"

Sonra telefonu kapattım ve oyalanarak hazırlanmaya başladım. Saat üç cıvarı hazırdım ve üzerime kabanımı giyinip çıktım. Otobüs durağına vardığımda fazla beklemek zorunda kalmamıştım,çarşıya giden otobüs gelince hemen bindim. Yarım saatin aşkın bir süre sonra varmıştım Maya ile sözleştiğim adresse. Bügün kendimi şımartmaya karar vermiştim ve bambaşka bir Azra olacaktım. O mahsun akıllı söz dinleyen kız olmayacaktım.Kapının önünde bekleme başlamıştım sonra  arkamdan Maya'nın sesi gelmişti.

"Gelmişsin tatlım, umarım seni fazla bekletmedim."

"Yok canım bende ancak beş dakika oldu geleli."

"O zaman hadi bir an önce girelim bu savaşa!" dedi o neşeli sesi ile, sonra koluma girdi ve birlikte içeri geçtik.

Beraber bir mağazadan çıkıp başka bir mağaza giriyorduk, artık kafam allak bullak olmuştu ve çok acıkmıştım. Maya ise sanki hiç etkilenmiyordu bu durumdan.

"Maya lütfen artık yeter bir yerde otursak önce yemek yesek sonra yine devam ederiz!"

"Tamam kuzum haklısın kendimi kaptırmışım biraz." cevap verdi utanarak.

"Hadi o zaman"

Restorantların yeri en üst katta olduğu için asansörü kullandık. Hiç düşünmeden ikimizde direk Kebabçıya geçtik başka hiç bir şey bizi doyurmazdı. İyice karnımızı doyurduktan sonra tekrar başlamıştık geri kalan mağazaları turlamaya. Tam artık umudumu kaybetmek üzereyken hayal ettiğim elbiseyi vitrinde görmüştüm. Kesinikle bu oydu, güneşin işiltisi kadar parlak bir sarıydı. Kısa sade ve en önemlisi iddialıydi. Maya'yı bu defa ben kolundan tuttuğum gibi mağaza çekiştirdim.

"Maya işte buldum elbisemi hadi acele edelim!"

İçerde hemen çalışanlardan bir tanesini buldum ve vitrindeki elbiseyi tarif ettim. Bayan iki dakika sonra elinde elbise ile gelmişti.Elinden kaptığım gibi boş bir kabin bulup içeri girdim.Giyindikten sonra aynada kendi yansımam baktım gerçekten çok güzel olmuştum. Maya'nın seslenmesiyle kapının önüne çıktım.