♤ 3. BÖLÜM

42 15 14
                                    

Öncelikle bir çok şey  karışık gelebilir. lütfen bunlar daha ilk bölümler herşey açığa çıkmaya başladığında dahada aksiyonlu olucak emin olun 😍😍😍

İyi okumalar :*

Her zaman sevgiyle şefkatle büyümüş biriydim. Babam!! Canımdan çok sevdiğim tek erkek güneş ve bana hem anne hem baba olmuştu. Düştüğümde kaldıran ağladığımda göz yaşlarımı silen tek erkekti. Onun sevgisine hep bencildim numaradan düşer canım çok yanmış gibi yapıp daha çok sevgi göstersin isterdim. Başım her sıkıştığında ilk o koşardi, yaralarımı her zaman o sarardı. Şimdi..!

Hayatında yer almadığım bir adam, benim için hırsla birini dövüyor du. Tekmelerini acımasızca yerde yatan adama vuran savaş bambaşka biri gibi duruyordu. Kapıdaki görevliler adamı zorla Savaş'ın elinden alırken gözlerim kanlanmış ellerine kaydı. Sesli bir şekilde küfürlerini yağdırırken hiç kıpırdamadan onu izliyordum. Sadece bir an birinin beni koruması uzun zamandır tatmadığım o güzel duyguyu içime işledi.

"Sen benim başıma belamısın?" Savaş'ın bu sözleriyle bütün o özlenilen duygular yok olup gitti kaşlarımı çatıp gözlerimi gözlerine diktim. "Ne diyorsun be sen, hem kim oluyorsunda bana sesini yükseltiyorsun sanki seni gel adamı döv diye çağırdım. Ben hallediyordum.  şov yapmana gerek yoktu.!"  Sesim onunki kadar yüksek ve sert çıkmıştı. Bağırarak beni korkutamazdı.

Gözleri kısılıp adımları bana doğru gelirken milim kıpırmadamadım. En nefret ettiğim şey bir insanın üzerine yürüyüp dibine kadar girip, yetmezmiş gibi üstten üstten bakılmasıydı. Ah çok korktum bende zaten.

"Seni bir daha görmicem ve eğer bu intikam saçmalığıyla bir daha karşıma çıkarsan..." Eli açıkta olan boynuma gitti. Parmakları boğazımı sararken ellerim istemsizce kalın bileklerinde yerini aldı. Sıkmıyordu fakat tehdit eder gibi parmakları şah damarıma baskı uyguluyordu. "Son nefesi almana bile izin vermem küçük yılan." Dedi gözleri gözlerimden ayrılmazken. Sahtelik akan bir gülümseme kondurdum dudaklarıma,

"beni korkutmuyorsun!!! Şimdi... elini üzerimden çek! Boş tehditlerinide başkasına sakla Dağhan." Keskin ve kendinden emin sözlerim ona ufak bir sarsıntı geçirmesine sebep oldu. Ufacık bir boşluğundan yaralanıp elini boğazımdan hızla çektim. Bu sefer ben dibine girerek "eğer ölmekten korksaydım buraya hiç gelmezdim, zaten ölü olan bir insanı ölümle korkutamazsın." Diyip,

Vereceği tepkiyi beklemeden arkamı dönüp yaklaşan taksiyi durdurdum. Arka kapıyı açıp tam adım atacağım zaman "fazla cesurluk aptalların yaptığı bir hatadır. Adımlarına dikkat et.!" Duygusuz ve soğuk sözleri hafifçe tebessüm etmeme sebep oldu. Dönüp cevap vermedim, konuşmaktan sa ne kadar inatçı olduğumu göstermek daha iyiydi.

●●●●

Güneş henüz yeni batarken, balkonda oturmuş kahvemi yudumluyordum. Hafiften esen rüzgar içime işlerken omuzlarımda ki ince hırkaya daha çok sarıldım. 10 gündür her gece kulübe gidip savaş Dağhan la konuşmaya çalıştım, fakat; sonuç sıfır, karşıma bile çıkmıyordu. En son konuşmamızdan sonra adam bildiğiniz yok olmuştu. 'Seni bir daha görmicem' derken kendinin böylesine kaybolacagını düşünmemiştim.

Elimdeki yüzüğe baktım. Ortasında dikdörtgen şeklinde büyük siyah bir taşı vardı. Babam! Parmağından bir saniye olsun çıkartmaz dı. Sedef taşından yapılmış, annemin ismi diye ayrı bi özen gösterirdi yüzüğüne.

Bursa organize şubede baş komserdi. İşine aşık bir adamdı, Kenan Kervancı. Beş yıldır peşinde olduğu suç örgütü, son çıktığı operasyonda onu bizden ayırmıştı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 14, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Soğuk AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin