Savaş'tan
Eceyle birbirimize laf sokarken birden bire yere yığıldığını gördüm. Hışımla arkama baktığımda dövdüğüm adamların biri nasıl olduysa kendine gelmiş ecenin kafasında şişe patlatmıştı. Onun şuracıkta işini bitiricektim. Ona bunu yaptığına pişman edicem. Bana ne olduğunu bilmiyorum ama içimde bi köşenin koptuğunu hissedercesine hem parçalandım hemde sinirle doldum.Adam bana doğru koşmaya başlıyınca bende onu bekletmek istemiyerek eceyi bi köşeye yavaşca koydum ve adamın yanıma varmasını bekledim. Yanıma vardığında zaten tam ayılmamıştı. O piçin boynunu kavrayarak şah damarını emdim. Canına susamış bu adamın isteğini yerine getirerek canından ettim. Kanının son damlasına kadar emerken kurtulmaya çalışıyodu Piç. Kendinden geçtiğinde onu bi köşeye fırlattım ve kırmızıya dönmüş gözlerimin gitmesini beklemeden eceyi kucağıma aldım.Başı kanıyodu.lanet olsun ki içimde ona saldırma isteği uyanmıştı!!!
Ona zarar vermemek için vampir hımı kullandım.
Eceyi yatağıma bıraktıktan sonra duyguyu aradım ve hemen buraya gelmesini söyledim.İtiraz edemezdi.Bana kimse itiraz etme yetkisine sahip değildi.O da bi vampirdi.Tıpkı semih gibi.Ve daha niceleri. Ama eceden bunları saklıyoduk. Nedenini ben ve ecenin babası dışında kimse bilmiyodu. Ha bide timdekiler.Başındaki kanları bakmamak şartıyla zorbela temizledim. Kabanıda kan içindeydi. Kabanını çıkardım ve üzerine yorganımı örttüm.Komodinin üzerindeki çantasından zil sesi çalmaya başladı.Sikim!!
Babası arıyodu. Sessize aldıktan sonra sırıttım.Piçlik yapıcaktım. Bu şans bi daha gelmezdi.Telefonunu elime aldım ve kendi telefonumu çaldırdım.Sonra arama kaydından numaramı sildim.E tabii süpriz olsa daha iyi olurdu. Piç olduğumu kabul ediyorum. Ama istisnalar. Kendi asla vermezdi telefon numarasını.Kapı çaldı.Hizmetçiyi bi kaç günlüğüne yollamıştım.Annemde dışardaydı ve siktiğimin kapısını ben açmak zorunda kaldım."Noldu eceye savaş!!!!"diye çemkiren duyguya baktım.
"Kafasında şişe patladı."dedim.dalgaya vurur gibi.
"Saol ya!çok açıklayıcı oldu."dedi ve ecenin ateşini kontrol etti.
"Hhhıı!!Ateşi var bunun."demesiyle dudaklaklarımı ecenin alnına dayadım.
"Babasını ara ve gelsin."dedim ciddi bi ses tonuyla.
"Saçmalama!Seni görürse eceyi senden uzak tutmak ister!"dedi. Sanki umurumdaydı.Ecenin karşımda acı çekmesine dayanamıyordum. Bu çok saçmaydı. Sebebi apaçık belliydi. Ama ondan uzak durmalıydım.
"Sen ara. Serkan amca gelince ben saklanırım bi tarafa!"
"Peki."dedi.Ve ecenin telefonundan babasını aradı.
Eceye baktığımda gözlerini sıkıyodu.İçim bi kez daha yandı. Öylesine öfkeliydim ki bütün dünyanın canını okumak istiyodum.
"Şşşttt! Geçti bebeğim.Ben buradayım.Hadi rahatla." sanırım beni duyuyodu. Çünkü gözünü sıkmayı bırakmıştı.
Öylesine masum görünüyodu ki...Ama bu hesap sormiyacağım anlamına gelmiyodu.Onu en başından uyarmıştım s*ktiğimin o şortu giyme diye. Ama o ne yaptı? Beni dinlemedi bile. Ne kadar garip bi kız olduğunu düşündüm sonra. Dövüşebiliyor,-ki beni bile dövebilir- ve en önemlisiyse benim gibi bi ULTRA yakışıklıya laf sokabiliyordu.
Kapı sesi duyduğumda mutfakata olan duygunun kapıyı açtığını duydum. Hemen yan odaya geçtim ve kapıyı kapattım.
"Ece!!"Noldu ona böyle?"diyen babasının sesini duydum.
"Beraber dolaştık. Sonra ayrıldık. Bi alt sokağa gittiğinde sesler duydum ve bu halde buldum onu."dedi yalan makinesi. Aklı iyi işlerdi bu konularda. Semihten hoşlandığını da bi türlü itiraf edemedi ama.
Babası eceyi alıp gittiğini kapı sesinden anlamıştım.Odadan dışarı çıktım ve duyguyla kan izlerini temizlemeye başladım.Ece'den
Sabah uyandığımda odamdaydım. Başım çok acıyodu.İstemsizce elimi başıma attığımda kurumuş kanı hissettim. Direk banyoya girdim ve duş aldım. Okul kıyafetlerimi giyerek mutfağa indim. Babama dün olanlardan bahsettim tabikiii savaştan degil. Babam
"Seni okula ben bırakıcam bugün."dediğinde başımı salladım.Telefonumun olmadığını fark edip aradım ama bulamadım.Ve okula gitmek üzerine arabaya bindim.
✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴
Sınıfa girdiğimde savaş yanıma geldi ve uzun kollarıyla bedenimi sardı.Bu çocuğun aklından neler geçiyodu anlıyamıyordum.
"Çüşşş.Ne o çok mu özledin lan beni?"diyip güldüm.
"Seni test ediyodum."diyip göz kırptı.
"Ne testi?"dediğimde
"Kendindemisin diye sana sarıldım ve laf sokacak halin olduğuna göre domuz gibisin."dedi.
"Domuz sensin!"dedim.
"Dün gece için saol."dedim kendimi mahcup hissederek.
"Bana borçlusun. Biliyosun dimi."
"Ben mi dedim lan bana yardım et diye?"dedim çemkirerek.
"Bende öyle düşünmüştüm. Telefonun bende kalmış. Evin adresini sana mesaj atarım."diyip göz kırptı.
"Senin beynin yok mu lan? Aaa pardon bendekide soru işte!! Sen getirsen incilerinmi dökülcekti?"dedim, sinirliydim.
"Olabilir."dedi ve göz kırptı. Mal! Kabzıman! Domuz! Diye içimden saydırirken ders coktan baslamıstı bile. Semihle savaş kıkırdıyolardı. Merakıma yenik düserek arkamı döndüm. Savaşla göz göze geldik ve savaş mali bana göz kırptı. Ona ölümcül bakışlar atarak arkamı döndüm.Dersin çabuk bitmesini umarak.
Savaşların evine gittiğime inanamıyodum. O piçin yanında kalırsam tımarhaneye yatırılmaya hak kazanmış olurdum. Beni deli ediyodu. Zili çaldım ve hizmetçi açtı kapıyı. Ardından da malum kişi savaş malı!
"Bende seni bekliyodum dedi. Ellerini cebine koyarak bana göz kırptı ve peşinden gitmem için işaret etti. Hizmetçi kıkırdarken sinirden kuduruyodum. Odasına varfığımızda arkamdan kapıyı kilitledi. Neee??kapıyımı kilitledi!!
"Napıyosun!"dedim üzerine yürürken.
"Heyyy. Annem her an gelebilir."dedi.
"Telefonumu ver ve gideyim. Böylece annenin görmeside imkansız gibi bi şey olur"dediğimde
"Saklan annem geliyo!"dedi endişeli bi sesle. Oradan oraya panikle koşmaya başladım.Ben daha idrak edemeden ne olduğunu beni duvarla bedeni arasına sıkıştırmıştı.
Gözlerim yuvalarından çıkarcasına ona baktığımda kahkaha attı ve işte o an yalan söylediğinin farkına vardım.
"Seni pislik ,sapık! Çabuk telefonumu ver bana. Yoksa seni odanda şarj aletiyle boğulmuş bi şekilde ölü bulurlar!"dedim tehditkar bi sesle.Telefonumu cebinden çıkararak bana uzattı. Çabuk olmuştu. Tam kapıyı açıcakken
"Heyyy! Bunumu arıyodun?"dedi elindeki anahtara bakarken. Daha deminki düşünceme bi tekme savurdum.
"Ver onu bana!"dedim.Yukarıya uzattığı kolundan anahtarı almaya çalışarak.Tam eline yetiştim derken onun üzerine düştüm. İkimizde yatağa toslamıştık.Bana bakarak:
"Niyetini daha önceden söyleseydin sana engel olmazdım."dedi alaycı vi şekilde. Sapık pislikk!!
Yüzüne tokat atarak yerimden kalktım ve kapıyı açtım. Tam merdivenlerden inecektim ki
"Ece çabuk şu lanet odaya geri dön annem sahiden geliyo!"dedi." Haha"dedim. Bidaha kanmazdım yalanlarına. Bu hataya bidaha düşmezdim. Ama sahidende. Şimdi sıçmıştım. Koşarak odaya geri döndüm ve yine duvarla savaşın bedeni arasında sıkışmıştım. Allahım bu çocuk beni kalpten götürcekti!! Dudağıma doğru eğiliyodu. Niyeti bozmuştu namussuz!
Nefesi dudaklarıma çarparken ondan önce bi hamle yaptım ve kasıklarına tekmeyi geçirdim.Yere yığıldı. Kıymetlisini tutarak bana küfür savurdu. Ama umurumda mıydı sanki?
"Savaş ,oğlum... Yemek hazır."dedi annesi tatlı bi dille.
"Geliyorum."dedi yerde kıvranan savaş zor bela. Ona uzaktan öpücük attım dalgasına ve odadan çıktım.Zorlu bi görev beni bekliyodu.Allam sen beni koru...Selamm millet!
Multide Savaş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampirin AŞK'ı
VampireVampirlerin hüküm sürdüğü ama bundan haberi olmayan bir genç kız. Babasının mesleğinden dolayı hayatı tehlikeye giren bu genç kızın vampirler arasındaki çekişmeli,laf sokmalı ve aşk dolu bi hikayesi...Savaşın ona olan aşkı ne kadar büyürse tehlike o...