♦Kerem♦
Birkaç haftadır Ayça ile görüşüyoruz. Ayça'nın, eski sevgilisine sarktığını söyledi Beril. Bu konuyu Ayça ile konuştum ve Beril'in Ayça'ya gıcık olduğu için böyle bir şey söylediğini iddia ediyor. Aslında Beril'in Ayça'ya gıcık olduğu doğru. Her neyse. Bu arada ben Ayça ile sevgili olduğumuzu size söylemeyi unuttum. İlişkimiz çok da iyi gidiyor.
♦Beril♦
Şu an telefonumdaki gereksiz fotoları siliyorum. Ne kadar da gereksiz fotolar varmış. Hızlı hızlı geçmeye başladım. Ama birkaç tane fotoğraf takıldı gözüme. Burak ile olan fotolarımızdı.
≈Yazarın Ağzından≈
Yavaş yavaş intihar etmeye başlamıştı gözyaşları genç kızın gözlerinden. Tutamıyordu gözyaşlarını. O da fazla diretmedi. Diğer fotolara da bakmaya başladı. Ne kadar güzel günlerdi. Ama artık olmayacak şeylerdi bunlar. Genç kız kendi kendine ne kadar acınası bir durumda olduğunu düşünüyordu. Ne yapmıştı da durmadan üzülüyordu. Hak etmediği şeyler yaşıyordu. O da gözyaşları gibi intihar etmeyi düşündü. Ağır adımlarla banyoya ilerledi. Eline jileti aldı. Fakat sonradan bu kadar küçük(!) bir şey için deymeyeceğini anlayıp elindeki jileti çöpe attı. Tekrar içeri geçti.
Yatağın üstüne yatarken telefonuna bir bildirim geldi.
-Burak'ın doğum günü- yazıyordu. Kız daha çok ağlamaya başladı bu sefer. Belki de hiç ayrılmasalardı bugün kutlardı sevgilisinin doğum gününü. Nefes almakta zorlanıyordu. Derin derin nefes almaya başladı.Biraz da olsa sakinleşmişti. Ayağa kalkıp gardrobunun önüne geldi. Kapağını açıp içinden küçük bir valiz çıkardı. İçine ihtiyacı olan şeyleri koydu. Birkaç günlüğüne uzaklaşmak istiyordu bu şehirden. Nasılsa okula da pek fazla uğramıyordu.
Üstüne t-shirt, pantolon giymişti. Yanına da hava soğuk olduğu için de mont almıştı. Ayakkabılarını giyip dışarı çıktı. Birkaç güne kalmaz tekrar geri dönecekti ama gene de arkasına dönüp çocukluğunun geçtiği eve baktı. Fazla oyalanmadan ve abisine yakalanmadan hızlıca bahçeden çıktı. Allah'tan arabasının anahtarlarını yanına almıştı. Arabasına binip dağ evine gitmeye karar verdi.Uzun bir yolculuktan sonra varmıştı. Arabadan inmeden evi süzdü. Eskimişti biraz. Ama hâlâ çok hoş gözüküyordu. Arabadan inip eve girdi. Valizini burada bulunan odasına bırakıp banyoya girdi. Hiç üstünü çıkarmaya yeltenmeden soğuk suyu açtı ve suyun altına girdi. İlk başta ürperdi. Sanki soğuk su tüm hücrelerine işliyordu. Daha uzun süre suyun altında kalacaktı ama 'belki hasta olurum' diyerekten odasına yöneldi genç kız. Üstündekileri çıkarıp kurulandı. Daha sonra da pijamalarını giydi ve eline telefonunu alıp yatağın içine gömüldü.
♦Beril♦
Biraz instagram'a girip Burak'ın fotolarına baktım. Arkadaşları doğum gününü kutlamışlar. Belki şu an bende onun yanında olup, Burak'ın doğum gününü kutlardım. Bunları düşünürken gene göz yaşlarım benden izin almadan atlamaya başladılar.
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.
Durbunlucicek olan hesabımdaki 'İLK ve SON' olan hikayemden okumaya başlayabilirsiniz.