- PASSION - 3.BÖLÜM

316 47 16
                                    

(Medyayı uyarımızla birlikte açmanızı tavsiye ederiz.)
(Shawn Mendes - Stitches & Hailee Steinfeld)

"Hey! Kyungsoo-ah! Şu haberi gördün mü?"
'Ünlü Kim Joonmyeon'un 25. doğumgünü partisinde onun yakın arkadaşlarından ve aynı zamanda İmparatorluk Group ortaklarından Park Chanyeol'un sevgilisi Oh Sehun, mekanın önünde kaza geçirip hayatını kaybetmiş. Oh Sehun'un tecavüze uğradığı yapılan otopsi sonuçlarında ortaya çıkmış!' "

Jongdae elindeki gazeteyi indirip tezgahı düzenleyen Kyungsoo'ya döndü. O akşamki partiye gideceğini söylediğini hâlâ hatırlıyordu. Kyungsoo sakin bir şekilde yanına gelip gazeteye göz gezdirdi ardından tezgaha yönelip yarım kalan işlerine devam etti.

"Şu adı geçen senin arkadaşın olan Joonmyeon değil mi? Liseden beri görüşmeyi sürdürdüğüm yakın arkadaşlarımdan biri demiştin. Sende o partideydin haberin var mıydı?" Jongdae birden sorduğunda Kyungsoo başını hayır anlamında salladı.

"Dün gece o partiye gitmedim. Yani olan olaylardan haberim yok ve izin verirsen işime geri dönmeliyim. Sende elindeki gazeteyi bırakıp işine dönsen iyi edersin." Kyungsoo tekrar işine döndüğünde diğeri sinirle söylendi.

"Tanrı aşkına neden bu kadar umursamazsın? Şu resme bir baksana ne kadar da acı dolu." Jongdae elindeki gazeteyi biraz daha açıp basılan resmi diğerine gösterdi. Kyungsoo resme baktığında yerde kanlar içinde yatan bir ceset, onun biraz ilerisinde acı dolu gözlerle etrafını seyreden bir adamın ön planda olduğu bir resimden başka bir şey göremedi. Gözlerini kısıp arka taraftaki figüre biraz daha odaklanınca onun birkaç gün önce kafesine gelen Kim Jongin olduğunu anlaması fazla uzun sürmemişti. Kafeye geldiğinde kim olduğunu söylememişti ama yaşanan olay yüzünden tüm haber kanallarında kim olduğunu herkes öğrenmişti.

Metnin açıklama kısmına kısa bir göz gezdirdiğinde İmparatorluk Group şirketinin diğer ortağı olduğu yazıyordu. Oysa tanıştıklarında hiç de öyle birine benzemiyordu, benzese bile fark etmezdi. Kyungsoo için pek bir şey ifade ettiği de söylenemezdi zaten. 23 yıllık hayatında önem verdiği nadir şeylerden biri, bu elinde olan pastaneydi ve gerisini pek de umursayan bir tip değildi. Insanların hakkında ne düşündükleri umurunda olmadan yaşamıştı ve bundan sonra da öyle yaşamaya devam edecekti. Onun için önemli olan bir diğer şeyse ailesinden geride kalan anılarıydı. Kyungsoo için önemli olan tek şey sahip olduğu anılardı..

Çocukluğuna, arkadaşlarına, ailesine ve daha birçok şeye ait olan anıları.. Yatağının başucunda duran çekmecenin alt kısmındaki fotoğraf albümüne bakmadan uyuyamazdı. İçinden, gökten onu izleyen herkese iyi geceler dileyip öyle kapatırdı gözlerini ve o albümdeki insanlardan geriye pek fazla kişi kalmamıştı. Şu an hayatta olan arkadaşlarına sıkı sıkıya bağlanmıştı bu yüzden.

***
Flashback

Kyungsoo soğuk rüzgarın tenine yaptığı baskıyı umursamadan döndü ezbere bildiği geniş caddeye açılan sokağı. Montunun yakalarını tutup çenesi hizasında yükseltti. Hızlı adımlarla dükkana ulaşmayı planlıyordu. Herzamanki rutin iş günlerinden biriydi onun için bu günde. Dükkanın kapısını açıp yavaşça içeriye girdi. Montunu bir kenara atıp derin nefesler eşliğinde soluklanmaya başladı. Saate baktığında biraz erken gelmiş olabileceğini düşündü. Jongdae ve diğerleri ortalıkta yokken sıcak bir çörek ve kahveye hayır diyemezdi. Hızlıca tezgahın arkasına geçip kahvesini hazırlamaya koyulduğu sırada kapının açılma sesiyle Jongdae'nin de erken gelmiş olabileceğini düşünüp konuştu.

"Erken gelmek pek sana göre değildir. Eminim yine uykunu alamadığından bahsedeceksin değil mi?" Kyungsoo kahvesini fincana doldururken cevap bekledi. Ama beklediği cevap gelmeyince elindeki fincanıyla içeriye geçti. Kapının önünde gördüğü adam Jongdae olamayacak kadar uzundu ve yüzü de bir atkı tarafından örtülmüş halde kendisine bakıyordu. Kyungsoo bir anlık korkuyla fincanı elinden düşürmüştü. Fincan yere ulaşıp binlerce küçük parçalara ayrılırken kahve de açık renk parkenin üzerinde desenler oluşturarak ilerlemeye başlamıştı. Kyungsoo küçük bir küfür savurduğunda karşısındaki eliyle atkısını indirip ellerini yakalanmışçasına yukarıya kaldırırken gülümsedi.

PASSION // KaisooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin