İçimden yine lanetler savurdum,Fakat lanet olsun buna engel olamıyorum.Kadının yüzü bir anda öfkeyle kaplandı,mavi gözleri tekrar sarılaşmaya başladı.Artık bende ondan bıkmıştım.İçimi öfke bürümüştü"Benden ne istiyorsun seni Kahrolasıca yaşlı bunak!".Hafif adımlarla yaklaştı."Sana bundan sonra rahat yok aptal!".Birden içimden haykırarak gülmek gelmişti,"Bana ne yapabilirsin seni yaşlı bunak,sopaylamı vuracaksın bana he ?".Bunları dememe rağmen korkudan bacaklarımın titrediğini hissedebiliyordum.Kadın kendinden emin bir surat tipiyle "Sana Dokunucam"dedi, ben dayanamayarak tekrar gülmeye başladım tam kafamı eğdiğim anda .Aptal bunak birden atılarak tahta bastonuyla boynuma vurdu ve beni yere serdi.Ben duvara yapışmıştım,yavaşça yaklaşıyordu.Fakat ben hiçbirşey yapamıyordum,gözlerimi bile zoraki açık tutuyordum.Gözlerim bile bulanık görüyordu."Büyük dokunuşa hazırmısın aptal!" dedi."Elinden geleni yap seni yaşlı pislik"dedim.Birşeyler fısıldamaya başlamıştı,başka bir dilin sözcükleriydi.9 dil bilmeme ve bütün dünyayı gezmeme rağmen öyle bir dil duymamıştım.En sonunda sözcüklerini bitirmişti.Montumun düğmelerinden birtanesini kopardı ve havaya kaldırdı yine birşeyler söyledi,en sonunda elinden kırmızı birşeyler yükseldiğini gördüm.Ayağa kalktı ve düğmeyi de kaldırdı "Cehennemin kötü cezalandırıcısı Lamia! Sana sesleniyorum bu düğmeyi lanetleyip verdiğim kişiyi cezalandırmanı istiyorum.Ebedi lanet bu mahluğun üzerine olsun"dedi.Ve düğmeyi elime koyup kapattı ve elimi havaya tekrar kaldırıp "Lamia!" diye bağırdı.Bağırmasıyla beraber dışarıdan bir şimşek çaktı,duvarda ise kambur,bastonlu ve kafasında boynuzları vardı.Tıpkı o kadına benziyordu!
