Hep bir şeyler yazmak istesem içimden bir şeyler kopuyor sanki. Bir şeyler olacakmış her an gibi. Elimde kaybedecek hiç bir şeyin olmadığı halde bir korku taşıyorum yüreğimde. Hiç bir şey yazamıyorum, alıntı yapayım da boş kalmasın buralar.
''Tüm bu yorgunluklar, tüm acılar, tüm korkular, endişeler, mutsuzluklar, çaresizlik.. Bu kadar şeyi aynı anda aynı zamanlarda yaşayıp direnmek en güçlü insanı bile pes ettirir sonunda.Bütün suçlamalara dayanmak, sevgimi içimde tutmaya çalışmakta zorlanırken herkesten gizlemeye çalışmak çok üzüyor artık. Mutsuzluklarımı sana yansıtıp seni de üzdüğüm için kendimden nefret ediyorum en başta. Çekmek zorunda olduğumuz sıkıntılardan nefret ediyorum.Etrafımdaki insanlardan, kimseye güvenememekten, sahte yüzlerden nasıl yoruldum. Bu zamana kadar hiç yazmakta zorlandığım olmadı benim. Ama sen öyle bir geldin ki sevgili bildiğim kelimeleri unutturdun bana.Bir araya getirip cümle kurmakta zorlandım.En çok istediğim şey seni sayfalarca anlatmaktı; yapamadım.
O kadar garip bi duygu ki bütün benliğini sarmış tek varlığın için iki satır karalayamıyorsun. Ya da kelimelere dökemeyecek kadar çok sevmişsin. Anlatmaktan çok yaşamayı istiyorsun.Ve ben seni çok güzel yaşıyorum sevgilim.
Senin sımsıkı sarılmalarınla bazen bir öpücüğünle ya da tek bir bakışla sıyrılıyorum o bıktığım dünyadan.İnsanın tek bir yerde huzur bulması ne kadar zor bir şey aslında.Ama ben bu zorluğu seviyorum.Çünkü huzurlu olduğum tek yer senin biliyorum.Tüm dünyamı unutup sadece seni yaşadığım anı seviyorum.Ve ömür boyu tek huzurum senin yanında olabilir, hiç şikayet etmem söz veriyorum. Tek istediğim kokunu içime çekip tüm hayatımı senin yanında geçirebilmek.Nefesini her an yanımda hissetmek.Uyandığımda o nefesin yanımda uyuduğunu, beni ne olursa olsun hiç bırakmayacağını bilmek.Uykularımızı birleştirip her günü beraber karşılayabilmek.
Ama çok korkuyorum.
Hep söylediğim gibi 'benim tek varlığım sensin,nefesim sensin,baktığım her yüz sensin,zor zamanlarımda aklıma gelen ve yaşadığım herşeyi atlatmamı sağlatan tek şey senin olduğunu bilmek.''
''Ben koca bir aptalım. Resimlerimize bakarken gözlerim dolduğunda daha iyi anlıyorum bunu. Seni üzdüğüm için, sana haketmediğin şeyleri her seferinde yaşattığım için kendimden nasıl nefret ettiğimi bilemezsin, inanamazsın. Canımdan bir parçaya nasıl yaparım bunu diye kendimi yiyip bitiriyorum. Yanımda olduğunda nasıl kitleniyorum nasıl dilim düğümleniyor bi anlasan zaten.Sebep soruyorsun. Sebep yok!
Kendimde anlayamadığım bu garipliği çözebilmiş değilim.
Yanımda oturuyorsun.Gözlerin dolu, üzülmüşsün belli.Kafan sık sık yere gidiyor.Bana bak diyorsun, bakmaya ne gücüm ne de cesaretim var.Sadece sesin çınlıyor kulaklarımda.Söylediklerin yeterince canımı yakıyor, doluyorum.Sesimi çıkaramıyorum. Kendimi sıkıyorum.Sürekli başka şeylerle meşgul olmaya çalışıyorum.Çalan şarkıları duymamaya çalışıyorum.Ama olmuyor.
En sonunda dayanamıyorum. Ben ağlıyorum.Sen bakmıyorsun bile.
Saçlarımla oynadığın an içim gidiyor.Kendimden geçiyorum.Daha önce defalarca yapmış olmana rağmen neden böyle olduğumu anlamakta bende güçlük çekiyorum.Ama dokunduğun an içimden bişeylerin kopup gittiğini kafamı defalarca duvarlara vurmak istediğimi nasıl anlatırım ki.
Aramızda metreler yok mesafeler yok.
Ama o kadar uzağız ki birbirimize.Elimi uzatmak için defalarca yelteniyorum ama cesaretim yok geri çekiliyorum. Bana yaşattıklarını bir tek dokunuşuyla unutturmaya çalışıyor, diye düşünmeni istemediğim için yaklaşamıyorum bile sana. Oysa o kadar çok istedim ki o an sana sarılmayı, senin kollarında ağlamayı.Ben ağlarken dayanamamanı gelip sarılmanı o kadar çok bekledim ki. Yapmadın. Yapamadım. Senden daha üzgünüm. Daha çok canım yanıyor.
Çünkü bu durumun sebebi benim ama sen anlayamazsın hissettiklerimi.
İmkanı yok.
Yine yazıcak halim kalmadı, yine tutamadım kendimi.Konu sen olunca kendimi sıkamıyorum.O soğukkanlı katı insan olamıyorum.Kendime hakim olamıyourm.
Ağlıyorum, konuşamıyorum, sesimi çıkartamıyorum, yüzüne bakamıyorum.Açıklama yapamıyorum.Ruh gibiyim.
Bunların hiçbiri sıkıldığımdan, soğuduğumdan, bunaldığımdan değil. Seni çok sevdiğimden. Gitsem de , gitsen de sensiz olamayacağımı çok iyi bildiğimden. Defalarca göndermiş olmaya çalışsam da, gidersen ben diye bir şey kalmayacağını bildiğimden.
Ben kimseye bu kadar alışmadım. Kimseyi bu kadar çok özlemedim. Kimse için bu kadar çok ağlamadım. Nefes almak bile istemiyorum.
Seni üzdüm.
Boş her şey boş. Hiçbir şeyin önemi yok. Hiçbir şey bilmiyorum. Tek bildiğim; Sensiz nefes alamadığım.''
Bir insanın sevdiği biri olmadığı halde bunları alıntılaması garip.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tanrıça'dan Yazılar
ParanormalNeden yazdığımı bilmiyorum, yazıp anlatmak her gün tekrar ölmekten daha iyi .