Şu anda Ateş ile dar uzun ince bir spor salonun koridorunda yürüyoruz. Ateş'in hafta sonu maçı oldugu icin buraya çalışmaya geldi ve bende arkasından sağıma soluma bakarak ilerliyorum. "Ateş az beklesene nereye gidiyoruz biz"dedigimde Ateş sanki umurunda değilmişim gibi duygusuz bir ses tonu ile"odama"dedi. Benle konuşmak istemedigi için bende bir şey demedim. Hayır arabadaki o Ateş'e nolmustu da bana böyle soguk davranıyordu. Odasına geldigimiz zaman ben iki kişilik olan koltuğa dogru ilerledim ve sabırla beklemeye başladım. Acaba burdan ne zaman gidecektim çünkü inanılmaz sıkıcı bir yer. Aslında sıkıcı değil fakat heryerde güzel kızlar böyle spor yaparken senin oturman biraz sıkıcı oluyordu. Dalgın bir şekilde Ateş'e baktığımda onun tişörtünü çıkarmak üzere oldugunu anladim ve hemen başımı baska yöne çevirip konuşmaya başladım "napiyosun sen burda ben varım görmüyor musun"dedigimde alaycı sesini hissedebiliyordum"senin bakmaktan korktugun şeyleri bakmak için az kalsın üzerime atlayacak kızlar var "dediginde icimden"sonon bokmokton korktogon soyloro boknok ocon oz kolson ozoromo otloyocok kozlor varmosmusta mus"dememek icin kendimi zor tuttum ve ona döndüğümde üzerindeki tişörtü çıkarmış olduğunu fark ettim. Yutkundum ve utanmistim doğal olarak kizardigimi hissedebiliyordum. Ateş ise gülüyordu. Yok öyle dedim ve bir kaç adımda Ateş'in yanına geldim. Ateş'in karın kaslarında ellerimi dolastirmaya başladım ve burnuna kadar girip gözünün içine bakarak"yaa öyle mi"dedigimde Ateş"öyle"diyerek bana yaklaşmaya başladı. Bende ceza olsun diye saçlarını tutarak geriye çektim ve Ateş acıyla inledi ama bu hareketimi yanlış anlayarak sert bir şekilde dudaklarıma yapıştı. Gerçekten çok güzel öpüyordu ve bende yavaş ve tecrübesiz bir şekilde ona karşılık vermeye başladım. Ateş nefes nefese benden ayrıldığı zaman alnını anlıma yasladı bende gözlerinin içine bakarak"sen onlara bakma olur mu"dedim ve gülümseyerek "tamam "dedi. Ben geri dönerek yerime oturdum ve Ateş'i seyretmeye başladım. Aradan yarım saat gectikten sonra odaya bir kız girdi. Ateş'e yönelerek "Ateeeeeş"dedi. Tamam sakinim az sonra gidecek. "Efendim Buse"dedi Ateş. "Bu kim"diye sordugunda merakla ikimizde Ateş'e bakmaya başladık. Bakalım Ateş beni ne diye tanıştıracak?"o mu o hiç hiç kimse"dediginde sanki karnıma tekme yemis gibi hissettim. Onlara baktığımda ise ikisi gayet mutlu bir şekilde sohbet ediyorlardı. Hizla spor salonundan çıktım ce koşmaya başladım. Dışarıda bardaktan boşanırcasına yagmur yağıyordu ve ben unursamadan kosuyordum. Bu muydu yani? Bu kadar mi değerliyim onun için?? Bir hiç... Ya hayallerim nolacak,umutlarım ve şunu bir defa daha öğrendim. Hayaller ne kadar büyük olursa gercekler o kadar küçük kalıyordu. Sonunda bir çıkmaz sokağa girdigimi fark ettim. Şimdi ise heyecandan ve korkudan nereye gidecegimi bilenez halde sagima soluma baktım. Bir yola dogru yürümeye başladım. Neler olacağını düşünürken arkamdan bir kahkaha sesi geldi. Iste şimdi boku yedim. Hızlı hızlı yürümeye başladım. Aradan bir beş dakika gectigi zaman adam arkamdan"fıstık bu etek seni üşütmüyor mu gel biz seni ısıtalım"dediginde kalbim heyecandan çok hızlı atıyordu. "Siktir git"dedim ve arkamdaki adam bir tane daha kahkaha koyverdi. Ve bana dogru yaklaştı bende korkudan kaçmaya başladım fakat beni belimden yakalayınca elimi sıkı bir şekilde yumruk yaptım ve adamın karnına ardindan yüzüne yumrugumu geçirdim. Adamın eli az gevseyince önüme döndüm ve uyluguna diz kapagimi geçirdim. Tam yine kaçmaya başlamıştım ki sert bir el kolumdan tutup sert bir sekilde sırtımı duvara çarpınca acıyla inledim. "Nereye gidiyorsun küçük sürtük"dedi. Ah,tabi bunlardan bir tane daha vardi. Aklima gelen şeyle bütün nefesimi toplayıp "Ateş"diye bağırdım. Cirtlak sesim sanirim bir işime yaradı. Adam ağzımı kapatınca ellerinin altında debelenmeye başladım. "Rahat dur güzelim "dediginde tiksinti ile yüzümü burusturdum. Ben debelenmeye devam ederken arkamdaki ses "lan"diyerek çocuğa bir yumruk attı. Ve yere yatirip dovmeye başladı. Ateş adamın yüzüne üst üste yumruk atıyordu. Ben bu olanları şok içerisinde izlerken arkada ki adam"Ateş"dedi "cocugu bırak kız seninle oldugunu bilseydik dokunmazdik"dedi. Ateş adama dönerek"kız. Benimle deil kız benim ve elinizi sürerseniz bir daha sizin ecdadinizi sikerim"dedi. Adam halinden memnun gibi dudağının bir kenarı havalandı ve devam etti "eger o maçtan ayrilmazsan bu kızcağızın başına kötü şeyler gelebilir "dedi. "Eger o kıza dokunursan dedigim herşeyi yaparım ve o maçtan da ayrilmicam"dedi ve bana döndü o anda adam yine konuştu "tamam Ateş,o zaman sonuçlarına katlanirsin"dedi ve Ateş onu duvara dayayıp korkunç bir sessizlik ile "ona dokunmayacaksin,o benim ve sıkıyorsa alın şimdi bas git elimden bir kaza cikmadan"dedi ve adamı ittirdi. Adam yarı baygın arkadaşını alarak uzaklasinca Ateş sert bakışlarını bana yöneltti sert bir şekilde belimden tutup duvara yaslayıp dudaklarimi öpmeye başladı. Ben ne oldugunu anlayamadan ayrıldı ve kulağımın kenarına gelip nefesini tenime vererek konuştu "sen bundan sonra benimsin ve bir saniye bile benden ayrilmak yok yoksa onlara dedigimi sana uygularim"dedi ve beni cekistirmeye basladı ben de "ben senin falan degilim "desem de söylediği kelime çok hoşuma gitmişti. O ise bu söylediğim kelimeye kahkaha koyverdi ve "benimsin dedim ve benimsin yuru şimdi gidiyoruz çok konusma"dediginde gözlerimi devirdim. Odun herif yaaa...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ya O Gün Olmasaydi?
AcakAnnesinin sakladıgı sırrı yüzünden babasız büyüyen bir genç kızın hayatı ne kadar degisebilir?peki ya en önemlisi sevdigi çocuk onu başına gelebilecek olan kötülüklerden ne kadar koruyabilecek? Bunu birlikte yaşamaya ne dersiniz???